Sayfa:Çingeneler - Bilgi Yayınevi 1972.pdf/202

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

sının önünde güvey ile arkadaşları tıraş olacaklar... Onun için kahvenin bir kenarındaki berber masası ile aynası ve takımları pırıl pırıl yanıyor. Yanan sade onlar mı? Kahvenin önünde yüz elli mumluk koskoca bir lüks lambası... İçinde ayrıca büyük çapta dört beş petrol lambası... Her masanın üstünde rengârenk fanuslu başka lambalar ve rengârenk mumlar...

Kahvenin bir köşesinde sekiz kişilik bir incesaz takımı durmadan çalıyor. Bu gibi büyük düğünlerde güveyi tıraş eden Balat'ın, Fener'in en meşhur berberlerinden berber Tayyar ile kalfaları hep tertemiz, bembeyaz giyinmişler, boyuna ellerindeki yepyeni usturaları kılağlıyorlar. Bir tarafta saçı (bahşiş, hediye) tepsileri... Ortadaki, sapları bile gümüşten olan bu tepsilerin etrafına çevrilen rengârenk kordeleden süsler, sanki onları küçük çapta birer gelin odasından daha süslü gösteriyor. Güvey, tıraş sandalyesine oturunca berber Tayyar, berberlerin piri Selman Pâk'in ruhuna bir fatiha okuyup, başlıyor güveyin saçlarında makası şıkırdatmaya.... Kalfalar da güveyin arkadaşlarını tıraşa koyuluyor. Ötede saz, durmadan en hoş havaları çalıyor.

Böylece tıraş biter bitmez güvey hemen kalkıp o bahşiş tepsilerinin içine avuçlar dolusu bahşişlerini atıyor. Tabii, arkasından bütün arkadaşları, ki bunlar en aşağı yirmi yirmi beş kişidir; onlar da tıraştan sonra güveyi taklit ederek her iki tepsiye ikişer, üçer, hatta dörder, beşer mecidiye bahşiş fırlatıyorlar. Böylelikle o gece tıraş merasiminde çalan saz takımı ile berber, bir hayli para alıyorlar. O gece, on beş liradan (altın para) aşağı para toplamadığını söyleyen berber Tayyar, bir aralık Reha Beyin kulağına eğilip diyor ki:

204