İçeriğe atla

Denizli Yöresinde Hızır ve Hıdırellez İle İlgili İnanış ve Uygulamalar/Sonuç

Vikikaynak, özgür kütüphane

Sonuç

Ab-ı hayatı bularak ondan içtiğine ve bu sayede ölümsüzlüğe kavuşarak kıyamete kadar yaşayacağına inanılan Hızır’ın, Türk kültür tarihinin her devrinde varlığı kabul edilmiş, iyilik, yardımseverlik özellikleri dolayısıyla darda kalındığı zamanlarda ondan her daim yardım istenmiştir. Hızır inancı çerçevesinde insanlar, özellikle darda kalan, düşkün olan, ihtiyaç sahibi kimselere yardım etmeyi gelenek haline getirmişler ve bu geleneği de başta efsaneler olmak üzere çeşitli halk anlatılarıyla nesilden nesile aktararak kalıcı kılmışlardır.

Türk kültürünün yaşatıldığı bölgelerde baharla ilgili en çok kutlanılan etkinliklerden birisi bahar bayramı da denilen Hıdırellez şenlikleridir. Hıdırellez şenliklerinde bereket dileme, bereketli üretimler için teşekkür etme ve bereket sevinci ön plandadır. Bu kutlamalar dini bir ritüel olmasının yanında aynı zamanda toplum içinde sosyal birlikteliğin sağlanması ve toplumsal ilişkilerin geliştirilmesi bakımından da oldukça önemlidir. Bu çalışmanın yapıldığı Denizli yöresinde hem Hızır’la hem de Hıdırellez’le ilgili inanış ve uygulamalar, neredeyse yörenin birçok kesiminde devam ettirilmektedir. Bahar bayramı olarak da adlandırılan Hıdırellez kutlamaları birçok ilçe ve köyde Hıdırlık denen yerlerde, yatırların yanında, su başlarında, ulu ağaçların olduğu yerlerde, kutsal kabul edilen makamlar ya da mekanlarda, 6 Mayıs ya da 6 Mayıs’ın içinde olduğu hafta sonlarında geniş katılımlı yemekler verilerek kutlanmaktadır. Verilen yemeklere, başta o bölge halkı olmak üzere, yakın çevreden ve hatta yurt dışında yaşayan o bölge halkının katılımları sağlanmaktadır. Yemeklerde kesilen kurbanlar genellikle bölgenin hayırseverleri tarafında temin edilmekte, pişirme ve diğer işlemleri gönüllü yöre halkı tarafından gerçekleştirilmektedir.

Denizli’nin ilçelerinin birbirine ve büyük şehirlere uzak olması; farklı Türk boylarından gelen ilçelerin gelenek ve göreneklerini yaşayarak devam ettiriyor olması, bu yörede Hızır, Hıdırellez gibi birçok kadim Türk kültürü unsurunun korunması ve yaşatılmasında etkili olmuştur. Başta, yardımlaşma ve dayanışmaya teşvik etme olmak üzere insanlara iyi insan olma, cömert olma tavsiyelerinde bulunan Hızır ve Hıdırellez etrafında oluşan inanç ve uygulamalar, 11. yüzyıldan sonra sürekli Türk göçlerinin olduğu ve gelenlerin gelenek ve göreneklerini büyük ölçüde muhafaza ettiği Denizli yöresinde, dini tarafı eskisi kadar bilinçli ve güçlü olamasa da sosyal etkinlik olarak devam ettirilmektedir. Denizli gibi yoğun iş ortamı içinde bulunan insanların sosyal ilişkileri de zaman içinde azalmakta, özellikle şehir merkezlerinde yaşayanlar gün geçtikçe yalnızlaşmaktadırlar. Teknoloji çağı dediğimiz çağımızda, insanların eskiye oranla daha iyi haberleşebilmeleri ve daha hızlı ulaşım sağlayabilmelerine rağmen kendilerine ayırabildikleri zaman süresi azalmaktadır. Bu da insanların Hıdırellez kutlamaları gibi geleneksel olarak toplu halde gerçekleştirdikleri etkinlik ve ritüellere olan katılım ve ilginin azalmasına, nihayetinde de bu etkinliklerin seyrekleşmesine sebep olmaktadır.