Evlilik Başa Bela'nın öyküsü
Eski zamanlarda Urfa’da zengin bir tüccar varmış. Bu tüccar gayet dürüst ve alış verişi sağlam bi kimseymiş. Evlenmiş, gelin geldığtan soyna tüccarın umduğu kimin çığmamış. Gelinin ahlâkı çok düzgün olduğu kadar o derece çirkinmiş. Kocasına çirkinliğını örtmağ üçün çok itaat edermiş. Fakat tüccar bi türlü bu geline kaynamamış. Anasına babasına da bi şey söliyememiş. Dayma düşünürmüş. Bunun da sebebi, öteden belli Urfa’da bir âdet vardır, oğlan evlenmağ çağına geldi mi, oğlanın anası ve babası oğullarını evlendirmağ üçün, konuşur karar verirler. Bu hususta kızın gözellığı aranmaz. Kızın aslı, huyu aranır. Onun üçün bi çok gençler evlendığtan bi müddet geçtığtan soyna boşanmışlar. Bu tüccar avradından bi zevk almadığı üçün erken kağar kahveye gider. Bi gecesinde kendinden her zaman erken gelen bir müşteriye, “Yahu ben ne kadar erken gelmag istisem seni benden evvel gelmiş göriyem. Bunun sebebi nedir?” O müşteri de heç tereddüt etmezden. “Kardaş benim iki tane avradım var. Seher oyanır oyanmaz birisi sakomu geydiri, biri şalvarımı geydiri. Ayakkabım zatan çütlenmiş hemen geyip erken burıya geliyem.” Tüccara sen ne acep dayma ikinci olisan demiş. Tüccar da başından geçen meseli aynadır. Müşteri, “Allah işi rast getire. Sen de bir daha evlen, bi avrat daha al. Benim kimin rahat edersen,” demiş. Bu nasihat tüccarın kafasına yatar, eve geldığında avradından gizli olarağ meseli anasına aynadır. Anası, babasından konuşur. İkisi de karar verirler. Tanınmış bi ailenin gözzel bi kızını alırlar. Tüccar ikinci defa evlenir. Bu gelen ikinci gelin de her ne kadar gözzelse de huyu o derecede kötümüş. Küçük gelin eve gelince her gün böyük kumasınan aralarında gece ve gündüz çekişmağ devam eder. Tüccar eski hâlini ararsa da bulamaz ve ikinci evlendığına pişman olur. Gene kahveye devam eder. Kahveye geldığında her gece kendinden evvel gelen o müşteriyi bulamaz ve o müşteri ikinci olur. Müşteri, tüccarın gendinden evvel geldığını görür görmez herlı olsun der. Demağ sözümü tuttu. Tüccar mukabele olarağ: “Allah yurdu yuvayı dağıda, sen seni ataşa attığı yetmez beni de ataşa attı,” der. Tüccarın ikinci defa evlendığına arkadaşlarının haberleri olur. Evdeki geçimlerini ve durumlarını sorarlar. İşte o zaman tüccar bu türküyü dile getirir:
Bir böyük var bir küçük
Böyükten gözel küçük
Şaşırdım ben nedeyim, der. Arıya bi kaç ay koduğtan soyna, bi şey mahana ederağ ilkin böyüğünü soyrada küçüğünü boşar ve başka bi kıznan evlenip mırazına kavuşur. Yidi içti mırazına geçti, siz de yiyip içip mırazıyıza geçesiz.
Kaynak: Güven, Merdan (2005). "Türkiye Sahasındaki Hikâyeli Türküler Üzerine Bir Araştırma (Doktora Tezi)" (PDF). Erzurum. 14 Kasım 2020 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi.
|