Sayfa:Şiirsel Bir Savaş Anzak Günlüklerindeki Şiirlerde Gelibolu Muharebeleri.pdf/5

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa doğrulanmış

Şiirsel Bir Savaş: Anzak Günlüklerindeki Şiirlerde Gelibolu Muharebeleri



  Graeme Turner bir kültür tarafından üretilen anlatıların bir toplumun kendi hakkındaki görüşünü ve bakış açısını oluşturduğu ve dile getirdiği modeller olduğunu öne sürmektedir (Tuner 1993: 20) ancak bu anlatıların “deneyimleri anlamlandırma, boşlukları doldurma ve kültürü kendi kendisine açıklama” (Turner 1993: 9) işlevi de bulunmaktadır. Williams’ın şiirlerindeki dizeler kendisi gibi aynı savaşın zorluklarını ve acılarını çeken arkadaşları için bir milliyet yapısı oluşturma işlevi görmektedir. Williams’ın günlükleri Turner’ın terimleriyle “milli bir kurgu” yaratma girişimi olarak okunacak olursa, bu şiirlerin aynı zamanda “kültürel yapılar” oluşturduğu da görülmektedir (Turner 1993: 9). Böylece, Williams vatansever duyguları güçlendirmeye çalışmakta ve ülkelerinin adının ilk harfini alfabenin de ilk harfi olarak şiirinin ilk dizesine yerleştirerek aynı duyguları arkadaşlarına da yaşatmak amacını taşımaktadır, çünkü Robyn MacCallum’a göre “Avustralya, pek çok sömürgecilik sonrası ülke gibi, ulusal kimlik kavramını tartışmakta” (1997: 102) olan bir ülkedir. Bir Avustralya yurttaşı olarak, ulusal kimliğini oluşturmak adına Gelibolu onun için ilk kez ele geçirdiği bir fırsattır. Bu nedenle, ülkesine karşı duyduğu içselleşmiş bir duygusal bağ, vatanından çok uzaklarda bulunan Gelibolu’da savaşması için temel ahlaki nedenlerden biri haline gelir. “Avustralyalılık” MacCallum’a göre “oldukça problemli” bir kavramdır çünkü bu kavram “değer ve anlamların kültürel olarak yapılandırılma halidir” (1997: 102). Kültürel değerler ya uzun bir geçmişe sahip yerleşik toplumların geleneksel değerleri olarak ya da bir kimlik arayışının sonuçları olarak bulunabilmektedir. MacCallum’a göre böyle bir ulusal kimlik arayışı “(hem sosyal hem de fiziksel) yer kavramları, mekân ve insan ilişkisiyle ilintilidir ve bu bağlamda, belli sosyal ve doğal coğrafi koşullarda şekillendiği için, bireysel öznellik ulusal kültürel kimlik işlevi görmektedir” (1997: 102).


  “C” harfiyle temsil edilen “yoldaşlar” yıkım dolu koşullarda onları biraz daha rahatlatacak bir dayanışma örneği oluşturmaktadır. Burada kültürel bencillik kavramı ortaya çıkmaktadır. Her ne kadar Gelibolu kendi ülkelerinin özgürlüğü için savaştıkları topraklar olmasa da, Williams hep birlikte uğruna savaştıkları bayrak imgesini kutsallaştırarak, Gelibolu’daki varlıklarına yüce bir anlam yüklemektedir. Böylelikle, kültürel bencillik yoluyla, kendi ulusal ve kültürel bakış açılarından bakıldığında, Gelibolu savaşı haklı çıkarılabilir hale gelmektedir. Bu şiir Williams’ın savaştaki gündelik deneyimlerini ve duygularını anlatmasa da, orada bulunuşuyla ilgili neler hissettiğini göstermekte, ayrıca savaşın yol açtığı korkuları ve acıları hafifletmektedir. Şiirde vurgulanan kahramanlık, özellikle “A” harfiyle nitelenen ülkeye duyulan sevgi, yoldaşlarını yüreklendirme ve onları kahramanlaştırma arzusunun bir göstergesidir. Savaşı haklı çıkaran vatanseverlik ve kahramanlık kavramları eve sağsalim dönmelerinin de kaynağını oluşturmaktadır. Türk topraklarında, yabancı olmalarına rağmen, kültürel bir kimlik oluşturmaktadır. Bu topraklar aynı zamanda onların siyasal bilincini de şekillendirir. Jay Daniel Thompson’ın deyişiyle, “şiir kişisel olanı siyasala dönüştürmeye yardımcı olur” (2011: 1). Ölüme gönderilenler hep gençler ise, siyasi ve tarihi amaçlar çoğu kez bireysel hayatların tahribatıyla sonuçlanmaktadır. Ancak aynı zamanda, çekilen acıların da siyasal olduğu tartışmasızdır. Bu nedenle Williams’ın siyasal bilinci Türklerin

233