Sayfa:Ceza hukukunda nefret ve ayrımcılık.pdf/182

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

ayrımcılığa neden olmaz. Örneğin, Kocasakal'a göre camide çalıştırmak için bir Müslüman'ın seçilmesi, iş ve hizmetin özellikleri düşünüldüğünde haklı ve makul bir uygulama olarak görülebilir. Camide çalıştırılmak için bir Müslüman ile Hristiyan arasından Müslüman kişinin seçilmesinde; işin özellikleri ve gereği sebebiyle Müslüman bir işçinin çalıştırılmasının daha uygun olacağının düşünülmesi hukuka aykırılık unsurunu ortadan kaldıracaktır.

İlgilinin rızası ile fiilin hukuka uygun olabilmesi için bu hakkın kişinin mutlak surette tasarrufta bulunabileceği bir hakkı olmalıdır. Bununla birlikte kişinin rıza ehliyetine sahip olması ve kendisine yönelen eyleme rızasının olduğuna dair rıza açıklaması da olmalıdır. Doktrinde nefret ve ayrımcılık suçunda, maddede sayılan hareketler ekonomik faaliyetler çerçevesinde kişinin sözleşme özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilecek filler olabilmesi sebebiyle mağdurun rızasının varlığında suç oluşmayacağı yönünde görüşler yer almaktadır. Sözleşme özgürlüğü kapsamında değerlendirilecek hareketlerin zaten nefret saikinden kaynaklanmamış olması gerekir. Bu nedenle kanımızca ilgilinin rızasında suç ile korunan menfaate bakılmalıdır. Burada düşünülmesi gereken nefret ve ayrımcılık suçu açısından kişinin üzerinde tasarruf edebileceği bir hakkın olup olmadığıdır. Nefret ve ayrımcılık suçunun hürriyete karşı bir suç olması sebebiyle; suçun koruduğu menfaat, ferdi ve kamusal bir menfaattir. Nefret ve ayrımcılık suçu bireylerin insanlık onuru bakımından eşit olmaları sebebiyle eşit işlem görme hakkını korumaktadır. Böylece ilgilinin rızası hukuka uygunluk nedeni olarak uygulanabilme kabiliyetini haiz değildir.

TCK madde 24/1'de düzenlenen amirin emrinde, hükmü veren de hükmü yerine getiren de görevini yapmaktadır. Burada kanun tarafından suç sayılan bir fiil emrin konusu olamaz. Kanun tarafından suç olarak belirlenmiş bir fili emir olarak veren amir de uygulanda cezai olarak sorumludur Amirin emrinin hukuka uygunluk nedeni olduğunu düşünenler olduğu gibi tam tersi görüşü savunan yazarlar da bulunmaktadır. Nefret ve ayrımcılık suçunun mahiyeti göz önünde bulundurulduğunda, amirin emri bir hukuka uygunluk nedeni olarak uygulama alanı bulamayacaktır.


9 Ayrıntılı bilgi için bkz. s. 29-30.

“5 Kocasakal, s. 32.

47 Akbulut, s. 499.

“8 Artuç, M.: Kişilere Karşı Suçlar, Ankara, 2008, s. 1056.

“9 Heper, A.: Kültürlerarası İlişki Bağlamında İnsan Onuru, Hukuka Felsefi ve Sosyolojik Bakışlar-5-HFSA Bildiriler, İstanbul, 2012, s.17.

49 Hafızoğulları/Özen; Genel Hükümler, s. 241.

170