Eli söyleyenin keserler elin
Kişi pir meydanında tutsun dilin
Battal eylediler evliya yolun
Vah ümmetim deyu yolda ağlayı
Ulu divanın bir aynıdır bura
Bunu bilmeyenin yüzleri kara
Çalınsa çırpınsa bulunmaz çare
Atalar tamuya nârda ağlayı
Yedi cehennemden ileri dışa
Seni de çalarlar hem taştan taşa
Yılan çıyan akrep başına üşe
Sokarlar a'zâmı canda ağlayı
Kul Mustafa'm eder korkarım hâşa
Görün en gelecek sağ olan başa
Ne burda bey derler ne orda paşa
Urganın boynuna vur da ağlayı
Nesini sorarsın garip hâlimin
Çoktanberi yatır hastadır gönül
Alışmış gurbete geçmi şmalından
Abdala karışmış posttadır gönül
Kişiye aceptin müşkülün kanmak
Pervanenin işi odlara yanmak
Çetin olur imiş dosttan ayrılmak
Karalar giyinmiş yastadır gönül
Garip bülbül ötmez oldu bağlarda
Destur verin gül sunalım beğlere
Aştı gitti yenemedim dağlara
Avcıya karışmış ustadır gönül