Ergenekon iddianamesi/BÖLÜM V ŞÜPHELİLERİN BİREYSEL DURUMLARI İKİNCİ GRUPTAKİ KİŞİLERİN BİREYSEL DURUMLARI 74-ŞÜPHELİ OĞUZ ALPASLAN ABDÜLKADİR

Vikikaynak, özgür kütüphane

74-ŞÜPHELİ OĞUZ ALPASLAN ABDÜLKADİR

a)-Emniyet ifadesinde;[değiştir]

Emlakçilik yaparak geçimini sağladığmı,soruşturma kapsamındaki kişilerden Veli KÜÇÜK'ü basından tanıdığını, Mehmet Fikri KARADAĞ'I 2007 yılı Temmuz ayı içerisinde Kuvayı Milliye demeğine üye olması ile tanıdığını, o dönemde demekte bulunan Kahraman ŞAHİN, Niyazi KIYAK ve Demek Başkanı Mehmet Fikri KARADAĞ ile tanıştığını, ancak ilişkisinin demek faaliyetleri ile sınırlı kaldığım,Hüseyin Gazi OĞUZ' u demeğin Pendik Şube Başkanı olması nedeni ile tanıdığını, Hüseyin GÖRÜM'ü demek başkan yardımcısı olması sebebiyle tanıdığını, Kahraman ŞAHİN'i yine demek faaliyetleri içerisinde tanıdığını, bu kişilerle ilişkisinin de demek faaliyetleri ile sınırlı kaldığını ,Ayşe Ceylan GEÇYOL'u 2007 yılı içerisindeki seçim çalışmalarında tanıdığını, bu kişinin demeğe ait bazı belge ve kayıt evraklarını 2007 yılı içerisinde çaldığını, bunun üzerine hakkında Kadıköy C. Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğunu,Recep Gökhan SİPAHİOĞLU'nu demekten tanıdığını, kendisi ile ailece görüştüğünü, Yaşar ARSLANKÖYLÜ'nün Adana Kuvayı Milliye Demeği Şube temsilcisi olduğunu,kendisi ile sadece demek faaliyetleri ile ilgili bir telefon görüşmesi yaptığmı,kendisine sorulan diğer kişileri tanımadığını,

Kendisinin demeğe 2007 yılı içerisinde emlakçı arkadaşı Ayfer ÖZCAN aracılığı ile üye olduğunu ve üyeliğinin 3-4 ay kadar sürdüğünü, demeğin İstanbul'da 700 üyesinin bulunduğunu, Atatürkçü ve Kemalist bir yapıda bulunduğunu, ancak bir süre sonra bu amacmdan sapmaya başladığım, Hüseyin GÖRÜM, Kahraman ŞAHİN, Niyazi KIYAK, Engin ve İslam isimli kişilerin demekte esrar içtiklerine dair isim listesi bulunduğunu duyduğunu, bunlar üzerine 20 Ekim 2007 de dernekten istifa ettiğini, kendisinin demekte çok kısa bir dönem genel sekreterlik yaptığını, demeğin kurucu üyeleri hakkında bilgisi olmadığını, Türkiye genelinde demeğin yaklaşık 70 Şubesinin bulunduğunu, demeğin bulunmuş olduğu binanın Milli Emlak Müdürlüğüne ait olduğunu 2007 yılı içerisinde binayı tahliye yazısı gelmesinden sonra öğrendiğini, tahliye sebebinin ise elektrik, su vs. borçları olduğunu, ancak tahliye yazısının geldiği gün Hüseyin GÖRÜM'ün binanın Vakıflar Müdürlüğü'ne geçtiğini söylediğini,Derneğin gelir kaynağı konusunda bir bilgisi olmadığını, bu konuyu Mehmet Fikri KARADAĞ'a sormuş ise de cevap alamadığını, kamuoyuna yansıyan bayrak ve silah üzerine yapılan yemin törenine katılmadığını,

31.10.2007 günü Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile yaptığı telefon görüşmesinde söylediği "derneğin adının temizlenmesi" sözünün sorulması üzerine ; Emlakçı arkadaşı Nihat GÜRKAN vasıtası ile tanıştığı ve askeri istihbarat görevlisi olarak bildiği Mustafa ALPAY isimli kişi ile sık sık görüştüğünü, bu kişinin kendisine Hüseyin GÖRÜM'ün MİT elemanı olduğunu söylediğini, Hüseyin GÖRÜM'ün kamuoyuna da yansıyan hal ve hareketlerinin derneğe zarar verdiğini düşündüğünden Mustafa ALPAY'm derneğin kapatılması gerektiğini kendisine belirttiğini, kendisinin ise çeşitli toplantı vb. faaliyetlerle derneği Hüseyin GÖRÜM gibi düşünen kişilerden temizlemek için planlar yaptığım, bunu da Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile paylaştığını, kendisinin dönem dönem Mustafa ALPAY'a dernek ile ilgili bilgi, belge ve doküman verdiğini, son zamanlarda derneğin amacından tamamen sapmaya başladığını hissettiği için kendisim milliyetçi bir kişi olarak bildiği ve güvendiği için Mustafa ALPAY'a bu tür yardımda bulunduğunu, verdiği belgelerde suç unsuru olup olmadığını bilmediğini,bunun kararını Mustafa ALPAY'ın verdiğini,

Mehmet Fikri KARADAĞ'm medyaya yansıyan "Vatan hainlerini temizleyeceğiz" şeklindeki beyanını basından duyduğunu, kendisinin veya derneğin ise hiçbir şekilde böyle bir niyet ve faaliyetinin olmadığını,

Kendisinin Hüseyin GÖRÜM ile şahsi bir husumetinin olmadığını, ancak bu kişinin hal ve hareketleri ile derneğin kuruluş misyonuna tamamen ters bir kişi olduğunu, bu kişinin dernek faaliyetlerindeki rolünü kırmak için yasal faaliyetleri dışında herhangi bir şekilde illegal faaliyetinin,bir eylem planının bulunmadığını,

Recep Gökhan SİPAHİOĞLU'NU'nun bir fınnın camını silahla ateş etmek yolu ile delmesi olayı hakkındaki bilgisi sorulması üzerine ;Recep Gökhan'ın bir kurusıkı tabancasının bulunduğunu, bunun dışında bir silahının bulunup bulunmadığını bilmediğini,

Bu konu ile ilgili 21.10.2007 günü Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile yaptığı^ telefon görüşmesinin sorulması üzerine ise ; bahsi geçen tarihte Recep Gökhan SİPAHİOGLU'na ailece ziyarete gittiklerini, olayı Recep'in o akşam kendisine anlattığını, ancak kendisinin önemsemediğini ve hiçbir adli mercie iletmediğini,Recep Gökhan SİPAHİOGLU'nun ruhsatı olup olmadığım bilmediği bir tabancası olduğunu,yukarıda başının belaya girmemesi için söylemediğini, Dernekten istifa ettiği zaman dernekten aldığı CD ve belgeleri evine götürdüğünü, aramalarda ele geçen belgelerin bunlar olduğunu, beyan etmiştir.

b)-Savcılık ifadesinde;[değiştir]

Kolluk ifadesini tekrarladığını, Ergenekon yapılanması ile ilgisi olmadığını, böyle bir yapılanma olup olmadığmı,var ise mahiyetini bilmediğini,kendisinin milliyetçi ve Atatürkçü düşünceye sahip bir insan olduğunu, bu nedenle Kuvayı Milliye Derneğine ilgi duyduğunu , 2007 yılı Temmuz ayından 2007 yılı Ekim aymınn 20'sine kadar derneğin genel sekreterliğini yaptığını, daha doğrusu 2 ay üye olarak kaldığını 1,5 ay kadar da genel sekreterliğini yaptığmı,daha sonraları derneğin yetersiz insanlardan oluştuğunu gözlemlediğini,ayrıca Hüseyin GÖRÜM'ün tavır ve davranışlarından rahatsız olduğunu, bu nedenle 20.10.2007 tarihinde genel sekreterlik ve dernek üyeliğinden istifa ettiğini,birlikte gözaltına alındığı kişilerden Mehmet Fikri KARADAĞ, Hüseyin GÖRÜM,Recep Gökhan SİPAHİOĞLU'nu tanıdığını,bu kişiler hakkındaki kolluk beyanlarım tekrarladığını,

Sorulması üzerine ise; Mustafa ALPAY isimli kişinin bildiği kadarı ile Genelkurmay Askeri İstihbaratında görevli olduğunu,emlakçı olan Nihat GÜRKAN isimli arkadaşının kendisini Mustafa ALPAY ile tanıştırdığını, Mustafa ALPAY'm ilk başta Kuvayı Milliye Derneğine üye olduğu için kendisine kızdığmı,daha sonra ise bir müddet burada kal, bize bilgi getir dediğini,bu kapsamda dernekte yolunda gitmeyen işlerle ve yetersiz kişilerle ilgili bazı belgeleri kendisine verdiğini, hatta derneğin kira kontratını, tüzüğünü, tüzüğe aykırı yapılan yeminlerini, daha

önceden tutuklanmış kişilerin resimlerini Mustafa ALPAY'a verdiğini,Hüseyin GÖRÜM dengesiz bir şekilde konuştuğu ve Kuvayı Milliye ismini küçülttüğü için Kadir ÇELİK'in programına çıkmadan önce Mustafa ALPAY ile görüşerek ne yapabiliriz diye sorduğunu, onun ise kendisine, kafasını gözünü kırın , bunu devletin için yap şeklinde sözler söylediğini, ancak kendisinin bu türlü şiddet içeren bir şey yapmadığım,yine Hüseyin GÖRÜM ile ilgili olarak Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile telefon görüşmelerinin bulunduğunu,ayrıca Mehmet Fikri KARADAĞ ile de görüşmelerinin olduğunu,hatta bir telefon görüşmesinde dernekteki yolunda gitmeyen şeylerle ilgili olarak "ihtilal yapalım" tabirini kullandığını,ancak Hüseyin GÖRÜM'e saldın düzenlemek için Sedat PEKER grubundan adam ayarlayacağını söylemediğini, Recep Gökhan SİPAHİOĞLU'nun Kuvayı Milliye Derneğinin Ar-Ge (araştırma geliştirme) sorumlusu olduğunu,görevmin derneğe internet sitesi yapıp mail adresleri oluşturmak olduğunu,bu kişinin de Hüseyin GÖRÜM'den rahatsız olduğunu,bu nedenle kendisiyle telefon görüşmeleri yaptığım,hatta Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile ayn bir dernek de kurmak istediklerini, fakat bunu başaramayacaklannı düşünerek vazgeçtiklerini, kendisinin herhangi bir örgüte üye olmadığmı,örgütten de haberi olmadığını, esnaf olduğunu,emlakçılık yaptığını,suçsuz olduğunu beyan etmiştir.

c)-Aramalarda elde edilen deliller;[değiştir]

Şüpheli Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in evinde yapılan aramada; -(8) adet CD, -(3) adet kaset, -(2) adet Kuvayı Milliye Andı, -Büyük Türk Milletine Duyuru başlıklı yazı, -Kuvayı Milliye Derneğine ait yetki belgesi, -Neden Kuvayı Milliye ibareli yazı, -(23) sayfa Kuvayı Milliye Dernek Tüzüğü, -(3) adet Kuvayı Milliye aylık siyasi bağımsız gazetesi, -(5) sayfa "Bütün Kürtleri Türkiyeden kovacağız, başka yolu yok sorun bölücülük veya terör değil kürtün ta kendisidir" doküman, Şüphelinin işyerinde yapılan aramada ; -(54) adet CD, -(8) adet bilgisayar disketi, -(1) adet üzerinde MSI ibareli flash disk, -(1) adet 06307856600 seri numaralı hafıza kartı, -Microsd/trans flahs adapter ibareli hafıza kartı, -(2) adet 89902860301013625795, 89902860301025425143 seri numaralı sim kart, -(3) adet 89902860310065827902, 89902860301090867831, 89902860310057088059 seri numaralı sim kartlar, -(2) adet 060108001833, 050617019944 Turkcell sim kart, -Üzerinde uluslar arası LIONS 118-T Yönetim Çevresi Federasyonu 2003-2004 hizmet dönemi görevlileri ibareli (176) sayfadan ibaret el kitapçığı, -El yazısı ile yazılmış (24) maddelik (2) sayfadan ibaret talimat listesi, -(2) adet bilgisayar kasası (casper Pentium 4, 52xMAX ibareli kasa) -(1) sayfa üzerinde makbuz listesinin dağıtımını gösterir evrak, -Kadıköy Cumhuriyet Savcılığına yazılmış şikayet dilekçesi, -Üzerinde 2007 Karayollan ibareli işyeri sahibinin notlannı tuttuğu ajanda, -(1) sayfa Tutanak ibareli yazı, -El yazısı ile yazılmış Arapça ve Türkçe yazılmış doküman, -(1) adet flash disk,

-(2) adet karar defterinin fotokopisi, -(1) adet Kuvayı Milliye Derneği Genel Başkanına yazılmış yazı bulunarak el konulmuştur. Ele geçirilen dokümanların incelemesi; Şüpheliden elde edilen dokümanlarda; 6 Sayfa el yazması karalama şeklindeki tutulmuş 23 maddelik ilk iki sayfasında derneğin yeniden yapılanması ile alakalı alınmış kararlar 2007 - Ocak ayı ile başlayıp, 2007 Aralık ayı ile biten Takvim sahifesine yazılmış günlük notlardan ibaret 24 sahife not içeriğinde karalama notların tutulduğu isim ve telefon numaralarının olduğu, alınacak kararlar ve yapılacaklar şeklinde notların tutulduğu, 26.11.2007 tarihli Tutanak İçeriğinde; Ayşe Ceylan hakkında dernek yönetimine verildiği anlaşılan derneğin karar defteri mühür ve evrakının bu kişi tarafından çalındığı iddia eden tutanak ve ekinde de bu kişiye ait nüfus cüzdan fotokopisi Kuvayı Milliye Genel Merkezi İstanbul ile başlayıp, Ulusa Çağrı, Derneğin Tüzüğü ve Dernek defterleri ile biten toplam 22 sahife doküman içeriğinde; Kuvayı Milliye Derneği tarafından hazırlanmış Büyük Türk Milletine Duyuru 11.11.2005 tarihli Mehmet Fikri KARADAĞ imzalı 16 Maddelik bildiri, Kuvayı Milliye nedir başlığı altında Kuvayı Milliye yazı Ulusa Çağrı başlıklı yazı, "Bütün Kürtleri Türkiye'den kovacağız, başka yolu yok" ile başlayıp, Kürtlere yapılan yardımlar ve ekonomik durumlarını içeren 5 sahifelik yazı olduğu görülmüştür. 7 nolu CD içerisinde matbaa ve yeni Dizayn broşür başlıklı 2 klasör ile 2 adet kuvayı milliye amblemi bulunan resim olduğu, a) Matbaa klasörü içerisinde 5 adet word dosyanm(l-KUVAYI MİLLİYE GENEL MERKEZİ İSTANBUL, 2-BİLDİRİ, 3-kuvayı mlliye nedir, 4-ULUSA ÇAĞRI, 5-DERNEK TÜZÜĞÜ adlı) bulunduğu, b) Yeni dizayn broşür klasörünün içerisinde yine 5 adet word dosyasının (1-KUVAYI MİLLİYE GENEL MERKEZİ İSTANBUL, 2-BİLDİRİ, 3-kuvayı mlliye nedir, 4-ULUSA ÇAĞRI, 5-DERNEK TÜZÜĞÜ adlı) basıma hazır vaziyette bulunduğu, (33) Nolu CD'nin içerisinde Ankara Kızılay meydanında Hüseyin GÖRÜM'ün basın açıklaması ve Anıtkabir'e çelenk koyma töreni, (35) Nolu CD7nin içerisinde Fikri KARADAĞ ve Hüseyin GÖRÜM'ün konuşmaları ve basın bildirisi. (38) Nolu CD'nin Kuvayı Milliye Asla Affetmez Asla Unutmaz yazısı, Türk Bayrağı ve Kuvayı Milliye Armasıyla başlayan, üyelerinin Anıtkabir'i ziyaretleri, röportajları ve genel başkan Fikri Karadağ 'm konuşmasıyla biten tanıtım cd si. (41) Nolu CD'nin Muzaffer TEKİN,Oktay YILDIRIM, Hüseyin GÖRÜM,Kuddusi OKKIR, Fikri KARADAĞ ve arkadaşlarının toplu olarak Ortadoks Kilisesi,Şile'de Karaca Ali Paşa Mezarlığı,Amtkabir,Kemer gezileri ve konferans sırasında çektirdikleri resimleri. (46) Nolu CD'nin Ankara Kızılay meydanında Hüseyin GÖRÜM'ün basın açıklaması ve Anıtkabire çelenk koyma töreninin olduğu Kuvayı Milliye Tanıtım cd'si (49) Nolu CD'nin Bekir ÖZTÜRK, Fikri KARADAĞ'IN Katıldığı Kuvayı Milliye konulu 32.Gün Programı Şüpheliye ait "Samsung_40GB_SN_0469JlFW202079" marka hard diskin incelemesi neticesinde; "Oguz_A_ABDULKADIR_Samsung_40GB_SN_0469JlFW202079" isimli klasör içerisinde bulunan, "resimlerin" isimli klasör içerisinde: resim formatı içeren jpeg, bmp, gif vb. uzantılı 14.000 den fazla belgelerden oluştuğu, 58 adet resmin Kuvayı Milliye standmdan çekilen resimlerden ibaret olduğu tespit edilmiştir.

d)-Telefon görüşmeleri;[değiştir]

Tape:321,28.04.2007 tarihinde, Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesinde özetle; M.Fikri'nin "Gelen E.BEY gelecekti F. Vakfı Başkanı haber var mı ondan" "Hüseyin abine sor Kahramana sor" dediği ve görüşmenin devamında Mersin başkanı Kemal CANAY isimli şahıstan bahsedildiği anlaşılmaktadır. Tape:3407,12.09.2007 tarihinde, Yaşar ASLANKÖYLÜ ile görüşmesinde özetle; O.Alparslan ABDÜLKADİR'in "biz yeniden bir yapılanmaya giriştik Hüseyin GÖRÜM başkanımız teşkilatı tekrar yeniden bir güven tazelemek ve tekrar fikir alış veriş yapmak amacı ile" "sizleri ve yönetimde olan en yakın adamlarınızla birlikte merkeze bekliyoruz en kısa zamanda" "...Hüseyin Bey teşkilatlardan sorumlu başkan olduğu,başkan yardımcısı olduğu için şu anda teşkilatlarla tek tek görüşmeye çalışıyoruz temsilciklerle yani" "Yemden yapılaşmaya giriştiğimizden dolayı elinizde bizimle ilgili makbuz ve yahut temsilcilik yetki belgesi varsa onlar yenilenecek, onları da birlikte getirmenizi istiyoruz" dediği, Tape:3413,12.09.2007 tarihinde, Yaşar ASLANKÖYLÜ ile görüşmesinde özetle; O.Alparslan ABDÜLKADİR'in "Biz yeni yönetim oluşturduk,teşkilattaki yetki belgesi olan herkes ile tanışmak istiyorum, bu işi devam ettirecek olanlar devam ettirecek, eğer devam ettirmek istemiyorsanız bütün yetki belgesi ve evraklarla beraber istifa dilekçenizle beraber göndereceksiniz yurt içi kargo ile", "Çünkü bu dava oturma dava değil artık hızlanıyor, bu şey değil, düşünün taşının bizi arayın bildirin kararınızı" dediği, Y.ARSLANKÖYLÜ'nün "Vallahi ben sizi tanımıyorum, beni tanıyacak olan buraya gelmesi lazımdı" dediği, O.Alparslan ABDÜLKADİR'in "Bu dava böyle gitmez, eğer devam ettirmek istiyorsanız buraya geleceksiniz. Eğer devam ettirmek istemiyorsanız yetki belgeniz demin size söylediğim istifa dilekçenizi bize gönderin" "Genel merkezin direktifine talimatına bu kadar sorgularsan senle iş yapılmaz anlamında söylüyorum ben, anlıyor musun beni, Kuvayı Milliye sırf yetki belgesi alıp ta oturmak değildir. Genel Merkez çağırıyorsa geleceksin" dediği, tespit edilmiştir. Tape:3373, Tanju OKAN ile görüşmesinde özetle;T.OKAN'm "Tanju ben Mersin'den Mersin il başkam"dediği, O.Alparslan ABDÜLKADİR'in "Biz dernekte yeni yönetim tabi başkanımız başta kalmak üzere yeni yönetim seçildi teşkilat başkanımız Hüseyin GÖRÜM m Türkiye'de ne kadar beldede şubelerimiz temsilcilerimiz var ise bunları zaman vermeden herkes kendi zamanını belirlemek kaydıyla bi hem bi tanışmak hem bi m problemlerimizi gidermek amacı ile bi görüşmek isterler, bende sizi ondan arayıp yani ne zaman müsait olursunuz işte 15 gün sonra 20 gün sonra bir ay sonra gerçi ameliyat olacakmışsınız." "Hızlı bir şekilde artık herkes aldı başmı gidiyor Cumhurbaşkanlığı seçimleri de oldu bitti artık meydanlar bizim yani" "mesela siz gelemezseniz yönetimden birisini gönderirseniz yahut ta iki arkadaş gelsinler bu diyalog kurmamız gerekiyor yani yüz yüze her şey daha güzel olacak ama siz belirleyin tarihlerini falan..." dediği, T.OKAN'm "tamam" dediği,

Tape:761, 18.10.2007 tarihinde, Hüseyin KÜÇÜK ile görüşmesinde özetle; Oğuz'un "Fazla kontörüm yok. Sana şöyle bahsedeyim şimdi. Bizim özel harekattan bir arkadaşımız geldi. Ayrıldı oradan yani. Şu anda davaları falan var." "Çalışması lazım. İş beğenmezlik problemi yok. Anlıyor musun " "Ona yardımcı ol sen. Bizim arkadaşımız, bizden yani" dediği, Hüseyin'in "Tamam abi" dediği, Oğuz'un "Hani demişsin ya hani Seda gibi değil yani anladın mı beni" dediği, Hüseyin'in "He yani o yönde çalışırsa çalışır evet şoförlüğü falan var mı" dediği, Oğuz'un "Şoförlüğü de var her şey var tank bile kullanıyor" dediği, Tape:762, 21.10.2007 tarihinde, Hüseyin KÜÇÜK ile görüşmesinde özetle; Hüseyin'in "Sağol Başkanım Hüseyin (Hüseyin GÖRÜM) bey Ankara'yı aradı mı" dediği, Oğuz'un"Verdim bilmiyorum" dediği,Hüseyin'in; "Abi bir ona üstüne düş be" dediği,

Oğuz'un "Tamam tamam ben açacağım şimdi orda değilim dışarıdayım" dediği, Hüseyin'in " Memleketten beni arıyorlar sıkıştırıyorlar şu işi bir hallet gerekiyorsa İskenderun'a düşürmeye çalış" dediği, Oğuz'un "Tamam" dediği, Tape:764, 21.10.2007 tarihinde, Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile görüşmesinde özetle;Recep'in "Şu finnın yan camına bak. O yan camı ben deldim." "Mermiyle bak gel gel..." dediği, Oğuz'un "Tamam gördüm ... çakmadılar değil mi abi?" dediği, Recep'in "Yok Kürt p.. ..onlar." dediği,Oğuz'un "İyi yaptın abi iyi yaptın" dediği, Tape:766, 22.10.2007 tarihinde, Uğur ŞİMŞEK ile görüşmesinde özetle;Oğuz'un "Ya ne oldu bir haber var mı Uğur ya" dediği, Uğur'un "Ya Alp vallahi bana öyle bir utanıyorum telefonu bile nasıl açayım diyorum Kur'an çarpsın" , " Şimdi vallahi şimdi diyeceksin ki 100 lira 150 lira yaav öyle bir ibne işler başımda ki Allah seni inandırsın çünkü oradan buradan her yerden saldın var yani evden de bir durumlar var ben o hani şeydeki 125 lira vardı ya" , " O da çarşamba günü geliyorum dedi o da çarşamba dönüyormuş Hendek'ten yani yarından sonra onu alayım da sana vereyim diyorum direkt onu sana verecem işte" dediği, Oğuz'un "Anladım o zaman bir çarşamba günü ne olursun" dediği, Uğur'un " He he sen dernekte misin nerdesin" dediği, Oğuz'un "Dernekteyim dernekteyim" dediği, Uğur'un " He burada ne yapıyor Ferruh'lar" dediği, Oğuz'un " Ne yapayım FerruhTar işte telefonlaşıyoruz o kadar başka bir şey konuşmuyor benimle", " He sen yarın yerinde misin uğrarım ben sana öğleden sonra" dediği, Uğur'un " He uğra uğra yarın yalnız bir şey duydum ben, dur ben arayayım seni sen aradın beni ben mi aradım sen mi aradm","He tamam şimdi ben ne diyecem, sana yalnız birisi dedi geçen çok kebap yerindeymiş o herhalde fazla para aldı ordan gibi bir his var içimde" dediği, Oğuz'un " Öyle mi" , "Öğreneyim ben öğreneyim onu" dediği, Uğur'un "Ya tahmin ediyim 5 lira daha kopardı oradan fazla aldı", " E yalnız bak şimdi ben önümüzdeki haftadan sonra yavaş yavaş kardeşim bayramdan 15-20 gün sonra ben çökecem paramı hesabımı kapat diyecem" dediği, Oğuz'un " Bak sen eğer paranı alamazsan bana devret yani bu devret derken beni de işin içine sok ben senin o paranı alırım", " Üstüne kendime para alırım" dediği, Uğur'un "A... koyim 120" dediği, Oğuz'un "Anlıyor musun beni" dediği, Uğur'un " Yav abi 120 milyar para almış oradan biz onun dörtte biri para aldık kardeşim" dediği, Oğuz'un "Ben sana söylüyorum abi ya bu şeyle olmaz, normal kimlik emniyet kardeşlerimiz hakeza" dediği, Uğur'un " Bayramdan 15-20 gün sonra kapatıcam hesabı diyo bilmem ne diyor ben diyor halledecem bilmem ne neyse yarın konuşuruz kardeşim" dediği,

Tape:767, 27.10.2007 tarihinde, Ali KUTLU ile görüşmesinde özetle; O.Alpaslan'm "... yok Seda'lar gelmiyor o zaman bu akşam" dediği, Ali'nin "Bilmiyorum belki de gelmiyordur şimdi Gökhan beye de çıktı şeyi bekliyor makina gelecek de onu takacaz Turan" , " Şeyi söyleyecem Selim'le görüştün mü Selim'le Selim'le anlarsm sen dediği, O.Alpaslan'm " He yok daha görüşmedim" dediği, Ali'nin " Öyle kaldı değil mi" , " Sonra yüz yüze görüşünce sana bir şey daha söyleyecem yüz yüze görüşünce", " Siktir et takma kafana ya" dediği, O.Alpaslan'm " Tamam tamam tamam takmıyorum zaten bitti gitti" dediği, Tape:768, 28.10.2007 tarihinde, Seda YİVLİ ile görüşmesinde özetle;Seda'nm "Abi iyiyiz de tadımız tuzumuz yok. Onlar baba oğul birbirleriyle çatışıp duruyorlar." "Hadi hastaneyi yarın bitiriyoruz çünkü tamam mı" dediği,

Tape:770, 31.10.2007 tarihinde, Recep Gökhan SİPAHİOĞLU üe görüşmesinde özetle; Recep'in "O çocuklar da bizim işin stresini mitresini falan kaldıramadılar." dediği, Oğuz'un "Kimle kavga etmişler abi Turan'la mı" dediği, Recep'in "Yok hayır. Yani genelde herkesin tavırlanndan falan bahsediyorlar. Cenaze var, bu cenazenin kalkması lazım." "Ya cenaze ortadayken ben kimseye pof pof yapabilir misin Alparslan" diyerek Ali ve Seda isimli kişiler ile yaşadıklan problemlerden bahsettikleri,

Tape:771, 31.10.2007 tarihinde, Kamil OSMAN ile görüşmesinde özetle; Oğuz'un "He tahmin ettim ben dedim Osman abi uyuyordur görüşmek istemiştim de o yüzden aradım Osman abi seni" dediği, Kamil OSMAN'm "Tamam olabilir buralarda mısın" dediği, Oğuz'un " Şey ben Kadıköy'deyim de ama tabi dernekte görüşmeyelim yani derneğe götürmek istemiyorum seni" dediği, Kamil OSMAN'm " Yok ben zaten gelemeyecem artık" dediği, Oğuz'un " He ben de orda görüşmek istemiyorum da yani hiç olmazsa orda sizle tanışır bir fikir alışverişi hem de siz A.... gidiyor musunuz" dediği, Kamil OSMAN'm " Gidiyorum bak şey Ali'ye falan sor o şeyin kahve şurada özel size yakın" dediği, Oğuz'un " Şey Ali'ye de söyle Ali orda kalıp kalıyor altında, kaçırır benim olayları şey yapmadığımı yani Ali orda kalıyor da bir şey yaptığı yok da ona bir şey söylemiyorum ben ağzından falan kaçırır kalıyor olsun kalsın proplem yok" dediği, Kamil OSMAN'm "Özel kahvesi var şeyde" dediği, Oğuz'un "Derneğin orda mı" dediği, Kamil OSMAN'm "Yukarı çık sağa dön hani adalı var ya halıcı var", " Halıcının hemen yanında" , "He he çeşmenin ordan acıbademe giderken sağda kuruyemişçinin yanında" dediği, Oğuz'un " Evet biliyorum kuruyemişçi küçük bir kahve" dediği, Kamil OSMAN'm "Yok ya arkadaş gelecek de yani ona göre" , "Daha da geç olabilir mi" dediği, Oğuz'un "Olur olur olur yani bi görüşme sizinle o anlamda başka bir şey yok yani" dediği,

Tape:773, 31.10.2007 tarihinde Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile görüşmesinde özetle;Oğuz'un "Abi şeyler var şimdi. Burayı derneğin adını temizlemek için, anlıyor musun beni?" "Bir takım çalışmalar. Telefonda konuşmayalım sonra konuşurum seninle" dediği,

Tape:774, 01.11.2007 tarihinde Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile görüşmesinde özetle;Oğuz'un "Ne yapayım, şuanda şey müsait de değilim. Yanımda arkadaşlarım var ama Seda delirmiş vaziyette. Murat hadi ondan biraz daha şeyli. Ne bileyim işte böyle yani. Gittiler geldiler bir akşamleyin bir paşa mı vardı onun yanma gittiler geldiler hani bir adamlar vardı ya ...abi neyse konuşmamız lazım konuşuruz seninle yani" "Müsait değilim anladın mı, abi yüz yüze görüşmemiz lazım telefonda olmaz." dediği, Recep'in "Niye kızmışlar" "Her şeyi başında herkesle konuştuk Alpaslan" dediği, Oğuz'un "...Biliyorum da ben de sana söyliyim. Normal insanlar değil bunlar. Öbürü 149 tane kelle almış. Tam 149 tane saymış. Bana şeylerini gösteriyor bunlar. Bak ben bunları var ya parmağımda oynatırım derken o anlamda söylemiyorum. Beni sevdikleri için anlıyor musun,Abi hiçbir karşılık beklemeden benimle her şeyi yaparlar. Senin de öyle. Yaklaştılar sana yani, sen de bunlarla aslında çok yani seviyorlar..." dediği, Tape:775, 01.11.2007 tarihinde Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile görüşmesinde özetle;Oğuz'un "...Seda yok, Murat içerde, Ali içerde televizyon seyrediyorlar ama yani heyheyli yani bu bunu bir tür bir şey yapalım yani nasıl olacaksa bilmiyorum da konuşmamız lazım benim yol paramda yok ama yarın geleyim işyerine" dediği, Recep'in "Yok nasıl anlamadım ben Alpaslan ya" dediği, Oğuz'un "Yani bu bunlar burada problem bunlar oturuyorlar burada bir şey yok bir şey ettikleri yok" , "Yani yüz yüze konuşmamız lazım" dediği, Recep'in " Tamam hayır ben ne yapayım yani şimdi ne yapalım" dediği, Oğuz'un "Alacağımız falan var diyorlar" dediği, Recep'in "Ne alacakları varmış abi" dediği, Oğuz'un "İşte onar gün çalıştık diyorlar" dediği, Tape:776, 01.11.2007 tarihinde Murat ZELYURT ile görüşmesinde özetle; Oğuz'un "Alo Murat, sert yapabilirsin ama öfkeli davranma dinliyor musun beni" , "Çünkü kaldığın yer ettiğin yer belli ıı şekil yapabilirsin o parayı al ondan sonra ben diyecem ki yarın gittiler diyecem anlıyo musun beni", "O da burada kalmanızı anlayacak ondan sonra da yani iziniz belli değil ondan sonra da ne yaparsanız yaparsınız anladın mı benim demek istediğimi" , " Zaten zor durumdasınız bide kalacak malacak yer problemi olmasın" dediği, Murat'ın "Tamam abi" dediği, Tape:777, 01.11.2007 tarihinde Murat ZELYURT ile görüşmesinde özetle; Oğuz'un "Alo gittiniz mi" dediği, Murat'ın "He abi" dediği, Oğuz'un "He Seda'nm burada olmadığını söyledim beni aradılar demin telefonla" , " Seda dedim yok evde dedim dün de yok bugün de yok dedim" , "Hadi küstü gitti hadi ba bay" , " Sakin olun yani" dediği, Murat'ın " Eyvallah" dediği, Tape:778, 01.11.2007 tarihinde Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile görüşmesinde özetle; Oğuz'un " Yok değil mi problem" dediği, Recep'in "Yok bi problem yok ya" dediği, Oğuz'un " İyi ya merak ettim ondan bi arayım dedim tamam" dediği, Recep'in " Çocuklar çıktılar zaten" , "Dışarıdalar" dediği, Oğuz'un "Tamam tamam ben yarın geliyorum dokuz buçuk onda" dediği, Tape:780, 04.11.2007 tarihinde Uysal OTLU ile görüşmesinde özetle;Uysal'm "Teşekkür ederim ee koşturuyorum bende Malatya'dayım şuan İstanbul'dan geldim", "Ee bazı araştırmalarım vardı Diyarbakır Hakkari tarafında kitap çıkaracağım bende PKK 'yla ilgili" dediği, Oğuz'un "Hı hı ben isminizi alamadım tekrar söyler misiniz" dediği, Uysal'm " Ulusal kanaldan Uysal OTLU" dediği, Oğuz'un " He Ulusal Kanal nasılsınız" dediği, Uysal'm "Valla bende koşturmacayla işte yarın bir toplantı var ee Malatya'da bir yürüyüş başlatacağız PKK ya karşı DTP ye karşı ee" , " Ankara'ya yürüyüş başlatacağız PKK'ya karşı" dediği, Oğuz'un "Nerden" dediği, Uysal'm " Malatya'dan ama bunu İstanbul'dan da başlatsak güzel olur diye düşünüyorum" dediği,Oğuz'un "Hı hı eğer öyle bir şey olursa bizde sunarız yönetim kurulumuza", "Bizde elimizden geleni yaparız" dediği,Uysal'm "Zaten İzmir başlıyacak İzmir'de arkadaşlarım var İstanbul sizi düşünüyorum aynı zamanda Samsun Trabzon başlıyacak Ankara başlıyacak Mersin Adana başlıyacak", "DTP nin kapatılması ve PKK lı şeylerin Milletvekillerinin Milletvekillikleri iptal olması için birdaha askerimiz ölmesin toprağımıza saldırı olmasın askerimizin kanı akmasın diye bir kampanya başlatıyoruz imza kampanyası" dediği,Oğuz'un " Doğrudur biz bunları iletiriz biz .." dediği, Uysal'm "Aynı zamanda aynı zamanda ee Türk Milleti olarak şuan Türk Silahlı Kuvvetlerinin emrine girmeye hazırız diye bir imza kampanyası", "Asker olmak istiyoruz", "Bir imza kampanyamız var buna sizde destek verirde ee" dediği, Oğuz'un "Tabi" dediği,Uysal'm "Bizimle aynı anda başlatırsanız seviniriz" dediği,

Tape:937, 06.11.2007 tarihinde Mustafa ALPAY ile görüşmede özetle; O.ALPASLAN'm "Abi merhaba, evdeydim konuşamadım akşam rahatta konuşamadım, abi bunlar şimdi 3 kişimi geldi sana" dediği, MUSTAFA ALPAY'IN "Ben görmedim de, dedi dışarıda 2 arkadaşım var şenlen görüşmek istiyorlar dedi." dediği, O.ALPASLAN'm " Hu, abi zibidi onlar ben deki, şöyle zibidi bende kalanlar onlar" , "Gariban adamlar biri,ordudan atılma adını madını soyadını aldım bu Topal'm akrabasıymış, öyle diyor ama birden bire samimi oldular çok samimi oldular" dediği, MUSTAFA ALPAY'IN "Bir mahkemeleri varmış ta Nevşehir'de bir tapu işleri arsa işleri varmış mahkemeye yardım istiyorlarmış" dediği, O.ALPASLAN'm "Abi hikaye 12 yıldır sürüyormuş ben yüzüne bile bakmadım" dediği, MUSTAFA ALPAY'IN " Hı hı onla ilgili ben görüşmedim dedim kardeş avukat değilim hakim değilim tapucu değilim dedim" dediği, O.ALPASLAN'm "İyi demişsin abi, da bir şey yok yani, Ali yalnız içlerinde bilgili" , "Oda tutarsız abi yani, mesela ben onun dernekleri sağı solu kurcalarken yakaladım" , MUSTAFA ALPAY'IN "Tamam işte yani Ali şimdi diyor ki şeyde bir şey yapmıyor Alpaslan da bir şey yapmıyor" dediği, O.ALPASLAN'm "Abi yapamam ama mecburen yapamam ki o durumda" dediği, MUSTAFA ALPAY'IN " Gidiyor geliyorlar diyor, öbürü Hüseyin zaten kendini dine vermiş diyor, falan filan dedim kardeş ben bilmem dedim yani ben derneğin üyesi bile değilim , o derneğin sorunu dedim, Fikri albay nerde dedim, Fikri albayda gitmiş dedi küsmüş gitmiş dedi karışmıyor dedi, e dedim valla yapacak bir şey yok dedim bilmiyorum" dediği, O.ALPASLAN'm "Abi dernekten çok arayan var beni üyelerden" , "İlle bir şeyler yapalım ille bir şeyler dedim yapacak bir şey yok dedim yani" , " Hiçbir şey yapacak bir şey yok dedim" dediği, MUSTAFA ALPAY'IN "Yani tuzağa da düşürebilirler seni" dediği, O.ALPASLAN'ın "Biliyorum biliyorum biliyorum abı" dediği, MUSTAFA ALPAY'IN

"Çünkü Hüseyin biraz tehlikeli tamam mı" , "Sen farkında değilsin sen bilmiyorsun Hüseyin'in arka planını bilmiyorsun" ," Yani senin hiç ummadığın bilmediğin insanlara zarar verdirttirir, zarflar niyetini öğrenir, onun için Hüseyin hakkında hep iyi konuş olumlu konuş"," De ki ya işte iyidir başımızdadır abimizdir başkanımızdır hep böyle git" dediği, O.ALPASLAN'm " Anladım abi okey" dediği, Tape:936, 06.11.2007 tarihinde X şahıs (Mustafa ALPAY) ile görüşmede özetle;X Şahsın "Ali KUTLU ile görüştüm" "Şenlen ben Ali KUTLU bir araya gelmemizi pek istemedi" "... Özel Harekatçı şu atılan biri vardı hatırlıyor musun" "Onu getirmiş yanma adı neydi Murat mıydı" "Bir o birde Ömer Lütfü TOPAL m yeğeni diye birisini getirdi" ".. Kuvayı Milliyeye geliyormuş" "Bunların bir tapu işleri falan varmış diye" ".. yanındaki o getireceği özel harekatçıyla o şeyi Ömer Lütfü TOPAL' m oğlunu istemedim yeğenini, görüşmedim" "Anlat bakim dedim, abi dedi işte Alpaslan bize geldi de bir varlık gösteremiyor dedi, pek bir şey yapamıyor dedi. Hüseyin abi, Hüseyin de kendini dine vermiş" "Alpaslan ben seni bir iki şeyde de ikaz edecem" dediği, O.Alpaslan'm "Tamam abi" dediği, X Şahsın " O Güney Doğudan Özel Harekattan atılan tip, hala senle ilişkisi var mı" dediği, O.Alpaslan'm "Yok, onlarla" dediği, X Şahsın "Tamam sen gel de yarın bir görüşelim bir araya gelelim", " Ama Ali KUTLU ile benim görüştüğümü falan sen bilmiyorsun, ben sana bunu söylüyorum", " Yarın görüşelim ben sana anlatacam her şeyi hakim olursun" dediği,

Tape:938, 13.11.2007 tarihinde Kahraman ŞAHİN ile görüşmesinde özetle;O.Alpaslan ABDÜLKADİR'in "Ne yapayım hamdolsun, Komutanımla beraberim de yann mahkeme varmış bu Atatürk' e hakaretten şeye İSKİ' ye doğru" "4.Asliye Ceza Mahkemesinde saat 9 da oraya gelmen gerekiyor" dediği ve telefonu Mehmet Fikri KARADAĞ'a verdiği, Mehmet Fikri'nin ".. şimdi bunlar bizim su parasından vazgeçerlerse bizde bu şikayetten vazgeçecez öyle bir antlaşmamız var biliyorsun" "Ama daha hala haber alamadık Hayati bey dün gitti bugün akşama kadar şeydeydi İSKİ' deydi de" ".. Hüseyin'e söyle oda gelsin" dediği, Tape:831, 22.11.2007 tarihinde Mustafa ALPAY ile görüşmesinde özetle; Hüseyin GÖRÜM'ün Fox Tv de yayınlanan röportajından bahsedip Oğuz Alpaslan'ın Mustafa'ya telefonunun dinlenip dinlenmediğini sorduktan sonra, Oğuz Alpaslan'ın "Ama dinliyorlar diyorsun., bir şeyler yapacaz, biz yarın senle acilen görüşmemiz lazım.. Burada dernekle beraber bir şeyler planladık ihtilal yani başkaldıracağız, senle bir konuşmam lazım onayını almam lazım,telefonla konuşamıyorum. Akşam gece yarısı yani bana bi zaman ayır onayını konuşmam lazım,ondan sonra tabanım hazır her şey hazır." dediği, Tape:832, 22.11.2007 tarihinde Mustafa ALPAY ile görüşmesinde özetle;Oğuz Alpaslan'ın Hüseyin GÖRÜM'ün Fox Tv de programla çıkmasını engellemek amacı ile suç duyurusunda bulunmaktan bahsettiği, Mustafa ALPAY'm ise bu konu ile ilgili olarak kendisine bir adam yönlendireceğinden bahsettikten sonra "Tamam tamam he tamam gerekirse kafalarını gözlerim kırın çekinme" dediği, Oğuz Alpaslan'ın da "Vallahi bir şey olmaz demi abi." dediği, Mustafa'nın "Oğlum gir bir gece de yat ben gelene kadar. Bak şunu da yapın Hüseyin'i kaçmrsanız gidin televizyonu basın ... Hüseyin'i engelleyin çıkarmaym.Hüseyin'i engellemeye çalışın, baktınız olmuyor, kafasını gözünü kırın, içeri de girin bir gece yatın bir şey olmaz girin yatın 12-15 kişi. Oğlum devlet için yatacaksınız." dediği, Oğuz Alpaslan'ın "Tamam abi tamam şey görüştüğün arayacaklar beni şimdi demi" "Arayacak mı kimse beni" "Beni kimse arayacak mı diyorum" dediği, Mustafa ALPAY'm " Tamam ben seni orda biriyle görüştürecem", "Seni arayacaklar cebin açık olsun bak cebin kapalı" dediği, Tape:833,22.11.2007 tarihinde Mustafa ALPAY ile görüşmesinde özetle;Bir önceki görüşmeye paralel olarak Oğuz Alpaslan'ın iki konu hakkında Mustafa'dan onay istediğinden bahisle "Abi 2 şey için rahatsız ettim seni, bir onay alıcam. Sedat Sedat'ın grubundan ayarlıyorum birkaç tane en geç 09:30 almaya gelecekler, göndermeyecem onu. İki, hiç kontörüm yok abi, kimseyi arayamıyorum nasıl yardımcı olabilir misin bana." dediği, Mustafa'nın da Oğuz'a Kadıköy Altıyol mevkiinde bir adres tarif ederek oraya giderek Dursun isimli bir kişiden kontör alması talimatı verdiği, görüşmenin devamında Mustafa'nın "Aman Peker grubundan adam al.Peker grubundan adam al. Ateş etmeyin,ateş etmeyin,darp darp. Sadece kafa göz kırm,ateş etmek yok." şeklinde talimat verdiği,

Tape:834, 22.11.2007 tarihinde Hüseyin KÜÇÜK ile görüşmesinde özetle;Oğuz Alpaslan'ın " Sağol Hüseyin bir şey soracam. Bana 4 kişi lazım, kötü bir şey yok, ama en fazla 1 gün karakolluk kalıcaz, bizim davamız için gerekiyor, bir şey yok ama 4 kişi bana biat edecekler, gerekirse kafa göz kıracaz o kadar,bir kişi yarın da problem yok var mı öyle kimse" dediği, Hüseyin KÜÇÜK'ün "Şimdi valla bir arkadaşlarımız var ben bir arayam. Bizim tinerci arkadaşlar var onları ben bi arayanı." dediği, devamında "Kafa göz kırılacak mı, Kafa göz " diye sorduğu, Oğuz Alpaslan'ın "Kınlıcak. Eğer uslu durmazsa kınlıcak, yoksa uslu durursa hiç bir şey yok ama 4 kişi." dediği, Hüseyin'in "Tamam abi" diyerek onayladığı, Oğuz Alpaslan'ın da "Tamam sağlam hadi." diyerek görüşmenin bitirildiği, Tape:835, 22.11.2007 tarihinde Hakan ve Aydın isimli şahıslar arasındaki görüşmede özetle; Hakan'ın Aydm'a nerede olduğunu sorduğu, Aydının da Minibüste olduğunu söylemesi üzerine Hakan'ın "Ya çok acil bir şekilde At Nalına gelebilir misin diyecektim ya. Orda bazı bazı kişiler var onlarla da görüştürmem lazım seni." dediği, Aydm'm "Hayırdır yaramazlık yok" dediği, Hakan'ın "Ya bugün ya bir devlet mevzusu yani o kadarını söyleyeyim" şeklinde cevap verdiği ve At nalında buluşmak üzere sözleşerek görüşmenin sonlandığı, Tape:3457, 22.11.2007 tarihinde Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile görüşmesinde özetle; R. Gökhan'ın Oğuza nerede olduğunu sorduğu, Oğuz'un da Kartalda olduğunu belirttikten sonra, R. Gökhan'ın "Oğlum bir şey söyleyeceğim sana. Ben sana o zaman da söyledim evvelden de söyledim bu Kuvayı Milliye bitti kardeşim." dediği, O. Alpaslan'ın da "Abi bitmeyebilir be." şeklinde cevap verdiği, R. Gökhan'ın "Nasıl bitmeyebilir" dediği, O. Alpaslan'ın "Sonra konuşuruz telefonlar dinleniyor." dediği, Tape:4113, 24.11.2007 tarihinde Kahraman ŞAHİN ile görüşmesinde özetle; O.A.ABDULKADİR'in "Alparslan Kahraman şey bu yönetim kurulundasm ya sen" "Hüseyin abi demişti ki Kahraman'a söyle istifa dilekçesini versin demişti senden nasıl alnım onu getirip bırakır mısın yoksa verir misin benle buluşur mu hı" "Öyle dedi bilmiyorum sen televizyonda seyrettin mi şeyleri" dediği, K.ŞAHİN'in "Hı iyi tamam olur abi veririz" "Ne yapmaya çalışıyor bu" dediği, O.A.ABDULKADİR'in "Abi ne yapmaya çalışıyor diye bir şey yok" "im görüyorsun ne yaptığını Kahraman" dediği, K.ŞAHİN'in "Ne yapıyo ya bu şekilde olmaz ki ya" "Yok ben istifa falan etmiyorum yani" "Edecek birisi varsa oda kendisi yani" dediği, 25.11.2007 tarihinde Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR ile Mustafa ALPAY arasında yapılan görüşmesinde özetle; Oğuz Alpaslan: "Şimdi karar defteri falan bendeydi ya", "Ben geri götürüp yerine koymuştum koydurtmuştum orada İhsan GÖKTAŞ diye bir çocuk girdi oraya yeni" , "Bu bizim benim yardımcım var kadın vardı orada onu kafaya almış bunlar bana yardımcı olmuşlardı bu FOX TV de bunu engellemek için anlıyor musun abi", "Sonra ben dedim ki bunlar dediler ki burası kapanmasın anladın mı beni abi elimizden geleni yapalım yani adamlar bu İhsan GÖKTAŞ kime bağlı ise buraya konmak istiyorlar ben dedim ki burayı kimseye yar etmem ya adam gibi kişiler olur anladm mı beni veyahut ta işte kapanıcak gideceksin bunu kimseye ... etmeyecek dedim şimdi bunlar bu ikisi karar defterini mühürü falan almışlar ben de dün derneği ayağa kaldırdım Hüseyin GÖRÜM'ün de haberi var şimdi bundan ben şimdi ne yapayım pazartesiye kadar süre verdim bunlara ama yani bir taşla gidip bunlann hakkında suç duyurusunda mı bulunayım hem kapanış davası yani dernekle ilgili suç duyurusunda mı bulunayım ne yapayım", Mustafa: "Bir şey yapma

ya", Oğuz Alpaslan: "O yetki belgesini almak istemiştim ben biliyor musun", "Görevli olduğuma dair orada karar defterinde var ya şimdi burada kilit nokta olduğum için ben paşa yok ortada Hüseyin GÖRÜM ü de kimse bir şey yapmıyor ama genel sekreter sıfatıyla olduğum için herkes bana geliyor", "Üyeler bir şeyler istiyor yani burayı abi kapatmadan bir şeyler yapamaz mıyız yahut da ne bileyim bunları", Mustafa: "Şimdi ben şey yapacağız gidip şeye Savcılığa şikayette bulun", Oğuz Alpaslan: " Abi bu İhsan GÖKTAŞ ben diyor orduyla ordu kanalı var diyor bende diyor bir sürü bir adam daha var adını unuttum ben mesela bir ekipte olabilir oyunlarmı da bozmak istemiyorum eğer doğru bir yerlerde doğru kişilerse o anlamda soruyorum", Mustafa: " Hayır o zaman ya o zaman da doğru adam doğru iş yapar yani sen Savcılığa git şey ver dilekçe vermek iste deki ben efendim derneğin genel sekreteriyim bir takım ilgisi olmayan üyelikleri bile olmayan kişilerde derneğe geldiler istila ediyorlar de güvenlik istiyorum de" dediği, Tape:984, 07.12.2007 tarihinde Murat ZELYURT ile görüşmesinde özetle; Murat'ın "Valla 8 günden beri sokaktayık." "Nano ile bitirdik her şeyi." "Ya böyle bi mübtezel çıktı." dediği, Alpaslan'ın "Yav ben içerdeydim. Yeni çıktım anneme geldim şimdi." "10 gün, 10 gün. Mal beyanı, hep çeviriyorlar ya ibneler." dediği, Murat'ın "Valla ne yapacağı yok abi biz perişan olduk yav per perişan olduk." dediği, Alpaslan'ın "Baba şey yapın ya. Üçünüz bir arada zor olur." dediği, Murat'ın "Ya abi zaten Seda gitti ya." "He Aliyle beraber kaldık biz." dediği, Tape:985, 16.12.2007 tarihinde Mustafa ALPAY ile görüşmesinde özetle; Alpaslan'ın "Abi bizim hani dernekten İsa Musa vardı ya abi." "İsa Musa vardı ya Hüseyin GORÜM'ün yanında." "Şimdi Musa yanımda, yaklaşık 4-5 saattir beraberiz." "İşte şey yapmak istiyor yani. Konuştuk ettik de. Bu şikayetleri var. Nasıl bulaştığı, nasıl ettiğini yakınıp duruyor. Geldiğin zaman tanıştırayım mı abi" dediği, Mustafa'nın "Alpaslan" "İkimiz görüşelim." "Şimdi ben bir bakayım. O arkadaşların sen bana anlattığın duruma göre, Ben bir bakayım ondan sonra o arkadaşlara." "Konuşurum yada konuşmam, artı dernekle ilgili pek de bir yetkili değilim sadece sen benim gönlümdesin." "Çünkü onunla birlikte kullanıyorlar. Onunla birlikte televizyonlara çıkıyorlar. Onunla birlikte falan falan falan yapıyorlar. Şimdi onlarla benim oturup konuşmam uygun olmaz." , "Yani ama sen beni geleceksin ki aydınlatırsın kefil olursun" , "Senin kefaletine anlattıklarına inanırsam o çocukları da dinlerim ben" dediği,Alpaslan'm "Tamam abi bi emrin varmı abi başka bir şey" dediği, tespit edilmiştir. e)-Diğer şüphelilerle örgütsel irtibatları; Oğuz Alpaslan ABDULKADİR'in 05378786138 olan telefon numarasının ; Hüseyin Gazi OĞUZ,İhsan GÖKTAŞ,Kahraman ŞAHİN, Mehmet Fikri KARADAĞ,Hüseyin GÖRÜM ve Yaşar ASLANKÖYLÜ'nün telefon,sim kart veya ajandalarında kayıtlı bulunduğu, Oğuz Alpaslan ABDULKADİR'in 0 537 8786138 hatlı telefonu ve sim kartında ise ; Kahraman ŞAHİN'in 0537755310, Recep Gökhan SİPAHİOĞLU'nun 05554898215, 05554952647,05053043924,Ayşe Ceylan GEÇYOL'un 05427120047,Hüseyin Gazi OĞUZ'un 05322650260,Tanju OKAN'm 05322383077, Mehmet Fikri KARADAG'm 05358881514,05396550456 ve İhsan GOKTAŞ'm 05398725788 olan telefon numaralannm kayıtlı bulunduğu tespit edilmiştir. Fiziki takip tutanağı ; 13.11.2007 günü saat: 16.05 sıralarında Mehmet Fikri KARADAĞ ile Oğuz Alpaslan ABDULKADİR'in Kadıköy ilçesi Beşiktaş İDO iskelesi önünde buluştukları, yaklaşık 10 dakika sonra Beşiktaş feribotuna bindikleri, saat: 17.15 sıralarında Halasgargazi Caddesi Unsal Çarşısı No:300/73-84 sayılı adreste bulunan Şişli 35. Noterin ofisi olarak kullandığı yazıhaneye girdikleri ve burada Mahmut KUZ ile buluştukları, akabinde saat: 18.40 sıralarında üç şahsında noterden ayrıldıkları, yaklaşık 5 dakika sonra



(S

Mahmut KUZ isimli şahsın diğer şahıslardan ayrıldığı, Mehmet Fikri KARADAĞ ve Alpaslan OĞUZ isimli şahısların Mecidiye köy istikametine yöneldikleri, Oğuz Alpaslan'ın burada İETT otobüsüne binerek Mehmet Fikri KARADAĞ'dan ayrıldığı, M. Fikir KARADAĞ'm ise yaya olarak Şişli Osman bey metro girişine yürüdüğü ve saat: 18.57 sıralarında 0212 224 14 13 numaralı ankesörlü telefon ile bir yeri aradığı, daha sonra yine saat: 19.07 sıralarında yaya olarak Şişli Harbiye - Vali konağı kavşağına gelip 0212 296 14 61 numaralı ankesörlü telefondan bir yeri aradığı ( aradığı telefon numarasının Selim AKKURT'a ait olduğu tespit edilmiştir.) ve akabinde Harbiye ordu evine girdiği ve burada yaklaşık 30 dakika kaldıktan sonra Beşiktaş - Kadıköy iskelesine gelerek Kadıköy feribotuna bindiği,belirtilmiştir. Şüpheli Oğuz Alparslan ABDULKADİR'in kullanmakta olduğu 0537 8786138 nolu GSM hattının 01.01.2000 den günümüze kadar yapmış olduğu arama-aranma, mesaj gönderme-mesaj alma kayıtlarının kolluk tarafından yapılan analizinde; -Kahraman Şahin' in kullandığı 0537 3755310 nolu GSM hattı ile 34 -Mehmet Fikri KARADAĞ' m kullandığı 0535 8881514 nolu GSM hattı ile 73 -Mehmet Fikri KARADAĞ' m kullandığı 0539 6550456 nolu GSM hattı ile 9 -Yaşar Aslanköylü' nün kullandığı 0539 9387597 nolu GSM hattı ile 2 -Yaşar Aslanköylü' nün kullandığı 0536 5483885 nolu GSM hattı ile 9 -Tanju Okan' m kullandığı 0532 2383077 nolu GSM hattı ile 4 -Recep Gökhan Sipahioğlu' nun kullandığı 0505 3043924 nolu GSM hattı ile 6 -Recep Gökhan Sipahioğlu' nun kullandığı 0555 4952648 nolu GSM hattı ile 2 -Recep Gökhan Sipahioğlu' nun kullandığı 0555 4952647 nolu GSM hattı ile 147 -Recep Gökhan Sipahioğlu' nun kullandığı 0555 4898215 nolu GSM hattı ile 12 -İhsan Göktaş' m kullandığı 0539 8725788 nolu GSM hattı ile 22 -Hüseyin Gazi Oğuz' un kullandığı 0532 2650260 nolu GSM hattı ile 34 Ayrıca şahsın kullandığı 0537 8786138 nolu telefon hattından diğer hattı olan 0535 5526566 nolu GSM hattı ile 18 kez görüştüğünün tespit edildiği belirtilmiştir. Şüphelinin kullanmakta olduğu 0533 2756462 nolu GSM hattının ise 01.01.2000 den günümüze kadar yapmış olduğu arama-aranma, mesaj gönderme-mesaj alma kayıtlarının kolluk tarafından yapılan analizinde; -Kahraman Şahin' in kullandığı 0546 6478283 nolu GSM hattı ile 49 -Kahraman Şahin' in kullandığı 0537 3755310 nolu GSM hattı ile 24 -Ayşe Ceylan Geçyol' un kullandığı 0542 7120047 nolu GSM hattı ile -Mehmet Fikri KARADAĞ' m kullandığı 0535 8881514 nolu GSM hattı ile 2 -Recep Gökhan Sipahioğlu' nun kullandığı 0555 4952647 nolu GSM hattı ile 2 -Recep Gökhan Sipahioğlu' nun kullandığı 0505 3043924 nolu GSM hattı ile 2 -Recep Gökhan Sipahioğlu' nun kullandığı 0555 8571924 nolu GSM hattı ile 2 kez görüştüğünün tespit edildiği belirtilmiştir. f)-Diğer şüpheli ve tanık beyanları; Gizli Tanık -17 , ifadesinde aynısı ile ; "Oğuz Alparsaln ABDULKADİR, sonradan derneğe geldi. Hırslı bir yapısı vardı. Kısa sürede ilerleyerek yönetim kuruluna girdi. Kendisine dernek binasında oda yaptı. Kadıköy çevresinde emlakçilik yaptığı için çevresindeki kişileri derneğe getirip Kuvayı Milliyeyi, anlatıyor, vatanın elden gittiğini, halkın uyandınlması gerektiğim söylüyordu." şeklinde beyanda bulunmuştur. Mehmet Fikri KARADAĞ ;Oğuz Alpaslan ABDULKADİR'i 22 Temmuz seçimleri sonrasında Kadıköy'deki dernek binasında birkaç defa gördüğünü ve konuştuğunu, kendisi ile herhangi bir samimiyetinin olmadığını, kendisinin dernekten ayrıldıktan sonra dernekte yaşanan olayları kendisine anlattığını, bu amaçla birkaç kez yanına geldiğini, kendisinin


demek başkanlığını vekaletliğini yönetim kurulu kararıyla Hüseyin GÖRÜM'e devrettiği toplantıda Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in de genel sekreterlikle görevlendirildiğini beyan etmiştir. Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ;Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in Kadıköy'de emlakçilik yaptığını, kendisi ile aile olarak görüştüklerini, demekten istifa ettikten sonra geri döndürmek amacı ile kendisini telefonla arayarak ikna etmeye çalıştığını beyan etmiştir. Tanju OKAN ; Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR ile önceden tanışmadığını, Kemal CANAY'm kendisine bu kişinin İstanbul Kuvayı Milliye teşkilat başkanı Hüseyin GÖRÜM'ün yardımcısı olduğunu söylediğini, Kemal CANAY'a bu şahsın kendisi ile ne görüşeceğini sorduğunda Ekim ayında kongre yaparak Mehmet Fikri KARADAĞ'I İstanbul Kuvayı Milliye demek başkanlığından indirip yerine şimdiki teşkilat başkanı Hüseyin GÖRÜM'ü seçeceklerini söylediğini, ancak bu konuyla ilgili olarak herhangi bir şahısla buluşmadığını, beyan etmiştir. Yaşar ASLANKÖYLÜ ; Oğuz Alparslan ABDÜLKADİR ile 2007 yılında telefon ile tanıştığım,kendisini şahsı simaen tanıdığını,kendisini Kuvayı Milliye Derneği Genel Sekreteri olarak tanıttığını, demek bünyesinde Genel Merkezde bir yapılanma olacağından bahsettiğini,temsilcilik yetki belgisinin ve demek makbuzlannm yenilenmesi ve İstanbul'a gelmesi gerektiğini söylediğini, beyan etmiştir. Ali KUTLU ; Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'i Kuvayı Milliye Demeğinde bulunduğu sırada tanıdığını, aslen KerkükTü olduğunu ve Kadıköy civarında emlakçilik yaptığını, demekte de genel sekreterlik yaptığını bildiğini, demekte oldukça aktif olduğunu da gördüğünü,ancak demeğin fikir yapısını ve gidişatını da beğenmediğini,beyan etmiştir. g)-Hukuki durumunun değerlendirilmesi; Şüpheli Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu , Ergenekon Terör Örgütünün kendisine bağlı "Sivil Unsurların" kurulması ve örgütlenmesi amacı ile hazırladığı "Lobi" adı verilen gizli-örgütsel çalışması uyarınca kurulan Ergenekon Terör Örgütüne bağlı "Lobi Yapılanmasının" kararı ve bu yapılanmanın Sivil Toplum Kuruluşları alanındaki faaliyet şekil ve esaslarını belirlemek için hazırladığı "Dinamik" adı verilen örgüt dokümanında gösterilen "Kuvayı Milliye Cephesi gibi Milli Mücadele yıllarında kurulan örgütlerin günümüzde yeniden kurulması ve faaliyete geçirilmesi uygun görülmüştür" hedefinin uygulamaya konulması amacı ile kumlan Kuvayı Milliye Derneğinin faaliyetlerinde etkin rol oynadığı, Ergenekon Terör Örgütünün amaçları doğrultusunda yönetilmesine yardımcı olması genel sekreter olarak görevlendirildiği, bu görevi kapsamında da örgüte eleman kazandırdığı, örgüte kazandırdığı elemanların profillerinden de yararlanıp mafya tarzı faaliyetlerde bulunarak örgüte gelir temin ettiği, yine örgüte kazandırdığı elemanlar aracılığı ile örgüt amaçlan doğrultusunda istihbarat topladığı, iddia edilmektedir. Kendisinin milliyetçi ve Atatürkçü düşünceye sahip bir insan olduğunu, bu nedenle Kuvayı Milliye Demeğine ilgi duyduğunu , 2 ay üye olarak kaldığını 1,5 ay kadar da genel sekreterliğini yaptığmı,daha sonralan demeğin yetersiz insanlardan oluştuğunu gözlemlediğini, aynca Hüseyin GÖRÜM'ün tavır ve davranışlanndan rahatsız olduğunu, bu nedenle 20.10.2007 tarihinde genel sekreterlik ve demek üyeliğinden istifa ettiğini, ilişkide olduğu kişiler ile bağlantısının demeğin yasal faaliyetleri ile sınırlı kaldığını, Mustafa ALPAY isimli kişinin bildiği kadan ile Genelkurmay Askeri İstihbaratında görevli olduğunu, Mustafa ALPAY'ın ilk başta Kuvayı Milliye Demeğine üye olduğu için kendisine kızdığını, daha sonra ise bir müddet burada kal, bize bilgi getir dediğini,bu kapsamda demekte yolunda gitmeyen işlerle ve yetersiz kişilerle ilgili bazı belgeleri kendisine verdiğini savunmuştur. Yukanda geniş olarak özetlendiğinden aşağıda sadece ilgili bölümleri yazılan telefon görüşmelerindeki;


12.09.2007 tarihinde Yaşar ARSLANKÖYLÜ ile yaptığı telefon görüşmesindeki "Çünkü bu dava oturma dava değil artık hızlanıyor, bu şey değil, düşünün taşının bizi arayın bildirin kararınızı" , "Genel merkezin direktifine talimatına bu kadar sorgularsan senle iş yapılmaz anlamında söylüyorum ben, anlıyor musun beni, Kuvayı Milliye sırf yetki belgesi alıp ta oturmak değildir. Genel Merkez çağırıyorsa geleceksin" 14.09.2007 tarihinde Tanju OKAN ile yaptığı telefon görüşmesindeki ; "Hızlı bir şekilde artık herkes aldı başını gidiyor Cumhurbaşkanlığı seçimleri de oldu bitti artık meydanlar bizim yani" Sözlerinin de; savunmasının aksine derneğin teşkilat başkanı olan Hüseyin GÖRÜM'ün tavır ve davranışlarından rahatsız olmadığını, bilakis Mehmet Fikri KARADAĞ'm geçici olarak dernek genel başkanlığından ayrılmasından sonra bir süre Hüseyin GÖRÜM'ün lehine faaliyette bulunduğunu, derneğin tüzüğünde yazılı amaçlan dışında "dava" olarak tanımladığı bir amacının olduğunu ve dernek temsilci ve üyelerinin de genel merkezin kararlarını sorgulamamasını isteyecek kadar dernek içerisindeki yapılanmanın hiyerarşisine bağlı bulunduğunu gösterdiği anlaşılmaktadır. 18.10.2007 tarihinde Hüseyin KÜÇÜK ile yaptığı telefon görüşmesindeki "... Bizim özel harekattan bir arkadaşımız geldi. Ayrıldı oradan yani. Şu anda davaları falan var." "Çalışması lazım. İş beğenmezlik problemi yok. Anlıyor musun " "Ona yardımcı ol sen. Bizim arkadaşımız, bizden yani" sözleri ve aynı kişi ile yaptığı; 21.10.2007 tarihli telefon görüşmesindeki Hüseyin'in "Sağol Başkanım Hüseyin (Hüseyin GÖRÜM) bey Ankara'yı aradı mı" " Memleketten beni arıyorlar sıkıştırıyorlar şu işi bir hallet gerekiyorsa İskenderun'a düşürmeye çalış" sözlerine verdiği "Tamam" cevabının, Dernek içerisindeki yapılanmada yer aldığı anlaşılan Murat ZELYURT isimli kişinin, yine kendisinin yaptığı telefon görüşmeleri içeriğine göre Sedat PEKER ile bağlantılı olduğu anlaşılan Hüseyin KÜÇÜK aracılığı ile iş bulması, Hüseyin KÜÇÜK'ün de bir tanıdığının askerlikle ilgili talebini karşılama için girişimde bulunduğunu gösterdiği gibi, dernek içerisindeki yapılanmanın dışa karşı dernek adına askeri kişi ve kuruluşlar ile bu talepleri iletecek derecede bağlantılı bulunulduğu izlenimini verdiğinin anlaşıldığı, 21.10.2007 tarihinde Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile yaptığı telefon görüşmesindeki Recep'in "Şu fırının yan camına bak. O yan camı ben deldim." "Mermiyle bak gel gel..." , "Yok Kürt pezevenk onlar." sözlerine verdiği "İyi yaptın abi iyi yaptın" cevabının, sürekli bağlantı halinde bulunduğu dernek içerisindeki yapılanmada yer alan Recep Gökhan SİPAHİOGLU'nun yasadışı eylemini onayladığını gösterdiği, 22.10.2007 tarihinde Uğur ŞİMŞEK ile yaptığı telefon görüşmesindeki; Uğur'un "... yalnız bak şimdi ben önümüzdeki haftadan sonra yavaş yavaş kardeşim bayramdan 15-20 gün sonra ben çökecem paramı hesabımı kapat diyecem" sözlerine verdiği " Bak sen eğer paranı alamazsan bana devret yani bu devret derken beni de işin içine sok ben senin o paranı alırım", " Üstüne kendime para alırım" , "Ben sana söylüyorum abi ya bu şeyle olmaz, normal kimlik emniyet kardeşlerimiz hakeza" sözlerinin , açığa çıkartılamadığından bu konuda isnatta bulunulmayacak ise de, dernek içerisindeki yapılanmanın adını ve demek kimliğini kullanarak yasa dışı bir tahsilata aracı olarak pay almak istediğini gösterdiği, 27.10.2007 günü Ali KUTLU (görüşme Recep Gökhan SİPAHİOĞLU adına kayıtlı telefonla yapılmıştır) ile yaptığı telefon görüşmesindeki "... yok Seda'lar gelmiyor o zaman bu akşam" , Ali'nin "Bilmiyorum belki de gelmiyordur şimdi Gökhan beye de çıktı şeyi bekliyor makina gelecek de onu takacaz Turan" , " Şeyi söyleyecem Selim'le görüştün mü SelimTe Selim'le anlarsın sen" sözleri ve kendisinin söylediği " He yok daha görüşmedim" , Sonra yüz yüze görüşünce sana bir şey daha söyleyecem yüz yüze görüşünce" sözleri içerisinde geçen Selim isimli kişinin,


Yukarıda genel açıklamalar bölümünde geniş olarak anlatılan dernek içindeki yapılanmanın Orhan PAMUK ve bir kısım kişilere karşı gerçekleştirmeyi planladığı eylemde tetikçi rolü üstlenmesi düşünülen Selim AKKURT olabileceği,nitekim şüphelinin de içerisinde bulunduğu Kuvayı Milliye grubu içerisinde Selim isminde bir başka kişinin bulunmadığı, görüşmenin yapılanmanın gizlilik prensibi ve özellikle planlanan bu eylemm özelliği gereği açıklıktan yoksun yapılarak yüz yüze konuşmaları gerektiğinin belirtildiği, 13.11.2007 günlü fiziki takip tutanağında Mehmet Fikri KARADAĞ ile şüphelinin birlikte Kadıköy'den vapurla geçerek Mahmut KUZ ile buluştukları,bir süre birlikte vakit geçirdikten sonra ayrıldıkları, bundan sonra M. Fikir KARADAG'ın yaya olarak gidip ankesörlü telefonlar ile Selim AKKURT'u aradığı,ancak ulaşamadığı,sonrasmda ise Beşiktaş - Kadıköy iskelesine gelerek Kadıköy feribotuna bindiğinin belirtildiği, görünürde Selim AKKURT ile bir bağlantısı bulunmayan şüpheliye yapılanmanın diğer bir tetikçisi Ali KUTLU'nun bu kişi ile görüşüp görüşmediğini sormasının ve bu görüşmenin söz konusu eylemm planlandığı tarihler ile uyuşmasının şüphelinin de bu eylem planı içerisinde yer aldığı yönünde şüphe oluşturduğu, 31.10.2007 tarihinde Kamil OSMAN ile yaptığı telefon görüşmesindeki " Şey ben Kadıköy'deyim de ama tabi dernekte görüşmeyelim yani derneğe götürmek istemiyorum seni" " He ben de orda görüşmek istemiyorum da yani hiç olmazsa orda sizle tanışır bir fikir alışverişi hem de siz A.... gidiyor musunuz" " Şey Aliye de söyle Ali orda kalıp kalıyor altında, kaçırır benim olayları şey yapmadığımı yani Ali orda kalıyor da bir şey yaptığı yok da ona bir şey söylemiyorum ben ağzından falan kaçırır kalıyor olsun kalsın proplem yok" şeklindeki açıklıktan yoksun sözlerinin , dernek içerisindeki yapılanmanın bir faaliyeti olarak ve yapılanmanın gizlilik prensibine uygun şekilde derneğe bile gelip görünmesini mahsurlu gördüğü bu kişi ile bağlantıya geçtiğini gösterdiği, 31.10.2007 tarihinde Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile yaptığı telefon görüşmesindeki "Abi şeyler var şimdi. Buraya derneğin adını temizlemek için, anlıyor musun beni" "Bir takım çalışmalar. Telefonda konuşmayalım sonra konuşurum seninle" sözlerinin, derneğin gidişatını beğenmediğinden dolayı 20 Ekim 2007 tarihinde istifa ettiği şeklindeki savunmasının aksine, dernek içerisindeki yapılanmadaki faaliyetini, bu yapılanmanın gizlilik prensibi içerisinde devam ettirdiğini gösterdiği, 01.11.2007 tarihinde Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile yaptığı telefon görüşmesindeki; "Ne yapayım, şuanda şey müsait de değilim. Yanımda arkadaşlarım var ama Seda delirmiş vaziyette. Murat hadi ondan biraz daha şeyli. Ne bileyim işte böyle yani. Gittiler geldiler bir akşamleyin bir paşa mı vardı onun yanma gittiler geldiler hani bir adamlar vardı ya .. .abi neyse konuşmamız lazım konuşuruz seninle yani" "Müsait değilim anladın mı, abi yüz yüze görüşmemiz lazım telefonda olmaz." Sözü, Recep'in "Niye kızmışlar" "Her şeyi başında herkesle konuştuk Alpaslan" sözleri ve kendisinin "...Biliyorum da ben de sana söyliyim. Normal insanlar değil bunlar. Öbürü 149 tane kelle almış. Tam 149 tane saymış. Bana şeylerini gösteriyor bunlar. Bak ben bunları var ya parmağımda oynatırım derken o anlamda söylemiyorum. Beni sevdikleri için anlıyor musun,Abi hiçbir karşılık beklemeden benimle her şeyi yaparlar. Senin de öyle. Yaklaştılar sana yani, sen de bunlarla aslında çok yani seviyorlar..." sözleri ve, 01.11.2007 tarihinde Murat ZELYURT ile yaptığı telefon görüşmesindeki "Alo Murat, sert yapabilirsin ama öfkeli davranma dinliyor musun beni" , "Çünkü kaldığın yer ettiğin yer belli ıı şekil yapabilirsin o parayı al ondan sonra ben diyecem ki yarın gittiler diyecem anlıyo musun beni", "O da burada kalmanızı anlayacak ondan sonra da yani iziniz belli değil ondan sonra da ne yaparsanız yaparsınız anladın mı benim demek istediğimi" , " Zaten zor durumdasınız bide kalacak malacak yer problemi olmasın" sözleri ve Murat'ın "Tamam abi" cevabının,


Ali KUTLU'nun ifadesi ve diğer telefon görüşmeleri genelinden de demek içerisindeki yapılanmada tetikçilik görevi üstlendikleri ve şüphelinin kontrolü ve hiyerarşik denetimine verildikleri, bir süre Recep Gökhan SİPAHİOĞLU'nun evinde barındıkları anlaşılan Ali KUTLU,Seda YİVLİ ve Murat ZELYURT isimli kişilerin profillerini, şüphelinin telefonda ismini ve görüşme konusunu söylemek istemediği bir paşa ile görüştüklerini, şüphelinin bu kişileri bir süre sonra Recep Gökhan SİPAHİOĞLU'nun yanma yasa dışı işlerinde istihdam etmek amacı ile görevlendirdiğini, süreç içerisinde bu kişiler ile Recep Gökhan SİP AHİOGLU arasında çıkan problemleri çözmede aktif rol üstlendiğini gösterdiği, 04.11.2007 tarihinde kendisini Ulusal Kanal çalışanı olarak tanıtan Uysal OTLU ile yaptığı telefon görüşmesindeki Uysal'm "Valla bende koşturmacayla işte yann bir toplantı var ee Malatya'da bir yürüyüş başlatacağız PKK ya karşı DTP ye karşı ee" , "Ankara'ya yürüyüş başlatacağız PKK'ya karşı" "Aynı zamanda aynı zamanda ee Türk Milleti olarak şuan Türk Silahlı Kuvvetlerinin emrine girmeye hazırız diye bir imza kampanyası", "Asker olmak istiyoruz", "Bir imza kampanyamız var buna sizde destek verirde ee" sözlerine verdiği "Bizde elimizden geleni yaparız" cevabının, yasalar çerçevesinde olduğu anlaşılan bir sivil toplum girişimini göstermekle birlikte, Ulusal Kanal ve bağlı olduğu grup ile görünürde doğrudan bir bağı bulunmayan Kuvayı Milliye Demeğinin bu grup ile gerekli gördükleri durumlarda birlikte hareket ettiklerini, şüphelinin de bu talebin kendisine iletilecek ve yardımı istenecek derecede demek içerisindeki yapılanmada etkin rol üstlendiğini gösterdiği, 13.11.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesindeki; Mehmet Fikri'nin ".. şimdi bunlar bizim su parasından vazgeçerlerse bizde bu şikayetten vazgeçecez öyle bir antlaşmamız var biliyorsun" sözlerinin, demek ve üyelerinin taraf olduğu anlaşılan bir davada nasıl ifade verileceğine dair kişisel davranışını dahi yönlendirecek derecede demek içerisindeki yapılanma hiyerarşisi içerisinde talimat aldığını gösterdiği, Benzer konular ile ilgili; 22.11.2007 tarihinde Mustafa ALPAY ile yaptığı telefon görüşmesinde Mustafa'ya telefonunun dinlenip dinlenmediğini sorduktan sonra söylediği "Ama dinliyorlar diyorsun.. bir şeyler yapacaz, biz yarın senle acilen görüşmemiz lazım.. Burada demekle beraber bir şeyler planladık ihtilal yani başkaldıracağız, senle bir konuşmam lazım onayını almam lazım,telefonla konuşamıyorum. Akşam gece yarısı yani bana bi zaman ayır onayını konuşmam lazım,ondan sonra tabanım hazır her şey hazır." "Tamam yani desteğin olması lazım anlıyor musun,beni yanımdakilere de onun telefonu da senle konuşim, ondan sonra her şey hazır yani. Bir Tek Kuvayı Milliyeyi kurtarmak için yani." 22.11.2007 tarihinde Mustafa ALPAY ile yaptığı telefon görüşmesindeki Hüseyin GÖRÜM'ün Fox Tv de programla çıkmasını engellemek amacı ile Mustafa'nın söylediği "Oğlum gir bir gece de yat ben gelene kadar. Bak şunu da yapın Hüseyin'i kaçmrsanız gidin televizyonu basın ... Hüseyin'i engelleyin çıkarmaym.Hüseyin'i engellemeye çalışın, baktınız olmuyor, kafasını gözünü kırın, içeri de girin bir gece yatın bir şey olmaz girin yatın 12-15 kişi. Oğlum devlet için yatacaksınız." sözlerine verdiği "Tamam abi tamam şey görüştüğün arayacaklar beni şimdi demi" 22.11.2007 tarihinde Mustafa ALPAY ile yaptığı telefon görüşmesindeki "Abi 2 şey için rahatsız ettim seni, bir onay alıcam. Sedat Sedat'ın grubundan ayarlıyorum birkaç tane en geç 09:30 almaya gelecekler, göndermeyecem onu. İki, hiç kontörüm yok abi, kimseyi arayamıyorum nasıl yardımcı olabilir misin bana." Sözü ve Mustafa'nın "Aman Peker grubundan adam al.Peker grubundan adam al. Ateş etmeyin,ateş etmeyin,darp darp. Sadece kafa göz kırın,ateş etmek yok." 22.11.2007 tarihinde Hüseyin KÜÇÜK ile yaptığı telefon görüşmesindeki " Sağol Hüseyin bir şey soracam. Bana 4 kişi lazım, kötü bir şey yok, ama en fazla 1 gün karakolluk


kalıcaz, bizim davamız için gerekiyor, bir şey yok ama 4 kişi bana biat edecekler, gerekirse kafa göz kıracaz o kadar,bir kişi yann da problem yok var mı öyle kimse" 22.11.2007 günü Hakan isimli şahıs ( Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in telefonu) ile Aydın isimli kişi ile yaptığı telefon görüşmesindeki ; Hakan'ın "Ya çok acil bir şekilde At Nalına gelebilir misin diyecektim ya. Orda bazı bazı kişiler var onlarla da görüştürmem lazım seni." "Ya bugün ya bir devlet mevzusu yani o kadannı söyleyeyim" sözlerinin, Derneğin gidişatını beğenmediğinden dolayı 20 Ekim 2007 tarihinde istifa ettiği şeklindeki savunmasının aksine, dernek içerisindeki yapılanmadaki faaliyetini, bu yapılanmanın gizlilik prensibi içerisinde devam ettirdiğinin, kendisinin askeri istihbarat görevlisi olarak bildiğini söylediği Mustafa ALPAY'dan bu konularda onay beklediğinin, dernek adma olumsuz faaliyetlerde bulunduğunu değerlendirdiği Hüseyin GÖRUM'ün televizyona çıkmasını engellemek için bu kişiye karşı nezarette kalmayı da göze alacak şekilde eylem planladığının, bu iş için telefon görüşmeleri içeriğinden Sedat PEKER ile bağlantılı olduğu anlaşılan Hüseyin KÜÇÜK'ten adam temin etmesini istediğini anlaşıldığı, 07.12.2007 tarihinde Murat ZELYURT ile yaptığı telefon görüşmesindeki Murat'ın "Valla 8 günden beri sokaktayık." "Nano ile bitirdik her şeyi." "Ya böyle bi mübtezel çıktı." Sözlerine verdiği "Baba şey yapın ya. Üçünüz bir arada zor olur." Cevabı ve Murat'ın karşılık olarak "Ya abi zaten Seda gitti ya." "He Aliyle beraber kaldık biz." sözlerinin, Ali KUTLU'nun ifadesi ve özellikle bu ifadesindeki Recep Gökhan SİPAHİOGLU'nun Murat ZELYURT'un eline silah vererek aralannda problem olan bir kişiye korkutma amaçlı gönderdiği şeklindeki beyanı, diğer telefon görüşmeleri genelinden de dernek içerisindeki yapılanmada tetikçilik görevi üstlendikleri ve şüphelinin kontrolü ve hiyerarşik denetimine verildiklerini, şüphelinin bu kişileri bir süre sonra Recep Gökhan SİPAHİOGLU'nun yanma yasa dışı işlerinde istihdam etmek amacı ile görevlendirdiğini, süreç içerisinde bu kişiler ile Recep Gökhan SİPAHİOGLU arasında çıkan problemleri çözmede aktif rol üstlendiğini, bu kişilerin şüpheliden talimat aldığını gösterdiği, Ergenekon Terör Örgütünün , Kuvayı Milliye Derneğindeki kendine özgü yapısı içerisinde sorumlu düzeyde görev alan kişide derneğin tüzüğü dışında başka amaçlan olduğunu bilmesi ve bunlar doğrultusunda faaliyet göstermesinin bekleneceği, nitekim yukanda yazılı telefon görüşmeleri ile desteklenen Gizli Tanık 17'nin şüpheli hakkındaki "..Derneğe getirdiği kişilere vatanın elden gittiği, halkın uyandmlması gerektiği" şeklinde beyanına göre , aslında Kuvayı Milliye Derneğinin de genel propaganda tarzını uyguladığı anlaşılmaktadır. Tüm bu açıklamalar ile ; şüpheli Oğuz Alparslan ABDÜLKADİR'in Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu , Ergenekon Terör Örgütünün kendisine bağlı "Sivil Unsurlann" kurulması ve örgütlenmesi amacı ile hazırladığı "Lobi" adı verilen gizli-örgütsel çalışması uyannca kurulan Ergenekon Terör Örgütüne bağlı "Lobi Yapılanmasının" karan ve bu yapılanmanın Sivil Toplum Kuruluşlan alanındaki faaliyet şekil ve esaslannı belirlemek için hazırladığı "Dinamik" adı verilen örgüt dokümanında gösterilen "Kuvayı Milliye Cephesi gibi Milli Mücadele yıllannda kurulan örgütlerin günümüzde yeniden kurulması ve faaliyete geçirilmesi uygun görülmüştür" hedefinin uygulamaya konulması amacı ile kurulan Kuvayı Milliye Derneğinin Ergenekon Terör Örgütünün amaçlan doğrultusunda yönetilmesinde görev aldığı, bu görevi kapsamında da örgüte eleman kazandırdığı, örgüte kazandırdığı elemanlann profillerinden de yararlanıp mafya tarzı faaliyetlerde bulunarak örgüte gelir temin ettiği, istihbarat topladığı, Orhan PAMUK ve diğer bir kısım kişilere karşı provakatif amaçlı eylem hazırlıklan içerisinde yer aldığı yönünde hakkında kamu davası açılmasını haklı kılacak derecede şüphe oluşturan delillerin bulunduğu anlaşıldığından,

Şüpheli Oğuz Alpaslan ABDULKADİR'in eylemine uyan; TCK'nun 314/2 ve 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunun 5. maddeleri uyarınca cezalandırılması talep edilmiştir.