Arif Sağ ise tanımadıkları bir kişinin kendilerine "sizi otobüslerle götürelim" dediğini, (126) bu kişiye güvenemediklerini, çünkü resmî bir tebliğin kendilerine gelmediğini; Valilikten, "arkadaşlar yukarıda toplansınlar, bir arada olsunlar biz kurtaracağız, yardım bekliyoruz" şeklinde bir bilgi geldiğini (127) ifade etmiştir.
Vali, otele yönelik o anda hiçbir emare olmadığı için zorla tahliyeye karar vermediklerini (128) saat 16.00'da otelin sarılmasından sonra artık misafirleri otelden boşaltma imkânını da kaybettiklerini, (129) oteldeki görevliler çıkartılırken diğer sanatçı ve edebiyatçıları da çıkarmayı göze alamadıklarını, toplumun her çıkan insanı parçalayacak kadar çığırından çıktığını, dolayısıyla misafirleri otelde muhafaza ederek topluluğu gelecek yeni güçlerle birlikte dağıtmayı hedeflediklerini (130) söylemiştir.
Yukarıdaki ifadeler karşılaştırıldığında ortaya çıkan çelişkiler bir tarafa bırakılarak, Pir Sultan Abdal Derneği Başkanının otel kapısından çıkıp Vali ile görüşerek geri dönebilmesi, Dernek Başkan Yardımcısının, tansiyonun zirvede olduğu, alevlerin oteli sardığı sırada otelin ön kapısından çıkarak kurtulabilmesi (131) dikkate alındığında oteîdekilerin bu yolla tahliyesinin imkânsız olmadığı görülmektedir.
Ote yandan tahliyeye karar verilmesi halinde de ne yapacağı konusunda emir alan mevcut askerle bunun gerçekleştirilmesinin mümkün olduğu ortadadır.
Otelde kalan kişilerin linç edilme ya da yangın çıkma ihtimali karşısında nasıl tahliye edilebilecekleri yönünde saatler boyunca hiçbir fikir sarfedilmediği; sadece dışardan gelecek kuvvetle kalabalık dağıtılarak otelin tahliyesinin beklendiği anlaşılmaktadır.
Ayrıca, yangın başladıktan sonra otelde güvenlik görevlisi olarak tek başına kalan bir komiserin kişisel çabaları sonucu otelin 2 nci katından yan tarafta bir partiye ait olan binaya geçiş olduğu öğrenilmiş ve son dakika da 31 kişi bu yolla kurtarılmıştır. (132)
Misafirlerin otelin ön kapısından çıkarılışı söylenildiği gibi çok büyük risk taşısa bile misafirlerin tamamının 31 kişinin kurtarıldığı yoldan kurtarılabileceği; hatta bitişikteki parti binasının tam üstündeki dairenin balkonundan da tahliye edilebilecekleri Komisyonumuzca tespit edilmiştir.
Pir Sultan Abdal Derneği Başkanı 109 nolu odanın bitişiğinde sadece yukarıyı gören 15-20 metrekarelik bir alan bulunduğunu, buradan bitişikteki bir partiye ait binaya geçilebilmesinin mümkün olduğunu; ayrıca bunun tam üstündeki dairenin balkonundan da kurtulmanın mümkün olduğunu, bu durumu içerde görevli komisere ileterek Emniyete bildirmesini söylediğini, bunun anonsunun yapıldığını, ancak, Emniyetçe yerine getirilmediğini (133) beyan etmiştir.
- İtfaiyenin Durumu ve Yangının Önlenememesi :
Vali, emniyetten gelen öneri çerçevesinde eylemciler üzerine su sıkmak niyetiyle tahminen saat 18.00-18.15 sıralarında itfaiye istediklerini, polisin itfaiyenin hareket etmediğini bildirmesi üzerine Belediye Başkanını arayarak itfaiyeye emir vermesini talep ettiğini, Başkanın da kendisine bu grubun dükkan ve işyerlerinde yangın çıkarabileceğini, suyun şu anda kullanılması halinde yangın ihtimaline karşı tedbirsiz kalınacağını ifade ettiğini ve kesin bir cevap vermediğini beyan etmiştir. (134)
Belediye Başkanı ise "itfaiye araçlarının topluluğu su sıkarak dağıtmasının istendiğini, önce kendisinin bundan haberdar olmadığını, Vali'nin bilahare kendisine telefon ettiğini ve kendisinin 'mutlaka müdahale edilsin' dediğini" ifade etmiştir. (135)