İçeriğe atla

Kanuni Sultan Süleyman ile Şehzade Bayazıd arasındaki mektuplaşma

Vikikaynak, özgür kütüphane


Şehzade Bayezid'in mektubu

[değiştir]

Ey seraser âleme Sultan Süleyman'ım baba,

Tende Canım, Canımın içinde cananım baba,

Bayezîd'ine kıyar mısın benim canım baba

Bigünahım, Hak bilür, devletlü sultanım baba.

Enbiya ser-defteri yani ki Âdem hakkıçün,

Hem dahi Musa ile îbnî-i Meryem hakkıçün,

Kainatın server-i ol Ruh-i âzam hakkıçün,

Bigünahım, Hak bilür, devletlü sultanım baba.

Sanki Mecnun'um, bana dağlar başı oldu durak,

Ayrılıp bilcümle mal ü mülkten düştüm ırak,

Dökerim göz yaşını vâhasretâ, dâd-el-firak,

Bigünahım, Hak bilür, devletlü sultanım baba.

Kim sana arzeyleye hâlim,

eya şah-ı kerim, Anadan, kardeşlerimden ayrılıp kaldım yetim,

Yok benim bir zerre isyanım sana,

Hak'tır alîm, Bigünahım, Hak bilür, devletlü sultanım baba.

Bir nice ma'sumum olduğun şeha bilmez misin?

Anların kanına girmekten hazer kılmaz mısın,

Yoksa ben kulunla Hak dergahına varmaz mısın,

Bigünahım, Hak bilür, devletlü sultanım baba.

Hak Taâlâ, kim cihanın şahı etmiştir seni

Öldürüp ben kulunu, güldürme şahım düşmeni

Gözlerim nuru oğullarımdan ayırma beni

Bigünahım, Hak bilür devletlü sultanım baba

Tutalım iki elim baştan başa kanda ola,

Bu meseldir, söylenir kim "kul günah itse n'ola"

Bayezîd'in suçunu bağışla, kıyma bu kula,

Bigünahım, Hak bilür, devletlü sultanım baba.

1 Seraser: Baştan başa. 2 Ser-defter: Kitaba, deftere yazılan ilk isim. Ruh-i âzam: en büyük ruh, Tanrı Ruhu'nun insanda tecellisi. 3 Bilcümle: hep, bütün. Vâhasretâ, dâd-el-firak: "özleyiş ve ayrılık acısından medet." 4 Kerim: bağışı bol, cömert. Eya!: Ey! Alim: bilen. Şehâl: ey padişah! Düşmen: düşman

Kanuni Sultan Süleyman'ın cevabı

[değiştir]

Ey demeden mazhar-ı tuğyan ü isyanım oğul,

Takmayan boynuna hergiz tavk-ı ferman'ım oğul,

Ben kıyar mıydıma sana ey Bayezid Han'ım oğul,

Bigünahım dime bari, tevbe kıl canım oğul.

Enbiya vü evliya, ervah-ı âzam hakkıçün,

Nûh u İbrahim ü Musî İbn-i Meryem hakkıçün,

Hatm-ı âsâr-ı nübüvvet Fahr-i Âlem hakkıçün,

Bigünahım dime bari, tevbe kıl canım oğul.

Âdem adın itmeyen Mecnun'a sahralar durak,

Kurb-i taattan kaçanlar daima düşer ırak,

Tan değildir der isen "Vâhasretâ, dâd-el-firak"

Bigünahım dime bari, tevbe kıl canım oğul.

Neşet-i Haktır übüvvet, ram olan olur kerim,

"Lâ-t'akul üf!" kavlini inkâr eden kalur yetim,

Taat'a, isyana âlimdir Hudavend-i azîm,

Bigünahım dime bari, tevbe kıl canım oğul.

Hak reâya-yi muti-e rai etmiştir beni,

İsterim mağlûb idem ağnâm'a zi'b-i düşmeni,

Haşelillah öldürürsem bîgüneh nâgeh seni,

Bigünahım dime bari, tevbe kıl canım oğul.

Rahmü şefkat, ziyb-i iman olduğun bilmez misin,

Ya dem-i ma'sum'u dökmekten hazer kılmaz mısın,

Abdi âzâd ile Hak dergahına varmaz mısın,

Bigünahım dime bari, tevbe kıl canım oğul.

Tutalım iki elin baştan başa kanda ola

Çünki istiğfar idersen biz de afv-etsek n'ola

Bayezîd'im suçunu bağışlarım gelsen yola,

Bigünahım dime bari, tevbe kıl canım oğul.