Közleringiz Âhûnı Her Dem Ciğer-Hûn Eyledi
Közleringiz âhûnı her dem ciğer-hûn eyledi
Müşk yıdlık zülfünüz Leylî’ni Mecnûn eyledi
Ey melâhat mülkinin sultânı az it yarlıka
Kâmetimni ol elif tig kaddıngız nûn eyledi
Kirpiking nâvek okın bagrımga urup her zamân
Fitne birle kaşların könglümni meftûn eyledi
Niyyetim bar irdi kizsem dünyânıng mecmû’ını
Kör anı devr-i felek ni tig diğer-gûn eyledi
Maverü’n-nehr içre kaldım çün ki ikki yanıma
Közlerimning biri Seyhun biri Ceyhûn eyledi
Şükr-i Bârî düşmenim bilmes yüzümnüng sarıgın
Kehrübâ yanglıg ingimni eşk gül-gûn eyledi
Işk fenni barça fenlerdin irür nâzük meğer
Işkıngız Sekkâkî’ni bu fende zü’fnûn eyledi
Kaynak: Toprak, Funda. "SEKKÂKÎ, Mevlânâ Sekkâkî". Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. 7 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Bu eser, başka bir eserin bilimsel olmayan metodlarla oluşturulmuş bir transkripsiyonu veya faksimilesi olup ana eserden bağımsız bir telif hakkı korumasına sahip değildir. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'un işlenmiş eserleri tanımlayan 6. maddesine göre; henüz yayımlanmamış olan bir eserin ilmi araştırma ve çalışma neticesinde yayımlanmaya elverişli hale getirilmesi (ilmi bir araştırma ve çalışma mahsulü olmayan alelade transkripsiyonlarla faksimileler istisna olmak üzere) halinde oluşturulan eser telif korumasına tâbi olacaktır. Ancak bu eser kanunun gösterdiği istisna kapsamında olduğundan kamu malıdır. |