Sayfa:Çingeneler - Bilgi Yayınevi 1972.pdf/213

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

bitiyorum... Acaba, kendisine teklif etsem, annemi de kandırsam, Emine bana varır mı?

Ben, Cibali'den, Topçular'a taşınınca, ne dersiniz köpoğlu Etem de peşim sıra, iki gün sonra oraya damlamasın mı? Hani orada «Kazıklıbağ» denilen yeri bilirsiniz. Ben, dün, öğleden sonra orada Çakır Emine'ye söyletmek için vals usulü ile küçük bir şey bestelerken baktım, Etem de gelmiş, benim biraz arkamdaki ağaçlardan birinin altına serili bir hasırın üzerine diz çökmüş ve ellerini havaya açmış, dua ediyor. Etem'in bu hali bana pek garip göründüğü için Kazıklıbağın kıranta kahvecisi Mıstın ağayı çağırıp sordum:

— Bu çingene ne yapıyor öyle, orada?

— Namaz kıldı da şimdi duasını ediyor.

— Ne namazı?

— Ne bileyim ben; ben de onun namaz kıldığını ilk defa görüyorum.

Etem, duasını bitirip ellerini yüzüne, gözüne sürdükten sonra kalktı, ağır ağır ve tereddütlü yanıma doğruldu. Ben, hiç aldırış etmeden elimdeki kâğıda bakıyordum. O, bana iki adım kala durdu; nasıl söze başlayacağını biraz düşündü. Sonra birden başladı:

— Şu daracık dünyada, ülmeden, bir keretçik daha elinimetli beyzademin mumbarek (mübarek) cemali şerifini gördüğüm sebepten, şükür olsun mevlâma! İlle velâkin beyzadem bana hâlâ dargın gibi duruyor ise de ben sanarım ki dışından üyledir amma, içinden değildir üyle!... Zere ben bilirim ki benim elinimetlim beyzademin yüreciği merhametlidir; efkârcığı selâmetlidir. Etem ki gelmiştir

215