Sayfa:Çingeneler - Bilgi Yayınevi 1972.pdf/176

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

— Lâkin acıyorum zavallıya...

—Türlü dalaverelerle boyuna seni sızdıran, boyuna seni koyun gibi sağmak isteyenin nesine acıyorsun be birader? Hem, onlar çingene değil, çingenenin dilencisi kardaşım... Bırak sen, işi bize havale et; dediğim gibi yapalım, bak, bir daha o sana görünür mü?

— Fakat, dövmeden korkutsanız...

— O da olur; ben ona bir iki rakı yuvarlattıktan sonra çekerim şöyle köşeye de kulağına iki çift laf edeyim, dinim, rabbenâ hakkı için, hani yok mu, herif bir daha senin ismini ağzına almamak için yedi ceddine tövbe eder.


Dediğimiz oldu. Etem'le barışıp yeniden dost olduktan sonra onu Hıfzı Reisin söylediği meyhaneye düşürdük ve beş on rakıdan sonra iş kökünden hallolundu.

Hıfzı Reis, onu meyhanenin bahçesine çekip kulağına bir şeyler söyledikten sonra, geldi, ağlayarak ayaklarıma kapandı:

— Beni affet, yarından tezi yok, Topkapı'dan pılımı pırtımı toplayıp Büyükdere'ye kaçıyorum. Gülizar'ı filan da beraber götürüyorum. Eğer bir daha beni buralarda görürsen, kanım size helâl olsun! -deyip savuştu, gitti.

Oh, çok şükür, Reha Beyin sayesinde bu Etem ve

178