Sayfa:Ta'lîm ve Terbiye-i Askeriyye Hakkında Nokta-i Nazarlar.pdf/5

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş
—6—

bir irtibât-ı zâhiri, bir zabt ü rabt istihsâli mümkinse de harbin tehlikeli zamânlarında ve me’mûl edilmeyen vukuât-ı fevk-al-âdenin zuhûrunda böyle sathî irtibâtlarla husûl bulduğu zann olunan inzibât-ı askerî pây-dâr olamaz.

Biz biliriz ki muhârebede tahsîl-i zafer ve galibiyyet için elzem olan husûsât (Ta’lim-nâme- 2)’e tasrîh edildiği vechle: “Bil-cümle zâbitân ve efrâd-ı askeriyyenin vatan, millet uğrunda şevkle fedâ’-yı cân etmeleri ve en küçücüğe kadar bilcümle rütbe ashâbının bi-z-zât a’mâl-i fikr ile iktizâ’- yı hâle göre tedâbîr ittihâzına alışmış olmaları ve neferâtın dahi ihrâz-ı zafer azm-i kat’isine mâlik ve mâ-fevklerin şehâdeti hâlinde bile bu azmi haleldâr etmemek evsâfını hâiz bulunmaları lâzımdır.”

Demek ki inzibâta riâyet-kâr olması matlûb olan askerin daha başka nokta-i nazarlardan ya’nî kuvâ-yi mâddiyye ve ma’neviyyenin âsâr-ı azîmesini istihsâle müsâid olacak bir sûretde yetişdirilmiş olması iktizâ’ eder.

Bunun için efrâdı (Ta’lîm-nâme-14)’de zikr edildiği gibi ayrı ayrı ve ihtimâmlı bir sûretde yetişdirmek ve (Seferiyye - 4)’de tavsiye olunduğu vechle hidemât-ı askeriyyenin her birinde dâimâ neferin münferiden ta’lîm ve terbiyesinden başlamak lâzımdır.

Bir kıt’a-i askeriyye ile iş görmek isterseniz o kıt’ayı teşkîl eden efrâdı birer birer hazırlayınız. Zîrâ her hâle karşı idâresi mümkin bir kıt’a-i askeriyye ancak ta’lîm ve terbiye-i münferide sâyesinde meydâna getirilebilir.

Neferin ta’lîm ve terbiyesinde yapılacak ameliyyât nazariyyâtıyla birlikde icrâ’ edilir ve efrâda ta’lîm ve tefhîm edilen mevâdda anların ma’lûmât ve zekâvetleri derecesi nazar-ı mütâlaaya alınırsa neferin tevsî’-i ma’lûmât etmesine doğrudan doğruya yardım edildiği gibi zâbitân için de taht-ı kumandalarında bulunan neferâtın etvâr ve iktidârını anlamak ve emniyyetlerini, i’timâdlarını kazanmak mümkin olur. İşte bu emniyyet ve i’timâd sâyesinde zabt ü rabt ve inzibât-ı askerî takviye ve tahkîm edilir.

Kumandanlık eden zâbitin tavır ve hareketi efrâdın tahsîl emniyyeti, itâati, inzibâtı ve bil-cümle ahvâl-i rûhiyye ve gayret-i mâddiyyesi üzerinde büyük bir te’sîri hâizdir.

Fakat bu te’sîrât-ı haseneyi vücûda getirebilmek için; insânlara kumanda eden, onları tahrîk eden, onları bedenen yetişdiren, besleyen, giydiren, iskân eden zâbitin, beşeri, ilm-ül-ebdân nokta-i nazarından tanıması lâzımdır.

Zâbit rûhları kalbleri terbiye ve tehzîb etmek ve âmâl ve hissiyâta nâfiz ve hâkim olmağla mükellef bulunduğu için; terbiye-i rûhiyye ve ictimâiyye ulemâsı, zâbitin beşerî, ilm-i ahvâl-i rûhiyye ve ictimâiyye nokta-i nazarından dahi tanımasını taleb eder.