İçeriğe atla

Sayfa:Carel Zwollo.pdf/216

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfada istinsah sırasında bir sorun oluştu

214

lendirmişler. Artvinliler toprak erozyonuna, mevsimlik susuzluğa karşı taş setler, su kanalları ve yabani hayvanlara karşı, özellikle ayılara da çözümler bulmuşlardı. Orada trekking yaparken “tanko” gibi özel şeyler de öğrendim. Derelere küçük bir demir veya teneke parçası koyuyorlar ve “tanko tanko tanko” sesi çıktıkça ayıları kaçırıyorlardı. Onlar güçlü bir toplum. İnsanlar burada çok uzun yaşıyorlar. Onlar adeta bir cennette yaşıyor gibiler. Her şey doğal, her türlü sebze ve meyve yetişiyor; çünkü orada dağ içinde bir mikro-iklim var. Herkes Pasifik Okyanusu’ndaki ıssız adaları merak eder, Artvin’deki köyler oradaki adalar gibi, sadece palmiye ağaçları ve Hindistan cevizleri yok. Köyün yolları oldukça dar ve Yusufeli’ne bir minibüsle gidiliyor. Yusufeli’ndeki eczaneler Esendal köyünden genellikle müşteri bulamıyorlar. Çünkü köylüler geleneksel tedaviye inanıyor ve bu konuda oldukça deneyimliler. Ben de buna inanıyorum.

Esendal’da bir gün yaylaya çıkmıştık ve benim sol ayağım burkulduğunda köylüler geleneksel yöntemlerle beni iyileştirdiler. Köyde bir sağlık ocağı, bir hemşire vardı ve ilk tedavi orada başladı. Ancak ertesi gün ayağım daha çok şişti. Ben de korktum. O günlerde Ordu-Giresun’da uygulanacak olan kırsal kalkınma projesinde danışmanlık için sözleşme imzalamıştım ve sadece dört günüm kalmıştı. Esendal’a gittim ve orada Emriye, İbrahim ve birçok yaşlı kadın, benim ayağımı çim, ıslak toprak ve yarım kilo tuz dolu bir poşetle sardılar ve beni bir divana oturttular. İnanılmazdı, kendi gözlerime inanamadım, ertesi gün şişlik gitmişti ve 42 numaralı ayakkabı giymeme karşın, Yusufeli’nde şişmiş ayağım için satın aldığım 45 numaralı tek bir ayakkabıyla rahatça yürüyebildim. Sanırım Yusufeli’nde müşteri bir çift değil de bir tek ayakkabı almak istiyorsa satıcılar şaşırmıyorlar. Çünkü dükkân sahibi bana normal bir ses tonuyla, “Normalde bu ayakkabının bir çiftinin fiyatı 50 lira, ama sizin için 30 lira; çünkü siz yalnızca tekini alıyorsunuz beyefendi,” dedi. Başka hangi ülkede bir çift ayakkabının tekini satıyorlar, diye merak ediyorum. Buradaki ilk seyahat tecrübelerimi Artvin’deki bir derneğin aylık yayını olan Livane Dergisi için yazdım.

Artvinli aile gibi Çankırı’nın Orta ilçesinde de bir aile buldum. Orta’ya gölet ve dere balığı tutmak için gitmiştim. Orta’da TKV’ye bağlı olan ve etlik piliç üreten Köy-Tür şirketinin bir uzmanı ilçenin büyük Canbaz ailesindendi. Merak ettim, bakmaya gittim. Kendi

Esendal köyünde burkulan ayağımın durumu. Ertesi gün bu geleneksel tedaviyle ayağımdaki şiş azaldı. Beni Gazi Carel Paşa gibi bir divanın üzerine yastıkların arasına oturttular ve tüm köy ziyaretime geldi. İbrahim, köylüler benimle konuşurken, genellikle yabancıların Türkçe bilmemesinden dolayı, “Carel sağır değil, yüksek sesle konuşmak zorunda değilsiniz,” diyordu.