127
daha çok ortağımız ve daha çok da gıdamız olacaktı. Baba Minta beni altın yumurtlayan bir tavuk olarak görüyordu. İşin yürüyeceğini düşündü; ama tam tersi oldu ve benim imkânım sadece 20 bin dolarlık küçük bir fondu. Araştırmama göre Segou balıkçılarının diğer meslek gruplarına göre (çiftçi, çoban, esnaf), beş kat daha iyi ekonomik gelirleri vardı. Onlar balıkçılığın yanında sebzecilik, taşımacılık ve ticaretle de ilgileniyorlardı. Yani balıkçılara gıda desteği gerekmiyordu. Bu detayı Baba Minta da biliyordu; ama bu durumu rapora yazdığımı bilmiyordu.
Mopti’ye gittim. Almanlardan WFP’nin Mopti’den çekildiğini öğrendim. Balıkçılar birbirleriyle rekabet ettiği ve bu yüzden de nehrin balıkları azaldığı için WFP geri çekilmişti. Bamako’da WFP’nin Belçikalı müdürünü ziyaret ettim. Bana, “Biz Segou’da proje başlatmak istemiyoruz. Çünkü Mopti’deki gibi bir hata yapmak istemiyoruz,” dedi. “O zaman gıda yardımı olmayacak mı?” diye sordum. “Eğer siz Segou balıkçılarının en mağdur topluluk olduğunu kanıtlarsanız, yardım gönderilir,” dedi ve raporun pozitif olması durumunda Roma’dan bir ekibin gelip raporu satır satır kontrol edeceğini belirtti. Ben de bunun üzerine, “Benim balıkçılar diğerlerine göre beş kat daha zengin. Ne yapacağım?” dedim. “Onlar yanlış bir hedef grup. Siz daha gençsiniz, burada zaman kaybetmeyin. Mali’de her şey bozuk,” diye karşılık verdi.
Bodrum’da olduğu gibi Segou’da da bir kaynaktan başka bir kaynağa atlıyorlardı. Bodrum’da turizm, Segou’da taşımacılık ve ticaret. Bodrum’daki küçük balıkçı kooperatifinin tek başarılı eylemi trata kaptanlarını Bodrum dışına Mersin’e göndermeleri oldu. Çünkü kanuna göre kıyıdan üç kilometrelik bölümde trol balıkçılığı yasaktı. Kooperatifin gücü buradadır.
Segou Kooperatifler Birliği Başkanı’yla yaptığım görüşmeden sonra yavaş yavaş kalkınmadaki kendi rolümü yeniden düşünmeye çalıştım. Balıkçıların tek problemi tropikal kerestelerdi. Bu nedenle sandal imalatı için bir kooperatif atölyesi kurdurdum ve onlara 20 ton kereste ithal ettim. Kereste dört ton eksik geldi. Baba Minta ile hesap yaparken bana açıkça kendi komisyonunu ayırdığını söyledi.
O dönemde Segou’da çok az beyaz uzman vardı. Şimdi “beyaz” diyorum, belki Afrikalılar artık bu terimi açıkça kullanmıyorlardır. Ama
Bodrum’da olduğu gibi Segou’da da bir kaynaktan başka bir kaynağa atlıyorlardı. Bodrum’da turizm, Segou’da taşımacılık ve ticaret.
