Sayfa:Ceza hukukunda nefret ve ayrımcılık.pdf/46

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

Nefret suçlarına ilişkin birincil en önemli unsur önyargı saiki barındırmasıdır. Bir takım ortak özelliklere sahip, belli bir gruba ya da topluluğa mensup kişilerin bu durum, konum yahut özelliklerinden kaynaklanan bir önyargının varlığı aranmaktadır. Ayrıca nefret suçlarının önemli bir diğer özelliği toplumsal kabul göme olasılığıdır. Mağdurun içinde bulunduğu, üyesi olduğu veya temsil ettiği gruba bir mesaj vermek şeklinde düşünülebilen bu isteğin varlığı nefret suçları ile diğer suçları birbirinden ayırır[1]. Bu nedenle nefret suçlarının kendine özgü bir yapısı olduğu söylenebilir.

Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT)[2] bu suçun tanımını yaparken, toplumların ihtiyaçları arasındaki farklılıkları gözetmiştir. 2003 yılında Maastricht'te yapılan Bakanlar Konseyi toplantısında nefret suçu kavramı Bakanlar Konseyi'nin gündeminde ilk kez yer almıştır. Bu toplantıda üye devletler; nefret suçları ile mücadele edilmesi gerektiğini kabul etmiştir. Ayrıca bu konuda gerekli uluslararası yasal düzenlemelerin yapılmasının gerekliliği hususunda görüş birliğine varmışlardır[3].

AGİT, nefret suçlarını harekete geçiren duygunun hoşgörüsüzlüğe dayandığını ve bu hoşgörüsüzlüğün ise toplumun bazı özellikleri ortak olan belirli gruplarına yönelmiş olması gerektiğini düşünmektedir. AGİT nefret suçunu şöyle tanımlamaktadır: “Mağdur, mülk ya da suçun hedefi, bir grupla gerçek ya da edinilmiş bağlantısı, destekçisi ya da üyesi olduğu için seçilerek, mülke ya da kişiye karşı işlenen herhangi bir suçu içermektedir. Grup üyelerinin genel vasıfları, gerçek ya da edinilmiş ırk, ulus ya da etnik köken, renk, din, dil, yaş, cinsiyet ya da zihinsel engellilik gibi diğer benzer faktörlere dayandırılabilir.” AGİT'in yaptığı bu nefret suçu tanımı üye ülkelerce kabul görmektedir[4]. Bu tanıma göre, nefret suçu, kişilere ve mülke karşı işlenebilen herhangi bir suç olarak ortaya çıkabilmektedir.

Kişinin nefret suçunu işlemesinin altında yatan sebep, genelde ötekileştirdiği bir gruba dahil olan kişiye ruhsal veya fiziki bir zarar vererek o kişi üzerinden kişinin mensup olduğu yahut olduğunu düşündüğü gruba gözdağı vermek olarak görülmektedir. Öncelikle mağdurun, failin azınlıkta gördüğü kendisinden farklı bir takım karakteristik özelliklere


  1. Gürler, C.; Nefret Suçları ve İş Hayatı, Ankara Barosu Dergisi, S. 68, 2010, s. 262.
  2. OSCE (Organization for Security and Co-operation in Europe)
  3. OSCE Ministerial Council Decision No. 4/03, 2 Aralık 2003.
  4. Sınar, H;, Türk Hukukunda Nefret Suçlarına İlişkin Yasal Düzenleme Çalışmaları, T.C. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, Prof. Dr. Nur Centel'e Armağan, C. 19, S. 2, İstanbul, 2013, s. 1278.
34