İçeriğe atla

Sayfa:Carel Zwollo.pdf/35

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

33

severdi, ben ise kaplanı severdim. Anneme heyecanla hangisinin daha güçlü olduğunu sorardık. Annem de, "Bakın çocuklar onlar kavga etmezler. Kaplan Asya'da yaşar, aslan Afrika'da. Birbirlerine çok uzaklar, hiç karşılaşmayacaklar," derdi. Annem ağabeyimin fil olduğunu, benimse karınca olduğumu söylerdi. Karıncanın filden. daha güçlü olduğunu, çünkü filin kulağına girip, onu kaşındırıp, deli edebildiğini söylerdi. Ağabeyim de, "Fil ayaklarıyla karıncaları ezer," derdi. Buna karşılık ben de, "Ama binlerce karınca var, hiç fark etmez," derdim.

Ağabeyim çok hızlı olduğu için atı severdi, ben de dayanıklı olduğu için eşeği tercih ederdim. Annem biz uyumadan önce, "Siz rahat uyuyun, yarım sabah erkenden pencereden bakın. Eğer mavi bir araba görürseniz, o Tom'a ait, kırmızı görürseniz Carel'a ait," derdi. Biz de bu iyi haberle rahat uyurduk ve ertesi gün için yeni bir beyaz yalana inanırdık. Annem bizi böyle eğitti. Fanteziyle, hayal dünyasıyla.

Makassar'a geri dönmek isterim; çünkü orada hem babam hem de annem çok önemli bir kesişme noktası buldular. Annem o zamana kadar babamın ailesinin baskısı altındaydı. Zwollo ailesi Endonezya'yı bilen, yabancı dilleri konuşan ve kardeşler arasında bağların güçlü olduğu bir aileydi. Amcam Rienus'un karısı yengem Eppy, Java adasında doğmuş ve büyümüştü. Onun babası da şeker kamışı teknikeriymiş. Annem ilk defa yabancı bir ülkeye gelmişti ve onun dezavantajını ilk başlarda çok kullanmışlardı. Anneme, "Sen yeni geldiğin bu ülkenin durumunu bilmiyorsun," derlermiş.

Annemin tek desteği her ordu kampında müzik çalıp, kabare oynayan küçük kardeşiydi. Bu konuda annemin karakterini gösteren bir anekdot aklıma geliyor. Teyzem bana eski tip savaş uçaklarının altında, askerlerin aşağı bakıp, nereyi bombalayacaklarına karar vermeleri için camdan bir pencere olduğunu söylemişti. Bu nedenle teyzem kamptan kampa müzik çalmak için giderken harika manzaralarla karşılaşmış. Birkaçı aktif olan pek çok volkanik dağ, adalar arasında. mini adalar, hindistan cevizi ağaçlarının olduğu plajlar vs. Endonezya'daki hemen hemen bütün adaları teyzem bu şekilde görmüş.

Bir gün ordudaki bir doktor teyzeme “amipli dizanteri” teşhisi koymuş. Çok ciddi bir hastalık olduğu için hemen hastaneye gitmesi gerekmiş; ama en güvenli hastane Makassar'daymış.