Nutuk/20. bölüm/Vesika 224
Şifre
Zata mahsus ve gayet müstaceldir |
Ankara. 23 Kânunusani 336
|
Rauf Bey’e verilecektir:
Sadrazam Paşa Hazretlerinden bugün iki telgraf aldık. Birincisinde ba’de’l-müzakere bildirilecektir. İkincisinde Vasıf Bey celp olunarak nota irâe olunmuştur. O da size izâhât verecek mealindedir. Hadiseden yalnız bir devletin teşebbüs-i hususisi gibi ansızın haberdâr olunca muvâsalatın inkıtaı ihtimaline karşı dün doğrudan doğruya Bâbıâli ile temasa gelmiştik. Bizim mürâcaatımızın bir müdahale şeklinde telâkki edilmesine karşı daha dün izâhât-ı kâfiye verdik. Fakat Meclis-i Meb’ûsan’ın çalışmasına bir mâni bulunmadığı anlaşılmakta olduğundan makam-ı sadarete tekrar cevap vermek suretiyle muhabereyi idâme etmiyerek nikat-ı nazarımızı yalnız meb’ûsan grubuna iblâğ ediyoruz. Harbiye Nâzırı’nın infisâli bir emr-i vâki olmakla beraber vakanın ehemmiyeti bakidir. Birinci nokta; üç devlet mümessilleri bir nota ile hükümetimizi istedikleri gibi terkib etmek yolunu tutmuş oluyorlar. Yarın meclisin itimat edeceği diğer bir hükümete de aynı suretle muamele etmelerine misâl hazırlanmıştır. İkinci nokta; Harbiye Nâzırı Kuvâ-yı Milliye’ye yardım hususunda birtakım taahhüdât deruhde etmiş idi. Bu taahhüdâtın elyevm ne şekle girmiş olduğu ma’lûm değildir. Bu ikinci noktanın müsâraaten halli lâzımdır. Bununla beraber birinci noktanın tamiri daha ziyade mühim bir meseledir. Bu hadise bu şeklinde diğer mağlûp devletlere vâki olmamıştır. Binâenaleyh hükümet hadiseyi diğer mağlûp devletlere yapıldığı şekle ircâ’ edinceye kadar uğraşmak vazifesinde idi ki bu vazifeyi ifa etmemiştir. Paris Konferansı’nı haberdâr ederek bütün dünyanın ma’lumâtı tahtında bir teşebbüs karşısında bulunmak lâzım idi. Devletlerin bir nota vererek ve bir mukavemete uğramayarak belki de gizlice bir teşebbüse girişmeleri ve hükümetin de milleti ve matbûatı haberdâr etmeyerek ve bütün bir kabine meselesi yapmayarak hareket etmesi istiklâl-i milleti muhil olduğu kanaatindeyiz. Emr-i vâki tebeddül etmese dahi hadiseyi kapatmayarak bir daha tekerrürüne mâni olacak derecede dağdağa yapmak elzemdir. Meclis-i Meb’ûsan’da kabineyi çağırıp istiklâl-i milleti muhafaza edemediğinden dolayı alenen ıskat kâfi olup olmadığını düşünmenizi ve bildirmenizi ricâ ederiz. Hadiseyi gerek buradaki arkadaşlar gerek hariçteki kolordu kumandanları asabiyet ve ehemmiyet ile telâkki etmekte olduklarını bildirmektedirler.
Mustafa Kemal