Sayfa:TRAKYA’DA YAŞAYAN AMUCA BEKTAŞİLERİNDE NEVRUZ ERKÂNI.pdf/5

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa doğrulanmış

girişine sonra da “dâr”a[1] son olarak da mürşit postuna niyaz ederek yerine oturur. Niyazlar esnasında şu dua okumaktadır: “Bismişah Allah Allah vel illahil meşriku vel magribu feeynama tevellu fesemme vechullah vel mürşidi mükerrem ül zatullah.”

Nevruz muhabbetine katılacak kişiler meydana girerken “peymançe”[2] halinde girişlerini yaparlar ve mürşit postunun karşısında niyaz ederler. Niyazdan sonra mürşidin karşısına gelen kişiler eğer “nasipli”[3] ise mürşidin avcunun içini[4] değilse de mürşidin elini öperler. Mürşit gelen kişileri üç kez öper ve gelen kişiler mürşit postunun yanından ayrılır. Nevruz muhabbetine katılacak olan kişilerin “meydan evi”ne[5] gelişi tamamlanınca mürşit bir konuşma yapar. Bu konuşmada Nevruz’un Bektaşilerde neden önemli olduğu ve neden bayram olarak kutlandığı hakkında bilgiler verilir. Nevruz’un Amuca Bektaşilerinde neden önemli olduğu konusunda ele alınan temel hususlar literatürde karşımıza çıkanlarla büyük oranda benzerlik göstermektedir.

Amucalarda Nevruzun kutsallığına dair hususların başında bu günün Hz. Ali’nin doğum günü olduğuna inanılması gelmektedir. Konuyla ilgili Kırklareli Lüleburgaz Yenibedir köyü Ali Haydar Baba Dergâhı mürşidi Mehmet Şilli’nin anlattıklarını aynen aktarıyoruz:

“Fatıma Anamızın sancısı tutunca Kâbe’ye doğru koşmaya başlar. Üç gün orada kaldıktan sonra Hz. Ali’yi dünyaya getirir. Hz. Ali’yi ilk yıkayan kişi Hz. Muhammed’dir ve onu yıkayıp Ali adını verir. Fatıma Anamız ‘ben rüyamda aslan gördüm, adı Haydar olsun’ deyince Peygamber Efendimiz o zaman ‘adı Aliyel Mürteza, lakabı da Haydar olsun’ der. Hz. Muhammed, Hz. Ali’yi yıkarken ağlamıştır. Fatıma Anamız neden ağladığını sorunca ‘ben ölünce de beni yıkayacak tek kişi o olacak’ cevabını verir. O yüzden Hz. Ali Efendimizin doğum günü olduğu için Nevruz bayramdır.” (K.K. 8).

Bunun yanında Hz. Ali ile Hz. Fatma’nın evlendiği gün, Hz. Muhammed’e peygamberliğin müjdelendiği gün olduğuna inanılması; baharın, doğanın uyanışının, başlangıcı olması nedenleriyle de Nevruz kutsal bir gün olarak kabul edilir. Yukarıda bahsedilen inanmaların Amucaların


  1. İbadet edilen yerin orta bölümüdür ve “Dâr-ı Mansur” olarak da adlandırılır.
  2. Sağ ayak başparmağı sol ayak başparmağı üzerine konarak, sağ el üstte olmak üzere kollar göğüs üzerinde çapraz tutulup parmaklar açık olarak omuzlara doğru uzanmış, baş biraz öne eğilmiş bir şekilde saygı duruşu halidir (Noyan, 1995: 232).
  3. Bektaşilik tarikatına bağlı olan kişilere verilen addır.
  4. Bektaşiliğe bağlanıp da nasip alan kişilere mürşitlerin avuçlarının içini öperken nasip almamış bir kişiye avuçlarının içini vermezler. Eğer bir baba nasip almış bir kişinin avuç içini değil de elinin üstünü veriyorsa o kişinin ya toplum içerisinde makbul görülmeyen bir davranış sergilediğine ya da diğer muhiplerden bir ya da birkaçı ile helalleşemedikleri bir hususun varlığına işaret etmektedir. Avuç içinin öpülmesinin nedeni ise mürşit Mehmet Şilli, Hz. Ali’nin avuç içinde bulunan yeşil benin velayet belgesi olması ile açıklamıştır. Aynı işaretten Hacı Bektaş Veli’nin de elinde bulunduğuna inanılması sebebiyle en büyük velinin de Hacı Bektaş Veli olduğuna inanılmaktadır.
  5. Amuca Bektaşilerinde ibadet edilen yere “meydan evi” adı verilir.
1007