T.C.
YÜKSEK SEÇİM KURULU
Karar No : 4219
Anayasanın 2. maddesinde ifade edilen hukuk devletinin temel ilkelerinden birisi "belirliliktir”. Bu ilkeye göre, her türlü yasal ve idari düzenlemeler ile yargı kararlarının kişiler ve kurumlar yönünden açık, net, anlaşılır ve ulaşılabilir olması gereklidir. "Belirlilik" ilkesi, aynı zamanda "hukuki güvenlik" ilkesi ile ilintili olup, kişilerin eylem ve işlemlerinin hukuki sonuçlarını, önceden öngörebilmesini sağlar.
Hukuki Güvenlik ilkesi yalnızca yasama ve yürütme değil, yargı yerlerince de gözetilmesi gereken bir ilkedir.
Genel ve soyut nitelikteki Kanun hükümlerinin anlamı, çoğu zaman somut olaylara uygulandığında ortaya çıkar. Bu sebepledir ki yargı yerlerince benzer olaylarda Kanun hükmünün aynı şekilde yorumlanması ve uygulanması yargı kararlarını “öngörülebilir” kılar.
Yargı kararlarının öngörülebilir olması maddi ve hukuki yönden benzer olan ihtilaflarda verilen kararların da benzer olması anlamına gelir. Yüksek Seçim Kurulu yıllar itibariyle “sürekli” ve “tutarlı” bir şekilde seçimlerden önce tesis edilip kesinleşen sandık kurullarının kuruluşuna ilişkin işlemlerin, seçimlerden sonra seçim iptal sebebi olarak ileri sürülemeyeceğine, bu işlemlerin seçim sonucuna müessir sayılabilmesi için sandık kurulunda görev alması mümkün olmadığı halde görev yapan kişilerin oy verme günü kanun ve genelgelere aykırı işlemler yaptığının delil ve gerekçeleriyle kanıtlanması gerektiğine ilişkin kararlar vermiştir.
Erzurum İli Pasinler İlçesi Karavelet Mahallesinde yapılan seçimlerde muhtar adayı B.Ç. nin kendisinin ve aza listesinde yer alan dört kişinin sandık kurulunda partili üye olarak görevlendirildiği, sandık kurulu başkanı veya herhangi biri tarafından sandıktan kaldırılması gerektiği yönünde uyarılmadığı iddiasıyla muhtarlık seçiminin iptal edilmesi istemiyle yapılan itirazın Pasinler İlçe Seçim Kurulunca reddedildiği, bu karara karşı Erzurum İl Seçim Kuruluna yapılan itiraz kabul edilerek 06/04/2019 tarihli, 2019/54 sayılı karar ile ihtiyar heyeti adaylarının sandık kurulunda yer alamayacağı gerekçesiyle seçimlerin yenilenmesine karar verilmiştir.
Anılan karara itiraz edilmesi üzerine Yüksek Seçim Kurulu tarafından “Erzurum İli Pasinler İlçesi Karavelet Mahallesi 1043 nolu sandık kurulunda üye olarak görev yapan aza adaylarının seçim sonuçlarına ne şekilde etki ettiklerine dair somut tespit bulunmadığından Erzurum İl Seçim Kurulunun 06/04/2019 tarihli, 2019/54 sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmektedir.” gerekçesiyle tam kanunsuzluk nedeniyle itirazın kabulüne ve Erzurum İl Seçim Kurulunun 06/04/2019 tarihli, 2019/54 sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmiştir (14/04/2019 tarihli, 2760 sayılı YSK kararı).
Yüksek Seçim Kurulu bu kararda 7 kişilik sandık kurulunun 5’inin seçimi kazanan muhtar adayı ve azalardan oluşmasını tek başına seçimin sonucuna müessir hal olarak kabul etmemiş, Kurulda yer alan bu kişilerin “seçim sonuçlarına ne şekilde etki ettiklerine dair somut tespit” bulunması koşulunu aramıştır.
İyi Parti Bursa İl Başkanlığı tarafından Mustafakemalpaşa İlçesinde yapılan seçimde 1009, 1082, 1086, 1093 ve 1182 numaralı sandıklarda görevli olan sandık kurulu başkanlarının, aynı zamanda belediyede çalışan müdür ve müdür yardımcısı olmaları nedeniyle tarafsız olamayacakları öne sürülerek, bu durumun tam kanunsuzluk hali olduğu iddiası ile yapılan itiraz üzerine; Yüksek Seçim Kurulu tarafından “Sandık kurullarının teşkiline ilişkin itirazların Yüksek Seçim Kurulunun 13/12/2018 tarih ve 2018/1105 sayılı kararı ile kabul edilen Seçim Takvimine göre 2 Mart 2019 tarihinde kesin olarak karara