şucunda, veya içinde neler olup bittiği görülmiyen locaların kapalı perdeleri önünde, başını kemana yaslıyarak, pek usta olmıyan parmaklarını tellerde dolaştırıyordu.
Benim masama yaklaştığını görünce büyük bir telâşa düştüm. Ona nasıl bakacağımı, ne yapacağımı bilmiyordum. Sonra bu halime güldüm. Dün gece yarısı karanlık bir sokakta gördüğü bir adamı tanımasına imkân var mıvdı?
Ben onun için her hangi bir delikanlıdan, buraya eğlenmiye ve eğlence arkadaşı bulmıya gelmiş bir müşteriden başka ne olabilirdim ki? Buna rağmen başımı önüme eğmiştim. Onun, yerde sürünmekten uçları tozlanmış eteğini ve bunun altından burnu bir parça dışarı çıkan beyaz, dekolte iskarpinini gördüm. Çorapsızdı. Ayağının üst tarafında, parmaklarının başladığı yerde, projektörün donuk beyaz ışığına rağmen pembeliği belli olan, bir parmak eninde küçük bir kısım vardı. Gözlerim buraya ilişince bütün vücudunu çıplak görmüş gibi bir ürperme ve hicap ile gözlerimi yukarı kaldırdım. Dikkatle bana bakıyordu. Şarkı söylemiyor, yalnız keman çalıyordu. Yüzünde o eğreti gülümseme yoktu. Bakışlarımız karşılaşınca gözleriyle beni dostça selâmladı. Evet, hiç mübalâğaya kaçmadan, hiç sırıtmadan, eski bir dost gibi beni selâmladı. Bunu sadece gözlerini bir kere açıp kapamakla, fakat yanılmama imkân vermiyecek kadar sarih bir şekilde yaptı. Sonra güldü. Bütün yüzüne yayılan, açık, temiz, yalansız bir gülüşle güldü. Eski bir dosta güler gibi güldü... Bir müddet çaldıktan ve beni bir kere daha, bu sefer gözleri ve başiyle selâmladıktan sonra başka masalara gitti.
Yerimden fırlıyarak boynuna sarılmak ve onu ağlıya ağlıya öpmek için müthiş bir arzu duydum. Hayatımdahiç bu kadar mesudolduğumu, içimin bu kadar genişlediğini hatırlamıyordum. Bir insanın diğer bir insanı, hemen hemen hiç bir şey yapmadan, bu kadar mesudetmesi nasıl mümkün oluyordu?. Ahbapça bir selâm ve temiz bir gülüş... Ve ben bu anda başka hiç bir şey istemiyordum.
Sayfa:Kürk Mantolu Madonna.djvu/75
Görünüm
Bu sayfa doğrulanmış
75
KÜRK MANTOLU MADONNA