Kaçındasın Gelin Ümmü Kaçında
Kaçındasın gelin Ümmü kaçında?
Sar altınlar delebiyor saçında.
Gelin Ümmü kaldı göller içinde.
Katil göller nerelere koydun Ümmü'mü?
Ümmü'mü, Ümmü'mü gelin Ümmü'mü...
Onsekizdir siyah saçın örgüsü
Bu güzellik sana hakkın vergisi
Suya düştü Ümmü kızın kendisi.
NAKARAT
Davulcusu kaya dibi dolaşır.
Seymanları kuzu gibi meleşir.
Evlerine kara haber ulaşır.
NAKARAT
Altın tası suya düşmüş dalabır
Sırma saçlar su üstünde yalabır.
Şu gelinsiz gelen kervan banadır.
NAKARAT
Akmaz iken kanlı sular harladı.
Gelin Ümmü başın kimler bağladı.
Gökte melek yerde insan ağladı.
NAKARAT
Başımdan yazmamı yörükler aldı.
Ağzımdan fırmamı balıklar aldı.
Gayrı kavuşmamız mahşere kaldı.
NAKARAT
Kap’ardına asakoymuş eleği.
Genç kızların bekarlardan dileği
Anasının mühür gözlü meleği
NAKARAT
Yeni çıkmış kestanenin dalına
Beni koymadılar kendi halime
Kimseler düşmesin böyle zalime
NAKARAT
Yol üstüne kurakoymuş çıkrığı
Oyun havasına büker ipliği
Anasının bir tanecik kekliği
NAKARAT
Dam başına asakoymuş kalbırı
Bekarları yatağından kaldırır
Bu dert bizi iflah etmez öldürür.
Kaynak: Güven, Merdan (2005). "Türkiye Sahasındaki Hikâyeli Türküler Üzerine Bir Araştırma (Doktora Tezi)" (PDF). Erzurum. 14 Kasım 2020 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi.
|