Sayfa:Ceza hukukunda nefret ve ayrımcılık.pdf/88

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş
3. ULUSAL HUKUKTA YER ALAN AYRIMCILIK YASAĞINA İLİŞKİN DÜZENLEMELER



3.1. Anayasa

1982 tarihli T.C. Anayasası'nda “kanun önünde eşitlik” ilkesi 10. maddede hükme bağlanmıştır. Bu ilke ile bireylerin, hem fili olarak eşit olmayan muamelelerden korunması hem de tüm kanunların bireylere eşit bir şekilde uygulanması güvence altına alınmıştır. Ayrıca bu ilke, bireylerin keyfi muamelelere maruz kalmalarının önüne geçen anayasal nitelikte bir ilkedir. Eşitlik ilkesi hukuk devletinin en önemli ilkesidir. Ayrıca demokrasinin vazgeçilmez bir unsurudur[1]. Bu ilke söz konusu 10. maddenin 1. fıkrasında yer almaktadır. Buna göre, “Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanın önünde eşittir.” Kanun önünde eşitlik ilkesi olarak tezahür edilen ilke ile hem eşitlik hüküm altına alınmıştır hem de kanunların uygulanması sırasında bir ayrım yapılmayacağı ifade edilmiştir.

2004 yılında 5170 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ile “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.” fıkrası kanun metnine eklenmiştir. Böylece Devlet'in kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık yapma yükümlülüğü anayasal bir gereklilik haline gelmiştir. Ayrıca, 07 Mayıs 2010 tarih ve 5982 sayılı Kanun değişikliğinde cinsiyet sebebiyle yapılacak pozitif ayrımcılığın eşitlik ilkesine aykırı bir uygulama teşkil etmeyeceği maddeye eklenmiştir. Buna göre, “Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz.” Pozitif ayrımcılığın eşitlik ilkesine aykırı düşünülemeyeceği, aksine ayrımcılığın önüne geçilmesini sağlayacağı savunulmaktadır. Burada adeta bir fırsat eşitliği ortamı sağlanarak erkeklerin kadınlara oranla daha avantajlı olmalarının önüne geçilmeye çalışmıştır[2].

  Anayasa'nın 10. maddesinin 2. fıkrasına eklenen pozitif ayrımcılık hükmü gibi, 10/3. maddesi de pozitif ayrımcılığa ilişkindir. Buna göre, “Çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp


  1. İnceoğlu, S.; Türk Anayasa Mahkemesi ve İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi Kararlarında Eşitlik ve Ayrımcılık Yasağı Çerçevesinde Af, Şartla Salıverme, Dava ve Cezaların Ertelenmesi, Anayasa Yargısı Dergisi, 2001, s. 47-48.
  2. Gören, Z.; Farklı Cinslerin Eşit Haklara Sahip Olması, DEÜHF Yayınları, İzmir, 1998, s. 31.
76