72
HEBE üyeleri ve altı yeni kişi için düzenlenen "yumurtadan doğdular” töreni. Yani yeni üyeliğe kabul töreni. Ben sol baştaki sütunun arkasından karşıya bakıyorum, 1972.
HEBE Kulübü'nden arkadaşlarım.
Hollanda'da, Amsterdam'da meşhur bir bit pazarı, Waterloo Pelein. İnsanlar ikinci el giysi, hediyelik eşya satın almak için buraya oldukça rağbet gösteriyorlar, 2013.
verileceğini öğrendik; retorik ve tartışırken eleştiriye açık olmak için gerekli sabrı edindik. Kendi fikirlerimizi doğru ifadelerle anlatabilmeyi de bu kulüpteki deneyimlerle kazandım.
Yaşlı HEBE üyeleri tarafından bizlere verilen eğitimler sonucunda iki dakikalık bir konuşma için daha önce hiç konuşmadığımız bir konu bizlere veriliyor ve biz de otuz kişi önünde ve sert eleştiriler karşısında verilen konu hakkında düşüncelerinizi ifade ediyoruz. Tüm kulüp üyeleri bu iki dakikalık konuşmayı başarıyla tamamlıyor.
HEBE'ye ilk girdiğimde kendimi kurtların arasında kalmış bir kuzu gibi hissediyordum. Dört sene sonunda ise kendim kurt olmuştum. Kulüp bana hem kimlik vermişti hem de Vietnam Savaşı dönemindeki kaos içerisinde HEBE bir sığınma yeri olmuştu. Evde temizlik yapan kadın bize annemiz gibi bakıyordu ve ara sıra o da bir HEBE üyesi gibi davranıyordu. Bizlere, "Doğru söyleyin, iyilik yapın, şeffaf olun, entrika yapmayın," derdi.
Kulüp'te spor da mecburdu. Hokey, kürek, tenis, tatil zamanında trekking veya yelken sporlarıyla ilgilenirdik.
Yıllar sonra HEBE'de geçirdiğim dört yılın beni nasıl etkilediğini, Hollanda dilinde bir kitapta yazdım (Op Het Huis, Datça, 2000) ve HEBE'nin nasıl bir grup olduğu konusunda şu sonuçlara vardım: Orta sınıf üstü, liberal-protestan (katolik değil), sosyal-demokrat, pozitif ve yaratıcı bir grup, biraz ukala, demokratik olmasına rağmen yüzde yüz kraliyetçi, yüzde sekseni evli ve çoğu üyenin çocukları da buraya üye, yani bir cemaat gibi.
Mezuniyet töreni için herkes frak giyiyordu. Fakat öğrencilerin çoğu fraklarını bit pazarından alırdı. Amsterdam'daki en büyük bit pazarı "Waterloo Plein", bizim HEBE evinin arkasında bulunur ve biz kıyafetlerimizi, ayakabılarımızı oradan alırdık. Eski moda giysileri sadece orada bulabiliyorduk. Pek çok HEBE öğrencisi toplumda çok başarılı bir konumdadır.