Nutuk/20. bölüm/Vesika 53
Efendim!
O havaliden gelen zevâttan aldığım ma’lumâttan zât-ı âlinizin makam-ı muallâ-yı hilâfete ve devlet-i ebed-müddetimize olan revâbıt-ı kaviye ve hakikiyeniz âsârından olmak üzere vatan-ı azizimizin düşman âmâline karşı sıyâneti zımnında göstermekte olduğunuz himmet ve fedakârlığa muttali oluyorum. Bundan dolayı pek ziyade memnun ve müteşekkirim. Erzurum’a gelmeden evvel vuku bulan telgraf muhhaber âtımızda ilk fırsatta oralara gelmek arzusunda bulunduğumu bildirmiştim. Fakat ahvâl ve hâdisât şimdiye kadar buna müsaade etmedi.
Mesmû-ı âliniz olduğu ve olacağı vechile Mütareke’den sonra İtilâf Devletleri devlet ve milletimizin hukukuna asla riayet etmeyip memleketimizi ve vilâyât-ı şarkiyeyi Ermenilere vermek, vilâyât-ı garbiyemizden İzmir gibi en mamur yerleri Rumlara hediye etmek, Karadeniz sahillerinde bir Pontus Rum hükümeti teşkil etmek gayelerine düştüler. Bir taraftan da İngilizler Diyarbekir ve havalisi halkını iğfal ederek türlü türlü şekiller vermeğe kalkıştılar. Üçüncü Ordu Müfettişliğim esnasında, düşmanların bu hainâne kasıtlarına mümânaata karar verdim. Ve bunun için icap eden teşebbüsâta giriştim. İstanbul’da esir vaziyetinde bulunan hükümet-i merkeziyenin bazı ricâli, milletten kuvvet almakta müsamahakâr davrandıklarından ecnebiler indinde hükümsüz kaldılar. Benim millî ve vatanî iştigalâtımdan bi’t-tabi düşmanlarımız memnun olmadılar. Beni Anadolu’dan İstanbul’a davet etmek istediler. Ben ise nihayete kadar milletle beraber ve sine-i millette çalışmaya karar verdiğimden derhal askerlikten istifa ettim.
Malûm-ı âlinizdir ki Anadolu ve Rumeli’nin tekmil vilâyetlerinde Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri teşekkül etmiştir. Şarkî Anadolu vilâyât ve elviye-i müstakillesi murahhaslarından mürekkeb olmak üzere Erzurum’da bir kongre akdedildi. Bu sayede tekmil Şarkî Anadolu halkı birleşti. Dahilî ve haricî siyasetini tespit eden esaslı mukarrerât ittihâz etti ve bir de teşkilât nizamnamesi yaptı. Bunlardan zât-ı âlinize takdim ediyorum.
Birkaç güne kadar tekmil Garbî Anadolu ve Rumeli vilâyâtı murahhaslarından mürekkeb olmak üzere Sivas’ta umumî bir kongre in’ikad edecektir. Bu suretle de bütün millet yekvücûd olarak hukukunu müdafaa edecek hale gelecektir. Milleti müttehid bir halde gerek dahile ve gerek harice karşı temsil eylemek üzere bir Heyet-i Temsiliye intihap ve kabul edilmiştir ki, ben de bu heyette dahilim. İnşallah karîben Meclis-i Meb’ûsân toplanacak ve her türlü hukuk-ı millet ve memleketi müdafaaya kâfi kuvvetli bir hükümet mevki-i iktidara geçecektir. Milletin gösterdiği bu vahdet ve kudret sayesinde tekmil ecnebi devletleri, İngilizler, Amerikalılar, Fransızlar, İtalyanlar hulâsa cümlesi vatan ve milletimize hürmet etmeğe başladılar, inşallah netice mes’ûd olacaktır.
Şarkî Anadolu’daki cemiyetlerin birleşmesinden hâsıl olan “Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” kat’î mesâisiyle devletimizin istiklâlini ve vatanımızın tamamîsini kurtaracağına hiç şüphe etmiyorum. Zât-ı âliniz Cemiyetimizin en mühim azasındansınız. Himmet ve gayretinizle o havalide az zamanda teşkilâtın takdim ettiğim nizamname ahkâmına mutabık olarak vücuda getirileceğine ve İngilizlerin milletimizi parçalamaya ve vatanımızı Ermeni ayakları altında çiğnetmeye matûf olan entrikalarına meydan verilmeyeceğine mutmainim.
Sivas Kongresi’nde bulunmak üzere muvakkaten Sivas’a gideceğim. Ondan sonra tekrar Erzurum’a geleceğim. Gözlerinizden öper orada bi’l-cümle vatandaşlarımıza mahsus selâmlar eylerim efendim.
Mustafa Kemal