Sayfa:Ceza hukukunda nefret ve ayrımcılık.pdf/168

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

konusudur. Nitekim normal şartlar altında aynı dine mensup kişiler din sebebiyle ayrımcılık gözetmemeleri gerekirken, mezhep farklılığı halinde ayrımcılık tekrar gündeme gelebilmektedir. Yargıtay'a göre, “Dinlerde, esaslara uygun; ancak dinin içindeki anlayış ayrılıkları mezhepleri oluşturur”.

Hoffmann v. Austria Davası'nda Yehova'nın Şahitleri Mezhep'ine mensup olan bir kadına çocuklarının velayeti bu sebeple verilmemiştir. AİHM; söz konusu davada çocukların velayetinin kadının mensubiyetinden dolayı, babaya verilmesini AİHS'nin 8. ve 14. maddelerine aykırı bularak ayrımcılık olarak kabul etmiştir. Kanımızca Yehova'nın Şahitleri'ne mensubiyet bir dinin yorumlanmış bir kolu olarak düşünüldüğünden burada mezhep sebebiyle bir ayrımcılık yapıldığı düşünülmektedir.

4.3.3. Seçimlik hareketlerden bir veya birden fazlasının işlenmesi

Nefret saikiyle bu suçun işlenebilmesi için kanunun belirlediği dört adet seçimlik hareket bulunmaktadır. Nefret ve ayrımcılık suçu yalnızca madde metninde belirlenen bu seçimlik hareketlerden bir ya da birden fazlasının işlenmesi ile gerçekleşmiş olur. Seçimlik hareketler;

bir kişiye, kamuya arz edilmiş olan bir taşınır veya taşınmaz malın satılmasının,

devrinin veya kiraya verilmesini, bir kişinin kamuya arz edilmiş belli bir hizmetten yararlanmasını, bir kişinin işe alınmasını,

bir kişinin olağan bir ekonomik etkinlikte bulunmasını engellemektir.


“SX. CGK. 29.04.2008 tarihli 2007/8-244 E., 2008/92 K. sayılı kararı

iz İfwow.sinerjime vzuat.com.tr/index jsf?dswid-6950# (E.T.: 21/10/2019) 24 hitpsı//hudoc.echr.coe.int/eng#| J522itemid422:(4622001-5782544221) (ET.: 21/10/2019)

  • > Ünal, Ş$.; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, İnsan Haklarının Uluslararası İlkeleri, TBMM Kültür, Sanat

ve Yayın Kurulu Yayınları No:89, Ankara, 2001, s. 316.

156