Sayfa:İstanbul'da Semai Kahveleri ve Meydan Şairleri.pdf/25

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa doğrulanmış

daha eskilerden meşhur 'Zampara Destanı', bir zamparanın başına gelen rezalet ve maskaralıkları tasvir eder.

Bunların arasında söylenen bir de 'Er-Avret Destanı' vardır ki bu baştan başa evlenme hayatını ve evlenen bir erkeğin yavaş yavaş nasıl kadının hakimiyeti altına girdiğini gösteren didaktik ve zamanına göre kuvvetli bir eserdir.

Bu destanların içinde bir çeşit acıklı mersiyeyi andıranları da vardır ki, 'Komiser Hüsamettin'in Destanı' bunların en hazin ve en düzgünlerinden biri idi. Komiser Hüsamettin, kendi kayınbiraderi Halit ile Erenköylü Mustafa tarafından Göztepe'de kahpece ve pek feci bir surette öldürülmüş idi.

O zamanlar, yani rumi 1307-1308 yıllarında İstanbul'da polis komiseri olan Hüsamettin, nazik, tatlı dilli, güler yüzlü bir gençti. O zamanın bazı polis ve komiserleri gibi öyle vara yoğa herkesin kalbini kırmaz, iyi muameleleri ile kendisini herkese sevdirirdi. Bu arada zamanın tulumbacıları, külhanbeyleri, semaici ve manicileri de kendisini çok severlerdi. Hüsamettin [1]307 [1891] senesinde evlendi, Erenköyü'nde iyi bir ailenin temiz bir kızını alıp onlara içgüveyi girdi. Fakat böyle yapmakla Hüsamettin kendisine orada bir müthiş düşman peydahladı ki, bu da Erenköyü'nde sığırtmaçlık yapan Mustafa isminde biri idi. Çünkü bu Mustafa, Hüsamettin'in aldığı kızı önce ailesinden istemiş ve ret cevabı almıştı. İşin aksiliğine bakın ki Hüsamettin'in kayınbiraderi Halit de nedense bir türlü eniştesine ısınamamış, onu sevememiş, ona içinden gizli gizli diş bilemeye başlamıştı. Hüsamettin oraya içgüveyi girip de bir çocuk babası olduktan sonra, bu Mustafa ile Halit birleşip bir plan kurmuşlar ve o plana göre Hüsamettin'e dost görünüp onu bir akşam Göztepe' deki içkili gazinoya düşürerek biraz içirdikten

57