75
“modern” hayatı anlatıyor. Bir kişinin “network”le toplumda nasıl bir pozisyon aldığını, her türlü strateji, taktik ve “network” kullanarak ilişkiler geliştirdiğini açıklıyor. Bu iki kitap, “eski antropoloji” anlayışını eleştiriyor ve Boissevain, Barth (Frederik Barth) ve F. G. Baily tarafından temsil edilen yeni bir okul başlatılıyor. Bir kişi kendi inisiyatifi ve bireysel hareketleriyle bir girişimci olabilir ve yeni bir şey başlatabilir. Tabii ki tek başına değil; “network” ve “platformlar”la. Benim hocam bunu hem Malta’da hem de Sicilya’da yaptığı araştırmalarla kanıtladı. Mafya ve çeteler de esasen aynı stratejileri kullanıyor; fakat vahşi ve üçkâğıtçı bir şekilde. Friends of Friends kitabı bu stratejileri anlatıyor.
Üniversite öğrenciliği yıllarımda Amsterdam’da sosyal bilimlerde okuyanlar genellikle Marksistti ve işçi-kapitalist çelişki paradigmalarına inanıyorlardı. Hocam Jeremy Boissevain buna karşı çıkıyordu. Bunun çok dar bir paradigma olduğunu, sınıfsal zıtlıkların gerçek hayatta daha farklı olduğunu, bir kişinin kendi çabalarıyla farklı pozisyonlar alabileceğini, eğer oyunu iyi oynarsa, kendi kaynaklarını ve arkadaşlarının kaynaklarını iyi kullanırsa, bir işçinin aynı kuşakta profesör olabileceğini veya cumhuriyetin başbakanı olabileceğini düşünüyordu. Bu kaynakları yalnızca ailede, köyde, hemşerilerde değil, dışarıda da bulabiliriz. Ben şimdi hatırlıyorum, Boissevain’in öğrencisi olduğum için arkadaşlarım benim bir çıkarcı, oportünist olduğumu söylüyorlardı, hocama yağcılık yaptığımı ifade ediyorlardı.
Hocam Boissevain ile uzun uzun konuştum ve birlikte Doğu Akdeniz’de balıkçılık üzerine bir tez hazırlamaya karar verdik. Doğu Akdeniz, Ege Denizi oldu ve ben klasik Yunan lisesinde okumadığım için Ege’nin Türkiye tarafını seçtim ve hocam bana Türkçe öğrenmemi önerdi. Ege’de turizm eskiden balıkçılığın yoğun olduğu şehirlerde başlamış ve balıkçı tekneleri, tirhandiller, guletler turistlerin ilgisini çekmiş. Zamanla bu fakir geleneksel toplum, küçük balıkçılar, değişip modernleşmişti. Hocam buna benzer değişiklikleri Malta Adası’nda ve Güney İtalya’da da görmüştü.
Bu konuşmadan sonra, hazırlıklara başladım. Üniversitedeki Antropoloji Enstitüsü’nün kütüphanesinde Türk sosyolog Fatma Mansur’un 1967 senesinde Leiden’da Brill tarafından basılmış bir kitabını buldum: Bodrum, a Town in the Egean Sea.
Hocam Jeremy Boissevain ile Doğu Akdeniz’de balıkçılık üzerine bir tez hazırlamaya karar verdik. Doğu Akdeniz, Ege Denizi oldu ve ben klasik Yunan lisesinde okumadığım için Ege’nin Türkiye tarafını seçtim ve hocam bana Türkçe öğrenmemi önerdi.