Sayfa:Yabancı Göçmen İşçiler.pdf/25

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

TÜRKİYE'DE MEVSİMLİK TARIMSAL ÜRETİMİN SOSYAL ORGANİZASYONU VE TOPLUMSAL DEĞİŞİM

Göçmen Ağları ve Mevsimlik Tarımsal Üretim

Türkiye'deki yabancı göçmenlerin mevsimlik tarımsal üretimde yer almasını kolaylaştıran, göçmenleri bu işlere yönlendiren bireysel ilişkiler ve sosyal ağlardır. Her göçmen grubu için bu ağlar farklı biçimlerde kurulmuştur ve bu ağların mevcudiyeti sayesinde göçmenler belli ürünlerin üretimine işçi olarak katılabilmektedirler. Bu ilişki ağlarının merkezinde göçmenlerin yerli halkla kurdukları akrabalık ilişkileri yer almaktadır. Akrabalık ilişkileri, bu araştırma kapsamında incelenen üç ana göçmen grup içinde ciddi bir önem taşımaktadır. Öncelikle göçmenler bu ilişkiler sayesinde göç edecekleri rotayı belirlemekte ve varacakları bölgede yapabilecekleri işlere ulaşmaktadırlar. Gürcülerin Doğu Karadeniz Bölgesi'ne yoğun olarak gelmesinin arkasında bölgede Gürcü nüfusun yoğun olması ve bölgenin coğrafya olarak kolay ulaşılabilirliği yatmaktadır. Yine, Azeriler Kars'ta bulunan Azeri nüfusla akrabalık, tanıdıklık ilişkisi içinde oldukları için bu bölgelere yönelmişlerdir. Suriyeli göçmenler ise Şanlıurfa, Adana, Gaziantep ve Mersin civarında bulunan akrabaları aracılığıyla mevsimlik tarım işinde yer almaktadırlar.

Yoksulluk Nöbetinden Yoksulların Rekabetine

Türkiye'de mevsimlik geçici tarım işçiliği toplumun hep en yoksul kesimi tarafından yapılagelmiştir. Geleneksel olarak az topraklı veya topraksız köylüler, kırda yaşayan yoksullar ile kent yoksulları tarafından yapılan ücretli tarımsal üretim, aynı zamanda kentleşme ve toplumsal değişimden etkilenen dinamik bir alandır. Toplumsal gelir seviyesinin en altında bulunanlar zamanla üst basamaklara çıktıkça, onların boşalttıkları yoksulluk nöbetini başka toplumsal gruplar devir almaktadır. Mevsimlik gezici tarım işçiliği bir nevi yoksulluk durağı olarak adlandırılabilir. Bu durum farklı zaman dilimlerinde farklı toplumsal grupların nöbet tuttuğu bir duraktır. Bu durağın en son sakinleri ise Güneydoğu ve Doğu Anadolu kırsallarından yaşanan çatışmalar sonucu köylerini terk edip topraksız ve mülksüz hâlde kentlere yerleşmiş kent yoksullarıdır. Bu göçün kaynak kentleri olarak daha çok Şanlıurfa, Adıyaman, Van, Siirt, Batman, Mardin, Diyarbakır ve Şırnak gösterilmektedir. Şimdi, sahneye yavaş yavaş Suriyeli göçmenlerin çıktığı görülmektedir. Suriyeli göçmenlerin

23