Figen Yüksekdağ'ın 22 Aralık 2016'daki savunması
Bugün bizlere karşı yapılan ihlal, halklara yönelik bir ihlaldir. Bu yargılamalar başından itibaren Anayasa’ya aykırıdır ve hukuksuzdur. Kuvvetler ayrılığı ilkesine darbe yapılmıştır. Yargı, siyasetin baskısı altında davranmakta, muktedirlerden bağımsız hareket edememektedir. Yargının esas olarak hakemlik görevini yapması gerekir, fakat siyasi iktidarın baskısı altındadır.
Söz söyleme özgürlüğümüz yargı organları ile baskı altına alınmakta hatta gasp edilmektedir. Siyasetçilerin yaptığı söz ve eylemlerden dolayı yargılanabilecekleri tek bir merci vardır, o da seçmenleridir. Onların yargılamaları çeşitli yaptırımlarla kendisini gösterir.
Bugün bize uygulanan halkın yaptırımı değil, siyasi iktidarın bize karşı yargıyı gasp ederek siyaset yapmamızı engelleme çabasıdır. Bu yapılan yargılamaların tek amacı, iktidarın bizi susturmak istemesidir.
İddianamede geçen suçlamaların tamamı toplum vicdanının dışavurumudur. Operasyon yapılan bölgelerde insanlık suçları işlendi ve bunlar tamamen muktedirlerin talimatıyla yapıldı. Bunlara karşı susmak vicdansızlıktır, ahlaksızlıktır.
Bizler kendimiz için siyaset yapmıyoruz. Bizler toplumun söyleyemediklerini söylemekle yükümlüyüz. Toplumun ihlal edilen haklarını dile getirmeye, onların sesi olmaya çalışıyoruz. Yapılan hak ihlallerinin önüne geçme çabası içindeyiz. Bu yargılamaya konu olan suçlamaların, suç olmadığı açıktır.
Figen Yüksekdağ
22 Aralık 2016