Sayfa:Türk Sazı.pdf/38

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

Gençlik bize, aşkın ballı Kadehini sunmadı.
Yirmi yaşın sevincini, ümidini tatmadık;
Hiç bir gece saadetin kucağında yatmadık.
O talihsiz kullarız ki, bir yük olan hayatı
Eski Mısr’ın esirleri gibi çekip sürürüz
Onlar gibi, her bir şeye gözümüzü yumarız;
Onlar gibi, yalnız, yalnız gökten yardım umarız;
Onlar gibi, ağlayarak kabre doğru yürürüz.
Gerçektir ki kıtlık, birçok vahşilikler ettirir;
Bir zelzele, yüz binlerce ocakları söndürür;
Bir hastalık, memleketi mezarlığa döndürür.
Zulüm ise bu şeylerden merhametli değildir:
Vatanını yıkıp yakan fenalıklar onundur;
O bildiğin yaslı yerler, viraneler onundur;

Şu duyduğun iniltiler, hıçkırıklar onundur.
Ben zavallı, yoksul oldum: «Açım, ekmek ver!...» dedim;
Mazlum oldum, adaletin eşiğinde haykırdım;
Esir oldum, hürriyetin kürsüsünde bağırdım;
Her şey oldum.. Kurtarıcı kahramanlar istedim
Pek yazık ki bugüne dek böyle yiğit çıkmadı
Beşikleri tabut yapan, yangınlarla ısınan,
Midesinin açlığını vicdan bilen bir insan...
İşte sana yaşadığın alçak devrin evlâdı!...

65