İçeriğe atla

Sayfa:Yüksek Seçim Kurulu'nun 2019-4219 sayılı kararı.pdf/201

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa doğrulanmış


     T.C.
YÜKSEK SEÇİM KURULU
  Karar No : 4219

gerektirecek mahiyette itirazları, altkurullara yapılan itirazların silsilesine ve sürelerine uygunluğunu araştırmaksızın inceleyip kesin karara bağlamak,

...”

298 sayılı Kanunun “İl seçim kurulu ve başkanlarının şikâyet üzerine verecekleri kararlarla, sair kararlarına ve tutanaklara itiraz ve olağanüstü itiraz” başlıklı 130. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkrasında da, “ Şu kadar ki; siyasi partilerin il başkanlarıyla genel merkezleri veya bağımsız aday tarafından tutanağın düzenlenmesinden sonra (7) gün içinde seçimin neticesine müessir olaylar ve haller sebebiyle yapılan itirazlar, seçimin sonucu hakkında kesin karar vermek yetkisine sahip olan kurullarca, seçimin neticesine müessir görüldüğü takdirde, alt kademelerce verilen kararların kesin veya kesinleşmiş olması veya kurullara derece derece ve müddeti içinde müracaat edilmemiş olması, bu itirazın incelenmesine ve reddine sebep teşkil etmez.

Bu itirazlar yazılı olarak yapılır. İtiraz dilekçesine, itiraz edenin adının, soyadının ve açık adresinin yazılması, ihbar ve iddia olunan vakıaların mahiyetinin ve gerekçesinin beyanının, delillerinin gösterilmesi ve belgelerinin bağlanması, bu belgelerin elde edilmesi mümkün değil ise, sebeplerinin ve nereden ve ne suretle temin olunabileceğinin bildirilmesi lazımdır. .

298 sayılı Kanunun “İtiraz üzerine verilecek karar” başlıklı 113. maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarında “Yüksek Seçim Kurulu, seçimin sonunda verilecek tutanaklara karşı yapılan itirazların incelenmesinde, tam sayısı ile toplanır.

Diğer hususlarda kurulun mürettep adedinin çoğunluğu ile toplanabilir. Her iki halde de salt çoğunlukla karar verir.

şeklinde hükümlere yer verilmiştir.

Bu hükümlerin birlikte değerlendirilmesinden, Yüksek Seçim Kurulunun seçilme yeterliliğine ilişkin tam kanunsuzluk halleri hariç olmak üzere, ancak süresi içinde olağan veya olağanüstü itiraz yoluyla önüne gelen itirazları inceleyebilme yetkisi bulunmaktadır. Diğer yargı mercileri gibi Yüksek Seçim Kurulunun da seçilme yeterliliğine ilişkin tam kanunsuzluk halleri hariç olmak üzere, süresinde itiraz yoluyla önüne gelmeyen bir konuda re’sen karar vermesi mümkün değildir. Bu itibarla inceleme olağanüstü itiraz konuları ile sınırlı olarak yapılmıştır.

İtiraz konusu ise, Adalet ve Kalkınma Partisinin süresinde başvurusu üzerine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin seçim iş ve işlemleri nedeniyle olağanüstü itiraz yoluyla iptaline ilişkindir.

Yine yukarıda yer verilen 298 sayılı Kanunun 130. maddesi hükmü uyarınca olağanüstü itirazın ancak seçimin neticesine müessir olaylar ve haller sebebiyle yapılması mümkündür. Olağanüstü itirazın kabul edilebilmesi, seçimin neticesine müessir görüldüğü takdirde mümkün olabilecektir. Keza, seçimin neticesine müessir bir olay veya halin varlığı saptandığında alt kademelerce verilen kararların kesin veya kesinleşmiş olması veya kurullara derece derece ve müddeti içinde müracaat edilmemiş olması, bu itirazın incelenmesine ve reddine sebep teşkil etmeyecektir.

Olağanüstü itiraz konusundaki bu genel açıklamadan sonra itiraz konularının incelenmesine geçildiğinde;

201