Sayfa:Osman Kavala Başvurusu.pdf/71

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

Başvuru Numarası : 2018/1073
Karar Tarihi : 22/5/2019

Dolaysıyla böyle bir faaliyetin başvurucuya yöneltilen suçlama açısından kuvvetli şüphe oluşturduğu söylenemeyecektir.

18. Yine bir kısım görüşmelerden yola çıkılarak başvurucunun Gezi olaylarına katılan şahısları finanse ettiği, eylemde kullanılacak malzemelerin temini için hesap numarası açtırdığı, eylemde göstericilerin polisle çatışmaya girerken kullandıkları gaz maskesi, gözlük, süt ve göstericiler için yemek-kahvaltı ve eylemcilerin gezi parkında kullanması için masa, ses sistemi vb. malzemeleri temin ettiği iddia edilmiştir. Başvurucunun temin ettiği iddia edilen gaz maskesi, gözlük, süt, yemek, ses sistemi, masa gibi malzemelerinin şiddet eylemlerinde kullanıldığı gösterilememiştir.

19. Başvurucunun finans desteğini yöneticiliğini yaptığı Açık Toplum Vakfı'ndan ve yine yönetiminde bulunduğu Anadolu Kültür A.Ş. üzerinden sağladığı ileri sürülmüştür. Açık Toplum Vakfı kendi kararıyla Türkiye'deki faaliyetlerini sonlandırana kadar Anadolu Kültür A.Ş.nin ise halihazırda faaliyetlerini serbestçe yürüten yasal kuruluşlar olduğu görülmektedir. Ayrıca bu kuruluşların herhangi bir suç veya terör örgütü ile bağlantılı olduğu da soruşturma makamlarınca iddia olunmamıştır. Öte yandan iddianamede de atıf yapılan MASAK raporunda Gezi olaylarının bu kuruluşlar tarafından finanse edildiğini, söz konusu fonların suç işlemek amacıyla kullanıldığını gösteren bir delil ortaya konulamamıştır. Bu kapsamda birtakım telefon görüşmelerine yer verilmekle birlikte bu görüşmelerde de herhangi bir şiddet eyleminin bu kuruluşlarca finanse edildiğine ilişkin bir içeriğe rastlanmamaktadır.

20. Başvurucu ile H.H.G. arasında yapılan görüşmede H.H.G'nin Gezi olaylarının ivmesinin düşmesinden, hareketin toparlanması genişletilip derinleştirilmesi için daha geniş bir kitleyle buluşulmasından, Gezi olaylarını Anadolu'ya yaymak gibi fikirlerin olduğundan bahsettiği, başvurucunun da tasdikleyici manada sözler söylediği, bu toplantılar için mekân konusunda yardımcı olmaya çalıştığı iddia edilmiştir. Ancak bu konuşma haricinde başvurucunun Gezi olaylarını Anadolu'ya yaymak maksadıyla somut ne tür çalışmalar yaptığı, Anadolu'ya yayılması istenen eylemlerin şiddet içeren eylemler olup olmadığı gösterilememiştir. Kaldı ki barışçıl olmak koşuluyla Gezi Parkı gösterilerini Anadolu'ya yaymanın neden suç teşkil edeceğini anlamak da kolay değildir.

21. Telefon görüşmelerine dayanılarak başvurucunun Gezi olaylarında Garanti Bankası'nın yapmış olduğu açıklamaları protesto amaçlı bankadan para çekmenin halk gözünde ekonomik kriz çıkarmak isteniliyor algısı oluşturacağı için bankadan para çekme değil kredi kartı kesme eyleminin daha doğru olacağını belirttiği, başvurucunun esas amacının Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini zora sokmak olduğu iddia edilmiştir. Bu kapsamdaki telefon görüşmelerinde savcılığın da kabul ettiği üzere başvurucunun ekonomik kriz yaratma algısından kaçındığı, bu şekilde hareket edilmemesi gerektiğini belirttiği, kredi kartı kesme eyleminin daha doğru olacağını ifade ettiği görülmektedir. Başvurucu bu telefon görüşmesinde ayrıca bankadan para çekme şeklindeki yöntemle hükümetin sıkıştırılmaması gerektiğini belirtmiştir. Konuşmanın geneline bakıldığında şiddet içeren bir yöntemin savunulmadığı anlaşılmaktadır. Şiddet içermeyen yöntemlerle (baskı grupları) hükümetin birtakım politikalarının eleştirilmesi demokratik bir toplumda olağan karşılanması gereken bir durumdur. Bu kapsamdaki faaliyetlerin suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe oluşturduğu söylenemeyecektir.

22. Son olarak başvurucunun PKK terör örgütüyle ilgili suçlamalar da yöneltilmiştir. Bu kapsamda başvurucunun PKK/KCK terör örgütü müzahir kurumları tarafından hazırlanan filmlere mali destekte bulunduğu, cep telefonunda Abdullah Öcalan'ın fotoğrafının yer aldığı ve İMC TV'de ve bir telefon görüşmesinde (A.F.İ. ile yaptığı) PKK ile

71