belirlenmiştir. Tüzel kişilere ilişkin güvenlik tedbirleri yalnızca kanunun ayrıca belirttiği hallerde uygulanabilmektedir. Bu bakımdan TCK 122. maddesinde ayrıca böyle bir ifade yer almadığı için tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanamayacaktır. Bu suçun faili her gerçek kişi olabilir.
Her ne kadar herkes fail olabilirse de kanunun amacı gereği fail ile mağdurun madde kapsamında belirlenen aynı ayırt edici özelliklere sahip olmaması gerektiği düşünülmektedir. Doktrinde; sahip olduğu karakteristik özellik sebebiyle, nefret saikiyle ayrımcı birtakım muamelelere maruz kalacak kişi ile failin ayrımcı muameleye sebep aynı özelliği barındırmaması gerektiği ifade edilmektedir. Fail ile mağdurun ayrımcılık yapılan özellik bakımından farklı “dil, ırk, milliyet renk, cinsiyet, engellilik, siyasi düşünce, felsefi inanç, din veya mezhep” özellikleri barındırması savunulmaktır. Aynı siyasi düşünceye sahip fail ile mağdurun olduğu bir olayda, failin mağdura karşı nefret saikiyle siyasi düşüncesi nedeniyle ayrımcı bir eylemde bulunması mümkün olmayacaktır. Fakat fail ile mağdur aynı siyasi düşünceye sahipken; örneğin, mezhep ya da din sebebiyle farklılıklarının bulunması halinde, fail yine farklı özelliklerine dayanarak bu suçu işleyebilecektir. Failin kendine benzer, kendi ile aynı zümreye/sınıfa ait olan kişilere karşı bu benzer özellikleri sebebiyle nefret duyarak ayrımcı eylemler gerçekleştirmesinin genel olarak beklenmediği ortadadır. Savunulan bu görüş mantıken kabul edilebilse de her zaman bu şekilde olmak zorunda değildir.
Kanımızca bir kişinin nefret gibi son derece keskin bir duygu ile bir başka kişiye belli bazı karakteristik özellikleri sebebiyle ayrımcılık yaparak, birtakım haklarını kullanmasını engellemesi için, fail ile mağdurun nefret duyulan karakteristik yönünden farklı durumlarda olmasına gerek olmayacaktır. Örneğin; failin bedensel engelli bir birey olduğu somut bir olayda, engelli birey olarak yaşamaktan bıkması, yaşadığı hayattan ve tüm engellilerden de nefret etmesi mümkündür. Ya da bir şirketin insan kaynaklarında
*1 5237 sayılı TEK, m. 60: “Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbirleri; 1. Bir kamu kurumunun verdiği izne dayalı olarak faaliyette bulunan özel hukuk tüzel kişisinin organ veya temsilcilerinin iştirakiyle ve bu iznin verdiği yetkinin kötüye kullanılması suretiyle tüzel kişi yararına işlenen kasıtlı suçlardan mahkümiyet halinde, iznin iptaline karar verilir. 2. Müsadere hükümleri, yararına işlenen suçlarda özel hukuk tüzel kişileri hakkında da uygulanır. 3. Yukarıdaki fıkralar hükümlerinin uygulanmasının işlenen fiile nazaran daha ağır sonuçlar ortaya çıkarabileceği durumlarda hakim bu tedbirlere hükmetmeyebilir. 4. Bu madde hükümleri kanunun ayrıca belirttiği hallerde uygulanır.”
52 Özgenç, İ.; Suça İştirakin Hukuki Esası ve Faillik, İstanbul, 1966, $. 165.
3 Özbek, TCK İzmir Şerhi, s. 826.
- Özbek/Doğan/Bacaksız, Özel Hükümler, s. 483.
137
