Nutuk/20. bölüm/Vesika 219
Nezaret Şubesi
Kalem-i Mahsus
Arz-ı mahsustur.
Fevzi ve Nurettin Paşalar hakkında diğer arîza ile vâki olan izâhâtıma ilâveten vaziyet-i umumiye-i hariciye ve dahiliye hakkında ber-vech-i âti arz-ı ma’lumâta lüzum gördüm:
1– Düvel-i Mütelife hakkımızda henüz kat’î bir karar vermediler. Fakat en çok korkulan cihet memleketimizi mıntaka-i nüfûzlara taksim eylemeleri hususudur. İngilizler açıktan açığa bize muârız vaziyettedirler. Fransızlar zâhirî bir yaltaklık gösteriyorlarsa da Adana meselesi ortaya sürülünce derhal tebdil-i tavır ediyorlar. Hatta bir Fransız muhipler cemiyeti teşkili için Celâlettin Arif Bey’e mürâcaat ettiler. Adana’nın tahliyesi şartıyla böyle bir teşebbüse muvafakat olunacağı cevâbını aldılar. Ve bu mesele bu suretle muallâkta kaldı. Amerikalılar da bizim kendi memleketimiz için ne gibi metâlibimiz olduğunu soruyorlar.
Elhâsıl Düvel-i Mütelife’den herbiri bizim ortaya atılmamızı bekliyor. Herhangi birisine göstereceğimiz bir temâyüle karşı diğeri bütün kuvvetiyle vaz’-ı muhalefet almıya müheyyâ bir haldedir.
İstihzarat-ı Sulhiye Komisyonu vesâike müsteniden birçok istihzarat yapıyor. Bizim her şube-i idariye için arzu ettiğimiz ve kabul edebileceğimiz ıslâhâtı tespit ediyorlar. Vahdet-i Osmaniye ve Wilson prensipleri esası dahilinde kabul edebileceğimiz ıslâhâtı müş’ir karîben bir beyanname neşredeceğiz.
2– Vaziyet-i dahiliyeye gelince kabinede Dahiliye Nâzırı bir iki defa istifaya teşebbüs etti. Fakat Meclis-i Millî açılıncaya kadar bir buhrana sebebiyet vermemek için bütün kuvvetin sarfıyla önüne geçildi. Bu heyet-i hükümetin Meclis-i Meb’ûsan açılınca tasfiye olunacağı kanaati kabine heyetince tamamen ma’lûm bir keyfiyettir. Hele Dahiliye ve Hariciye Nâzırlarının değişeceği muhakkaktır. Fakat Hürriyet ve İtilâf Partisi ve İngilizler Meclis-i Meb’ûsan’ı açtırmamak için bütün kuvetleriyle çalışıyorlar. Hatta İngiliz Muhipler Cemiyeti’nin zât-ı şâhâneye mürâcaatla bu meclisin meşrû’ olmadığını beyan ve feshini istirham eyleyecekleri haber alındı. Hükümetin bütün mesâisi Kânunusani’nin onuna doğru açılacak olan Meclis-i Meb’ûsân toplanıncaya kadar bu gibi tesirâta mukavemet ve meclisin küşâdını temîn etmektir. Binâenaleyh bu on gün için hükümetin en kuvvetli bir şekilde mevcudiyeti elzemdir.
3– Meb’ûsanın intihâbında hiçbir suretle müdahale vâki olmadığı kanaati maa’ş-şükran her yerde hâsıl olmuştur. Ancak taşra meb’ûslarının İstanbul’a gelmezden evvel Ankara’da hususî bir ictimâ akdedecekleri haberi intihâbatın her türlü müdahaleden âzâde kaldığı hakkındaki hüsn-i kanaati tamamen zîr ü zeber edecek bir şekildedir. Her taraftan bu keyfiyet ileri sürülmekte ve tezvirat için âlet ittihâz edilmektedir. Meb’ûsların böyle toplu bir manzara göstermemelerinin temînini ve kendilerine vâki olacak izâhâtın nazar-ı dikkati celp etmeyecek surette temîn-i itasını hassaten ricâ eylerim. Zât-ı devletlerine ve rüfeka-yı muhteremeye ayrı ayrı, ihda-yı selâm ve takdim-i ihtiram eylerim efendim.
Harbiye Nâzırı
Cemal