Sayfa:Çingeneler - Bilgi Yayınevi 1972.pdf/129

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

— Evet ama... ne yapacaktık, dursa bozulacak, biz de tuttuk, çoluk çocuk, onları yedik!...

— Oh, âfiyet olsun!...

Akman baba ile fazla konuşamadık. Çünkü arabanın içinde, evlerine giden iki kibar kadın ile bir çocuk vardı. Bizim patavatsız İrfan, bu kadınlara karşı oracıkta öyle fena bir pot kırdı ki, olur şey değil ! Araba daha yanımızdan iki adım açılmadan peşi sıra koşup arabayı durdurmasın mı? Kadınlar da, Akman ağa da birdenbire fena halde şaşırdılar, Akman sordu:

— Ne istiyorsun evlât?...

— O söylediğin sepeti bizim arkadaşa hediye eden çingene karıları nasıl karılardı bakayım?

Zavallı Akman baba, kırçıl sakalını karıştırarak,

— Canım, ne bileyim —dedi-, te Davutpaşa kışlasının alt yanındaki çadırlarda oturan Çeribaşının takımından birkaç karı!...

Nâzım'la biz, olduğumuz yerde bitmiştik... İrfan'ın bu hareketine karşı ufak bir müdahale, belki ona şimdi daha büyük patavatsızlıklar, falsolar, fiyaskolar yaptırabilirdi.

O, hâlâ Akman ağaya soruyordu;

— Bu kadınların içinde uzunca boylu, esmer, dalgın bakışlı ve kucağında çocuk olduğu halde bir kadın da var mı idi?

— Abe evlât, ne bileyim ben, o cenabetlerin zatı hangisi esmer, değil ki? o Hepçiğinin de suratı çalar kahve telvesine...

Arabadaki kadınlardan biri, sert bir tavırla arabacıya seslendi:

— Haydi canım, çek arabanı, içeride müşteri

varken yolda çene çalınır mı?

131