«Kızıl Elma»» şairine
Sen o zaman, bu dünyanın yuvarlak olduğunu sezmiştin:
Zekân ile garbı şarkta bulmaklık ümidine kanmıştın.
Zengin Hind’e beslediğin bir aşkın ateşiyle yanmıştın
Bu uğurda, b ir serseri ömrüyle ülke ülke gezmiştin
Fakat bir gün sevinçlerle Palos’tan pupa yelken ayrıldın:
Birkaç aylar enginlerde boğucu dalgalarla uğraştın;
Bulutlardan haber sordun, kuşların kanadına sarıldın;
Meltemlerle okşanılan çiçekli bir kumsala yanaştın.
O alçakça nankörlükler, senin de vicdanım dişledi;
Bu, dehanın nasibidir; acıya katlanmayan kaybeyler;
Talih, ruhun feryadını susturan kahramana gülümser.
Amerika!... Senin ırkın bu altın madeninde işledi;
O, yoksulu zengin etti, cahile yeni bir şey öğretti;
Bundan doğan yeni fikir, herkese yeni hukuk istetti.
73