İçeriğe atla

Bektaşî Şairleri ve Nefesleri/Balım Sultan

Vikikaynak, özgür kütüphane
BALIM SULTAN

XVI ncı asrın maruf Bektaşîlerindendir. Ve Bektaşîliğe yeni bir istikamet veren, bir takım âyin ve erkân şekillerini vaz’eden şahsiyettir. Onun devrinde büyük bir şöhret kazan­dığını ve bir çok müridler topladığını da biliyoruz.


 922 (M. 1516) da vefat eden bu meşhur Bektaşînin şiirle iştiğali olduğuna dair tarihî menbalarda bir kayda tesadüf edemedim. Muahhar devirlerde yazılan bir kısım Bektâşî mec­mualarında onun namına da bazı nefeslerin kayıdlı bulunduğu görülüyor. Fakat bu şiirlerin mutlak surette Balım Sultan’a âidiyeti söylenemez. Bunlar, isnad da olabilir. Eski vesikalar elde edilinceye kadar bu şiirleri şübhe ile ona izafe etmek mecburi­yetindeyiz. Balım Sultan namına kayıdlı bulunan üç şi’ri dercediyorum :
—1—

Benim sevdiceğim Ali’dir Ali
Ali’yi sevenler olmaz mı veli
Pîrimin elinden içmişim dolu
Ali’yi seversen değme yarama

Hak’kı bilmez ile eyleme pazar
Bir munâfık bin ehl-i îman bozar
Mürşidler olmasa yaralar azar
Pîrimi seversen değme yarama

Mü’min müslim bir araya gelince
Pîrlerin elinden dolu alınca
Günah savab hep anda sorulunca
Şâh’ı sever isen değme yarama

Benim yaralarım bağlıdır bağlı
Âşık-ı sâdıkın ciğeri dağlı
Balım Sultan Mürsel Baba’nın oğlu
Ali’yi seversen değme yarama

—2—

Evvel baştan Muhammed’e salevat
Ârif isen bu mânâyı ver imdi
Şeerîattir tarîkattir ma’rifet
Hakîkatten bize haber ver imdi

Yahşilerle konuş yaramazdan kaç
Ma’rifetin varsa gel gevherin saç
Al bu dört kilidi dört kapuyu aç
Ev içinden bize haber ver imdi

Dikensiz develik nereden bitti
Bu dört kilid anın dibinde bitti
O ne nesne idi cihânı yuttu
Cihânı yutandan haber ver imdi

Şâh-ı Merdan gibi ere tapının
Kim idi bekçisi o dört yapunun
Muhammed bekçisi o dört kapunun
Ev içinden bize haber ver imdi

Balım çoklar ile sohbet edübdür
Bu yola erkâna emek verübdür
Gidin görün pîrim nerde durubdur.
Pîr durduğu yerden haber ver imdi

— 3 —

Biz Urum abdallarıyız
Maksûdumuz yardır bizim
Geçtik ziynet kabâsından
Gencinemiz erdir bizim

Dâim kılarız biz zârı
Hare eyleriz elde varı
Dost yoluna verdik seri
Münkirimiz hordur bizim

Aşk bülbülüyüz öteriz
Râh-ı Hak’ka yüz tutarız
Ma’nâ gevherin satarız
Müşterimiz vardır bizim

İstivâyı gözler gözüm
Seb’ulmesânî’dir yüzüm
Enelhak’kı söyler sözüm
Mi’râcımız dardır bizim

Haber aldık Muhammed’den
Geçmeyiz zât u sıfattan
Balım nihan söyler zattan
İrşâdımız sırdır bizim