Dîvânü Lugâti't-Türk/Dizin/A

Vikikaynak, özgür kütüphane
1 a şaşalamayı anlatan bir edat· I, 39
2 aba ayı· I, 86
3 aba baba· I, 86
4 aba ana· I, 86 bkz> ana, apa
5 aba başı dağlarda yetişip dağlıların yediği hıyar gibi dikenli bir ot; yer mürveri, Cannabis sativa. I, 86
6 abaçı umacı, bununla çocuklar korkutulur; a ğır basma, kâbus· I, 136
7 abakı bostan korkuluğu, I, 136
8 abalı bir şeyi az görme ve azımsama zamanında söylenen kelime· I, 137
9 abarñ eğer anlamına şart edatı, I, 134, 399, 442; II, 209
10 abıdmak gizlemek, saklamak· I, 216 bkz>ab ıtmak
11 abımak gizlemek, örtmek. III, 250
12 abıtgan daima gizleyen, saklayan· I, 154
13 abıtmak gizlemek, saklamak, örtülmek· I, 206, 216 bkz>
14 abıdmak aç aç, karnı tok olmayan, I, 75, 79, 387, 452. 453, 517; II, 227
15 çağırma, ünde, ünlem edatı· I, 35
16 açı yaşlı kadın, hanım nine· I, 87 bkz> eçi
17 açıg nimet içinde yaşayış, I, 63
18 açıg hanın bahşışı· I, 63
19 açıg acı, acı olan her nesne; ekşi· I, 63, 279; II, 75, 299, 311; III, 272
20 açıglıg bolluk içerisinde bulunan (kimse)· I, 147
21 açıglıg ekşili, içine konanı ekşiten, I, 147 bkz>açıglık § açıglıg küp; içine konanı ekşiten küp, içinde ekşi bulunan küp·.I, 147
22 açıklıg tutmak iyi gıdalar ile beslemek· I, 63 ,
23 açıglık acılık· I, 150 bkz> açıglıg
24 açıgsamak canı ekşi istemek· I, 279, 302
25 açıgsımak ekşimek, acılaşmak· I, 282
26 açık büyük kardeş, I, 64
27 açıkmak acıkmak· I, 21, 190
28 açılmak açılmak· I, 193, 194; II, 71, 122 bkz> açl ınmak
29 açımak ekşimek, (yara, vücut) acımak· III, 252
30 açınmak doyumluk ve yem vermek, açınmak; açılmak; açar gibi görünmek. I, 199, 200
31 açışmak açmakta yardım ve yarış etmek· I, 180
32 açışmak ekşimek, acılaşmak· I, 180
33 açıtgan daima ekşiten, acıtan, ekşitgen· I, 154
34 açıtmak ekşitmek; acıtmak, I, 207
35 açlık açlık· I, 114
36 açlınmak açılmak· I, 256, bkz> açılmak
37 açlışmak açılmak .I, 239
38 açmak açmak; aramak; fethetmek, I, 163, 354, 358; II, 188; III, 18, 217, 234, 235
39 açmak karnı acıkmak· I, 172, 283
40 açsamak açmak istemek, I, 276
41 açturmak açtırmak, I, 218
42 açuk açık, I, 64, 94
43 açuklug koçak, huyu güzel· I, 147
44 açukluk(g) açıklık, I, 150, § yüz açuklugı; yüz gülümseyişi· ı, 150 § kapug açuklugı; kapı açıklıgı. I, 150
45 açurgan çok acıktıran, çabuk acıktıran., I, 156; III, 68
46 açurmak acıktırmak, aç bırakmak. I, 268
47 adaklık üzüm çardaklarına ayak yapılacak ağaç· I, 149
48 adaş arkadaş, dost· I, 61, bkz> adaş·
49 adaşlık dostluk, arkadaşlık; sadakat· I, 149
50 adguk kim olduğu belli olmayan sığıntı adam· I, 99 bkz> aduk, aduk, agduk
51 adın başka, diger, ayrı· I, 45, 76, 98; III, 151, 222 bkz> ad ın, adruk, ayruk, edin
52 aduk tanınmayan, bilinmeyen· I, 65 bkz> adguk, aduk, agduk
53 ad ipekli kumaş ve benzeri glbi dokuma cinsinden sanat eseri olan her şey· I, 79, bkz> ed,
54 ad iyilik ve uğur belgisi· I, 79
55 adak ayak· I, 32, 53, 59, 65, 84. 165, 181, 182. 241, 268, 342, 353, 361, 380, 382, 522; II.II,16,112,131.137,142, 146, 158, 190. 195, 209, 215. 247, 327, 364; III, 97, 276, 280, 288, 296, 307, 337, 421,430, 435 bkz> ayak, azak
56 adaklamak ayağa vurmak· I, 304
57 adaklanmak ayaklanmak, ayak sahibl olmak·I, 293, 294
58 adaklıg ayaklı· I, 147
59 adaş arkadaş, dost· I, 155 bkz> adaş
60 ad bolmak iyilik getirmek· , 79
61 adgır aygır·I, 18, 95, 152, 188, 234, 236; II. 96, 109,153, bkz> ayg ır § ögütlüg adgır; dişisi bulunan aygır, I, 52
62 adgırak kulakları ak, vücudunun öbür tarafları kara olan erkek geyik; dağ keçisi tekesi·1, 144
63 adgırlanmak aygırlaşnnak; aygır bulmak· I, 313
64 adıg ayık· I, 63 § esrük adıg; sarhoş ayık· I, 63
65 adıg ayı· I, 63, 84, 332 bkz> ayıg·
66 adıglıg ayısı çok olan· I, 147
67 adıg merdegi ayı yavrusu·I, 480
68 adıklamak şaşalamak·III, 339 bkz> aduklamak·
69 adılmak ayılmak,I, 194
70 adın başka, diğer, ayrı,I, 45, 76, 98; III, 151, 222 bkz> ad ın, adrıık, ayruk, edin
71 adırmak ayırmak· III, 228 bkz> edirmek, ödürmek, ödürmek, udurmak, üdürmek·
72 adışmak apışmak, ayrılmak. I, 181
73 adma bırakılan, salıverilen, başı bo;· I, 129 § adma yılkı; yaşlı olduğundan yük vurulmayan hayvan· I, 129
74 adnagu yabancı, başkası· III, 68
75 adnamak değişmek; bozulmak· I, 288
76 adrı buğday temizlemek için kullanılan araç,yaba, çatal, çatal de ğnek· I, 126;II, 22, 331
77 adrı butlug bacakları açık kişi, eğri bacak, I,126
78 adrık ayrık otu, Cynodon dactylon. I, 98, 113 bkz> ayr ık
79 adrılmak ayrılmak·I, 247
80 adrım eğerin altına iki yana konan keçe, teyelti I, 107
81 adrış ayrılış, ikiye ayrılan yolun başı· I, 96
82 adrışmak ayrışmak, birbirinden ayrılmak· I, 233, 234, 270. bkz> ayrışmak
83 adruk başka, ayrı· I, 98 bkz> adın, adın, ayruk, edin
84 aduk tanınmayan, bilinnneyen, I. 65 bkz> agduk, aduk, adguk
85 aduklamak tanınmamak, garip görmek, yadırgamak·I, 304 bkz> adıklamak
86 adut avuç·I, 50, 83 bkz> avut
87 adutlamak avuçlamak·I, 298, 299
88 afılgu bir deniz ağacı·III, 146 bkz> avılku
89 aftabı kova·I, 432
90 ag iki bacak arasındaki boşluk·I, 80
91 agan er genizden laf söyleyen insan, genzek·I, 77
92 agartgu Şerbet gibi buğdaydan yapılan içki, bir çeşit buğday birası·III, 442
93 agduk bozuk, belirsiz, değişik·I, 65 bkz> aduk, aduk, adguk § agduk (ki şi); kim olduğu belli olmayan sığınti (adam)·I, 99
94 agı ipek kumaş (altın veya gümüşle işlenmiş sırmalı).I, 89;II, 153
95 agıcı ipek kumaşları muhafaza eden kimse,hazinedar.I, 89, 136
96 agıl ağıl, koyun yatağı; koyun plsliği. I, 65, 73
97 agım çıkım, yükselim· I, 75
98 agır ağır· I, 52, 53, 99; III, 68, 247
99 agırlalmak ikram olunmak· III, 344 bkz> agırlanmak
100 agırlamak ağırlamak, ikram ve ihsan etmek, I, 53, 106, 300, 301; III, 344, 347
101 agırlanmak ağırlanmak, ikram edllmek; pahalı bulunmak·I, 291, 292;III, 344 bkz> ag ırlalmak
102 agırlıg ağırlanan;·I, 45, 146 § agırlıg kişi; ağırlanan adam· I, 52
103 agırlık ikram ağırlayış· I, 114
104 agış yükseliş, ;ıkı;·I, 61
105 agışmak yükseli;mek, çıkıçmak, çıkmakta yarış etmek, artırışmak; koğmakta yarış etmek·I, 185
106 agıtgan daima çıkartan, yükselten· I, 155,156
107 agıtmak çıkarmak, yükseltmek·I, 212
108 agız agız· I, 43, 55, 129, 193, 195, 383; II. 6, 26, 175, 188;III, 102, 110, 247, 257, 339
109 agızlamak ağza vurmak; ağız açmak·I, 302
110 aglak ıssız, çorak, oturulmayan yer, boş.,I, 119, 468 § aglak yér; boş yer· II. 365
111 aglamak yalnız olmak, bo; olmak,III, 258
112 aglatmak savmak, uzaklaştırmak, ıraklaştırmak, boşaltmak,I, 265;III, 365
113 agmak çıkmak, belirmek; aşmak, yükselınek, ağmak; değişmek, başkala;mak, bozulmak, meyletmek, dönmek·I, 65,167,173, 309, 354; II, 43, 50, 61, 67, 68; III, 183, 219, 327
114 agnamak (hayvanlar) yatıp debelenmek; kekemeleşmek, dili tutulmak· I, 289
115 agnatmak (hayvanları) yatırıp debelendlrmek; dili buruşturmak, dili ağırla;tırmak·I, 267
116 agrıg ağrı·I, 98
117 agrıkanmak ağrısından şikâyet etmek·I, 213
118 agrımak ağrımak,I, 46, 273, 274;III, 169
119 agrınmak ağrımak, acı duymak· I, 252
120 agrışmak ağrışmak, sızlaşmak, I, 235
121 agrıtmak ağrıtmak· I, 261
122 agrug süñügi omurga kemiklerinin önce geleni, birincisi, ilki,I, 98
123 agruk pılı pırtı, ağırlık, yük·I, 99;III, 68
124 agruklanmak (bir iş veya yükü) ağırsınmak, ağır saymak·I, 313
125 agrumak ağırlaşmak· I, 273
126 agsamak (çıkmak, yükselmek, ağmak) istemek, I, 277
127 agtarılmak yere vurulmak, sarsılmak·I, 246 bkz> agtılmak
128 agtarmak aktarınak, devirmek, yenmek·II, 74 bkz> axtarmak
129 agtılmak yere vurulmak, sarsılmak,I, 246 bkz> agtarılmak
130 agu agı, zehir,I, 89;III, 339
131 aguj ağız, memeli hayvanların doğurduğu zaman verdigi ilk süt·I, 55 bkz> aguz
132 agujlug agzı, ilk sütü bulunan kişi,I, 146
133 agukmak agılanmak. I, 191
134 agulamak ağılamak,I, 310
135 ağurşak ağırşak,I, 149
136 aguz agız, memeli hayvanların doğurduğu zaman verdigi ilk süt· I, 55 bkz> aguj
137 axlamak göğüs geçirmek, ahlamak III, 118
138 axsak aksak, topal,I, 119
139 axsak buxsak topal ve çolaklar için söylenir. I, 465
140 axsamak aksamak, topallamak.I, 276
141 axsatmak aksatmak,I, 262
142 axsum sarhoşlukta kavga eden·I, 116 bkz>axsuñ
143 axsuñ sarhoşlukta kavga eden· I, 116 bkz>axsum
144 axşam akşam, I, 107
145 axtarmak aktarmak,I, 219, 516 bkz> agtarmak
146 ajmuk ak ;ap,I, 99 bkz> ıjmaklanmak· § ajmuk taz; başı şapla sıvanmış gibi kel I, 99
147 ajun dünya, âlem·I, 41, 77, 160, 179, 407, 420,463;II, 228, 283, 303, 335; III, 41, 52, 288, 303. 378 § bu ajun
148 ak ak, beyaz,I, 81, 134, 258; III, 39 bkz> örüñ, ürüñ § ak at; boz renkli at· I, 81
149 aka turmak akıp durmak·I, 73
150 akı eli açık, koçak, selek, cõmert·I, 90
151 akılamak selek (cömert) saymak; selekli ğe (cömertliğe) nispet etmek, seleklemek·I, 310; III, 329
152 akılık seleklik, cömertlik. III, 172
153 akılmak şaşırtmak, şaşalatmak· I, 39
154 akım akım, bir defada akacak kadar olan· I, 75
155 akın sel, akıntı. I, 15, 77, 96, 156, 212, 377; III, 39, 61, 398 § munduz ak ın; birden bire gelen sel, deli sel·I, 77 § akın munduzı; deli sel·I, 96
156 akınçı akıncı, geceleyin düşmanı basan asker, 1, 77, 134, 212
157 akındı akıntı
158 akışmak akışmak· I, 186
159 akıtgan akıtan· I, 156
160 akıtmak akıtmak; göndermek·I, 212
161 akıyagak iç ceviz, iyi ceviz, I, 90
162 aklışmak akı;mak· I, 88, 241
163 akmak akmak,I, 15. 96, 168, 343, 377;II, 19, 45, 128, 228; III, 3, 39, 127, 159, 325. 398
164 akru yavaş· I, 114 bkz> akrun·
165 akru akru yavaş yavaş· I, 114
166 akrun yavaş·III, 361 bkz> akru
167 ak sakal saçı sakalı ağarmı;, kocalmış· I, 81
168 akturmak aktırmak, akıtmak, I, 222; III, 17
169 akur ahır,I, 7
170 al hile, al,I, 63, 81; II, 289; III, 412 bkz> yap, yup
171 al hanlara bayrak, devlet adamlarının atlarına eğer örtüsü yapılan turuncu ipek kumaş, I, 81
172 al al renk, III, 162
173 ala acele etmeme anlamına bir kelime·I, 92;III, 26
174 ala ala, alaca; ala tenli, alaca tenli ki;l kl bir çe şit derí hastalığından vücudunda alacalar olur, apraşlık.I, 81, 91 § ala at; alaca renkli, ala, k ır at· I, 81
175 ala insanın içinde olan gizli ;eyler· I, 425
176 alaçu alaçuk, çadır· I, 136
177 alaçulanmak alaçuk edinmek· III, 205
178 alañ alan, düz vé açık yer,I, 135 bkz> añıl § alañ yazı; düz ova· I, 135
179 alañır geleni, tarla faresl·I, 161
180 alarmak kamaşmak (göz); kızarmak, al olmak, ala olmak, alacala şmak, I, 179
181 alartmak belertmek (göz), yan bakmak· III, 428
182 alavan timsah· I, 140
183 alçak yumuşak huylu, ince ki;i, uslu· I, 41,100
184 aldamak aldatmak·I, 273, 472 alduzmak malını elinden aldırmak, soyulmak·II 87
185 algu alacak·I, 341
186 alıg kötü, fena, alık,I, 64, 384
187 alıgsamak almak istemek·I, 281 alık kuş gagası· I, 68
188 alıkmak alçalmak; bozulmak, azmak; kötüleşmek· I, 191, 192 bkz> alkmak
189 alım alacak; borç, I, 44, 75, 168,188, 209, 294;II, 72, 96,159,176,185, 214, 294; III, 184, 251,288
190 alımçı alıcı, alacaklı·I, 75, 409
191 alımga hakanın mektuplarını Türk yazısıyle yazan kimse·I, 143 bkz> ılımga
192 alımlıg alacaklı, alacağı olan adam,I, 148, 149, 240
193 alımsınmak alır gibi görünmek·I, 20 alın alın; cephe, dağın ön cephesl·I, 78;II, 79 alınlıg er geniş ve yüksek alınlı adam,I, 148
194 alınmak alınmak; kendi ba;ına alacağını almak.I, 22, 203;II, 159
195 alış borçluyu borcu yüzünden sorguya çekme. I, 62
196 alış su ağzı, suyun havuzdan veya suvattan döküldü ğü ağızlar.I, 62
197 alış beriş bir hakkı alma ve verme.I, 62
198 alışgan alış (veriş) yapan· I, 518, 519
199 alışmak alacak almakta yardım etmek· I, 188
200 alkalmak alkışlanmak, övülmek·I, 249
201 alkamak alkışlamak, övmek I, 284
202 alkaşmak alkışlamak, alkışta yarış etmek·I, 237
203 alkınmak mahvolmak, yok olmak, bitmek, tükenmek I, 82, 195, 254
204 alkış alkış, övme.I, 97, 249, 284
205 alkışmak birbirini mahvetmek, yok etmek; , yok etmekte yar ış etmek I, 237
206 alkmak bozmak, mahvetmek, yiyip bitirmek, bat ırmak.III, 188, 419, 447 bkz> alıkmak
207 alma elma· I, 130 bkz> almıla
208 almak almak· I, 40, 41, 46, 51, 53, 99,114,149, 168. 175, 236, 329, 367, 373, 412, 421, 440;II, 13, 24. 87, 110, 219, 294; III, 6, 155, 161, 224, 371, 372
209 almıla elma· I, 130, 138; II, 311; III, 19, 272 bkz> alma § k ımız almıla; ekşi elma· I, 366
210 alp alp, yiğit, kahraman, bahadır· I, 41, 123, 125, 139, 182, 183, 237, 239, 359, 370, 388, 413, 517;II, 223, 349; III, 65, 332, 393, 406 § alp tégin; yi ğit köle· I, 413
211 alpagut tek başına düşmana saldıran, hiçbir yandan yakalanmayan yi ğit· I, 144; III, 422
212 alsamak almak istemek· I, 278
213 alsıkmak alınmak, soyulmak, I, 243
214 altın aşağı, alt· I, 108, 109
215 altun altın, I, 52, 120, 147. 165, 185, 360, 371, 399, 504;II, 24, 153, 181, 192, 205, III, 138, 251 § altun bakan; altın halka,
216 altunlaşmak altın öndül koyarak bahse girmek, II, 114
217 altun tarım büyük kadınlara verilen ungun·I, 396
218 alturmak aldırmak· I, 223
219 aluç şeftali I, 122
220 aluçın yenilen boğumlu bir bitki· I, 138
221 aluk kel, dazlak, I, 67
222 aluk kaba, haşin, I, 67
223 alvırmak atılmak, sıçramak, I, 226 bkz> el·virmek
224 amaç öküz; sapan ve benzerleri gibi çiftçi ayg ıtları·I, 52
225 amaç hedef, nişan yeri, annaç·I, 52, 333;II, 329;III, 107, 276
226 amaçlamak nişanlamak, nişan almak,I, 299 bkz> emeçlemek
227 amaçlık nişan yeri·I, 150
228 amır sis, kırağı·I, 54 bkı
229 amrulmak (kaynayan tencere, insan solu ğu) senmek, çekilmek· I, 53, 248, 249 bkz> em-rülmek
230 amrulmak yatıştırmak, dindirmek. III, 428 429 bkz> amurtmak, emrülmek
231 amşuy bir çeşit sarı erik·I, 115
232 amuç doyumluktan verilen armağan· I, 140 bkz> armagan, yarmakan amul sakin, rahat, yava ş yavaş, seğnik, kımıl· damayan; yumuşak huylu adam·I, 74;III, 131
233 amurtmak yatiştirmak, dindlrmek, seğnitmek·III, 428, 429 bkz> amrulmak, emrülmek
234 amuşmak çıkışma veya kınamadan dolayı apışıp kalmak. I, 190
235 ana ana· I, 32, 93, 169, 236, 278, 508;II, 96. 175;III, 18, 33, 210, 212. 272 bkz> aba, apa
236 anaç küçükken büyük bir anlay ış gösteren kız; anacık·I, 52
237 analamak ana edinnnek, ana demek·I, 311
238 ança o kadar, öyle, öylece·I, 63, 88, 332;III, 133, 233
239 and ant, yemin· I, 42, 459
240 anda orada, onda, ondan sonra· I, 109, 125, 130. 341; II, 96; III, 144, 224, 226, 240, 251
241 andag böyle, öyle, o kadar· 1. 37,118,164, 200. 321; II, 274; III, 153, 155,186, 247, 271 andan ondan, ondan sonra, I, 108, 109, 126, 130, 223; III, 422
242 andgarmak yemin ettirmek, ant içtirmek I, 226, 312; III, 423 bkz> añarmak
243 andıg elek, kalbur gibi şeylerln kasnağı·I, 118
244 andıkmak ant içmek, yemln etmek·I, 42, 243
245 andın beylerin hizmetçisi; bunların adı yazılı defter,III, 77 bkz> ay
246 andın ondan. 1. 60, 281, 317, 323;II, 12, 245,259, 345;III, 436
247 aña değersiz, kıymetsiz I, 128
248 añarmak yemin ettirmek, ant içirmek·I, 226 bkz> andgarmak
249 anı onu, ona,I, 27, 37, 40, 54, 170, 171, 172, 176, 177, 178, 192, 207, 212. 213, 216, 217, 224.225, 226. 260, 261. 262, 264, 266, 267. 268, 271, 275, 276, 282, 284, 287, 299, 301,304. 305, 307, 308, 310. 311, 312, 333, 340, 352, 354, 372, 376, 395, 407, 419,
250 anın onun, onunla, ondan·I, 155, 285, 301; II, 13, 133, 153, 172, 204;III, 183, 240
251 anıñ onun·I, 27, 47, 65, 84, 87, 97,118,126, 143, 164. 173, 176, 178, 179, 182, 184, 186, 192, 196, 197, 200, 207, 209, 211, 213, 217, 220, 223, 226, 227, 229, 231, 233, 235, 237, 242, 243, 247, 255, 264, 267, 268, 273, 283, 284, 290, 291, 296, 310, 315, 320,
252 anuk hazır·I, 18, 68, 93
253 anuklamak hazır bulunmak· I, 305
254 anukluk hazırlık, hazırlanma· I, 150
255 anumak hazırlanmak· III, 256
256 anumı cüzam hastalığı, Elephantiasis· I, 137
257 anunmak hazırlanmak·I, 114, 206;III, 161
258 anutgan daima hazırlıklı, hazırlayan·I, 156
259 anutmak hazırlamak· I, 215
260 bir kuş adı·I, 40
261 yanak·I, 40
262 yok, değil·I, 40
263 aña ona,I, 352;III, 94
264 añar ona·I, 35, 48, 68, 69, 79, 89, 93, 94,114, 129, 131, 174, 177, 184, 201, 204, 206, 208, 214, 216, 223, 225. 232, 236, 238, .261, 265, 267, 268, 271, 274, 275, 287, 290. 296, 317, 335, 362. 407, 440, 462, 486, 494;II, 26, 61, 73, 86,117, 123,125,127,130.13
265 añdımak yakalamak için hile yapmak, tuzak kurmak, etraf ını sarmak I, 311, 401
266 añduz andız, bu otun kökü çıkarılarak atın karnı ağrıdığı zaman tedavi edilir· I, 115
267 añıl büsbütün, tamamiyle·I, 94, 135 bkz>alañ
268 añılamak anırmak (eşek)I, 311
269 añıt ördeğe benzer kızıl renkli bir kuş, angut, I, 93
270 añıtmak şaşırtmak, II, 274 bkz> eñitmek
271 añız anız, hububatın biçildikten sonra tarlada kalan köke yak ın sapları· I, 94
272 añlamak anlamak· I, 290
273 añut içecek şeylerde kullanılan hunl· I, 93
274 ap nefi ekl gibidir· I, 34 § ap bu ap ol; ne bu ne 0. I, 34
275 apa ana· I, 86 bkz> aba, ana
276 aplan sıçan cinsinden bir hayvanc ık· I, 120
277 ar kestane rengi, kumral, konural, I, 80 bkz> arsal, ars ıl· arsik
278 ara ara, arasında. I, 87, 317, 511, 528; II, 17; III, 60
279 aralamak aralamak, arasını bulmak, barıçtırmak·I, 309 bkz> arılamak
280 aran ahır, at tavlası,I, 76
281 aranlıg ahırlı, ahırı olan·I, 148
282 ar böri sırtlan· I, 79
283 arçı heybe· I, 124, 231, 250
284 ardutal hamamotu· I, 145 bkz> ordutal, urdutal
285 argag balık avlamak için kullanılan ucu eğri demir, olta·I, 141
286 argarmak yormak.I, 225 bkz> argurmak argu iki dag aras ı, uçurum·I, 127
287 arguç 1nsanın aldandığı nesneler·I, 95 § arguç ajun; yalanc ı (aldaticı) dünya·I, 95
288 argulamak arasını yarmak, geçmek·I, 317
289 argun sıçan cinsinden, yarım arşın uzunluğunda bir hayvan· I, 120
290 argurmak yormak, I, 486 bkz> argarmak
291 argurtmak yordurmak· I, 229 bkz> argurturmak
292 argurturmak yordurmak. I, 229 bkz> argurtmak
293 arı arı. I, 87; II, 329; III, 156, 276
294 arıg temiz·I, 12, 18, 63, 66, 103, 230, 237.342, 376 bkz> arr ıg
295 arıg epeyce, çokça,I, 241; II, 328; III, 41
296 arıg ;adır örtüsü· I, 63
297 arıglamak iğdiş etmek; bir şey içinden iyisini seçmek ve toplamak· I, 303
298 arıglık temizlik· I, 149
299 arık ırmak, ark, germeç, kaş, kanal, I, 7, 65, 302, 375. 382; II, 10, 59, 135. 333, 347;III, 182,299.
300 arık zayıf, cılız· I, 66
301 arıklanmak (su) akarak ark yapmak, su yerde kendine ırmaklar glbi yol ve hendek açmak· I, 294
302 árıklıg nehirli, ırmaklı.I, 147
303 arılamak aralamak, I, 308 bkz> aralamak
304 arılmak yerinmek, kaygılanmak; kendine kızılmak. 11. 123 bkz> irilmek § sarılmak
305 arılmak kızmak, darılmak·II, 123
306 arımak temizlemek, temiz olmak, I, 19; III, 252 bkz> ar ıtmak
307 arınçu günah· I, 134 bkz> érinçü
308 arınmak temizlenmek istemek ve yunmak; iyile şmek; ot tutunmak I, 12, 201
309 arış eriş, dokumanın tezgâha sarılmış olan ve uzunluğuna dikine bulunan telleri, I, 61
310 arış arkag eriş argaç, dokumanın yanlamasına atılan ipleri.I, 61
311 arışmak aldatmak, birbirinì aldatmak· I, 182
312 arışmak eriş argaç· I, 61
313 arıtası arıtacak· II, 322 § tarıg arıtası yér; buğday arıtacak yer· II, 322 § tarıg arıtası neñ; buğday arıtacak nesne· II, 322 § tarıg arıtası ogur; buğday arıtacak zaman· II, 322
314 arıtgan her zaman temizleyen, ayıklayan· I, 154
315 arıtgu arıtacak II, 321, 322§tarıg arutgu yér; buğday arıtacak yer·II, 321 § tarıg arutgu neñ; buğday arıtacak nesne, II, 322 § tarıg arutgu ogur; buğday arıtacak zaman· II, 321
316 arıtışmak temizlemekte yardım ve yarış etmek· II, 322
317 arıtmak temizlemek, I, 19, 208 bkz> arımak
318 arıtmak taşağı çıkarmak, Iğdi; etmek; çocuğu sünnet etmek; erkekleşmek·I, 208 bkz> eredmek, eretmek
319 arı yagı bal,I, 87;III, 156 bkz> bal
320 arju çakal· I, 127 bkz> arzu
321 arjulayu çakal gibi·I, 127;III, 401
322 ark pislik·I, 42 § temilr arkı; demir boku·I, 42
323 arka arka, sırt; sıkıntılı anlarda yardım eden kişi, yardımcı.I, 123, 128, 139
324 arkaçak ağıza ilâç akıtmak içln kullanılan içi delik bir aygıt, akıtınaç.I, 144
325 arkag argaç; bez, halı, kilim gibi şeyler dokunurken enlemesine at ılan ip veya iplik,I, 118
326 arkalanmak arka (yani yardımcı) sahibi olmak; bir şeye sırtını vermek, dayanmak· I, 297
327 arkamak yoklamak, arayıp taramak, I, 283, 284
328 arkar boynuzundan bı;ak yapılan dişi dağ keçisi· I, 117, 214, 421
329 arkaşmak yük yüklemekte yardım etmek;arka arkaya gelmek (çıkmak)· I, 237, 395
330 arkın gelecek yıl, öbür yıl, I, 89 bkz> arkun
331 arkın izi gelecek yıl, öbür yıl I, 89
332 arkış kervan; yurdundan uzak dü;mü; olan birine gönderilen kimse, elçi, haberci, mektup·I,97
333 arkış büyü, afsun·I, 249 bkz> arvaş, arvış
334 arkuçı iki kişi arasında araç olan; evlenme zamanında dünürler arasında gelip giden kişi·I, 141
335 arkuk iki duvar veya iki direk aras ına çapraz olarak konulan ağaç· I, 109
336 arkuk aykırı· I, 109
337 arkuk kişi söz dinlemez, kalp, inatçı klmse· I, 109
338 arkuklanmak haylazlık etmek, dikbaşlılık etmek· I, 315
339 arkun yaban aygırıyle evcil kısraktan olan at·l, 107
340 arkun gelecek yıl, öbür yıl,I, 108 bkz> arkın
341 arkun izi gelecek yıl, öbür yıl· I, 108 bkz> arkın izi
342 armagan hısımlara doyumluktan verilen belek·I, 140 bkz> amuç, yarmakan
343 armak yorulmak, dermansız kalnıak·I, 148, 149, 172
344 armak aldatmak,I, 172;III, 62 bkz> armak tevmek, armak yuvmak
345 armak tevmek hile yapmak, aldatmak·I, 172;III, 62 bkz> armak, armak yuvmak
346 armak yuvmak hile yapmak, aldatmak·III, 62 bkz> armak, armak tevmek
347 armut armut·I, 95;II, 284
348 armutlanmak armutlanmak.I, 312
349 arpa arpa,I, 123, 343;II, 121, 316
350 arpagan arpaya benzer başağı bulunan, evini bulunmayan bir bitki, I, 140
351 arpalamak arpa vermek· I, 316
352 arpalanmak arpalanmak, arpa sahibl olmak· I, 296
353 arrıg pek temiz.I, 143 bkz> arıg
354 arsal kumral, konural, I, 105 bkz> ar, ars ıl, arsik § arsal saç; kızıla çalar saç, kumral saç· I, 105
355 arsalık hem erkekliği hem dişiliği olan bir hayvan, aslık· I, 159
356 arsıkmak aldanmak· I, 21, 242
357 arsıl kestane rengi, kumral, konural· I, 80 bkz> ar, arsal, arsik
358 arsik kestane rengi, kumral, konural· I, 80 bkz> ar, arsal, ars ıl
359 arslan arslan· I, 75, 81, 125,153, 231, 308, 409; II, 146, 289, 312; III, 5, 92, 263, 282, 412, 418
360 arslanlayu arslan gibi, arslanımsı· I, 142; II, 13, 138
361 arsu değersiz şey· I, 127
362 art sırt, dag beli ve sırtı; sarp yer, yokuş; boyun, tepe· I, 42, 247, II, 27, 179; III, 4, 143, 197, 261 § art saç; arka saç· I, 42
363 artak bozulmuş, bozuk, I, 119; II, 40
364 artamak bozulmak, kötüleşmek. I, 272; II, 17; III, 358
365 artaşmak birbirini bozmak, I, 230, II, 219
366 artatmak bozmak, harap etmek·I, 203, 260;II, 360
367 artıg yükletilen yükün bir dengi,I, 98
368 artıg kadın mİntanı, gögüslük.I, 98
369 artılmak yüklemek, binmek; ardılmak, bir binit üzerine başı bir tarafa ayakları bir tarafa gelmek üzere heybe gibi ardılmak; erişilmek.I, 244;II, 335
370 artınmak yükletmek·I, 250
371 artışmak bir şeyi hayvana ardmak ve yükletmekte yard ım ve yarış etmek,I, 231
372 artlamak enseyi tokatlamak, sille vurmak, III, 443
373 artmak artmak· III, 425
374 artuç ardıç, Juniperus· I, 95, 377, 412, 424
375 artuçlanmak ardıçlanmak, ardıçı çok olmak·I, 312
376 artuk fazla, ziyade,I, 99;II, 137
377 artuklanmak aşırı gitmek,I, 313 arturmak artirmak; aşırı gitmek. I, 219
378 artut armağan, beylere vb· büyüklere at ve benzer şeylerden verilen armağan ve belek· l, 109, 114, 182
379 arubat temirhindi, tamarinde· I, 138
380 aruk yorgun· I, 66. 148, 259, 298;II, 28
381 aruklamak dinlenmek·I, 304, 305
382 arukluk yorgunluk,I, 150;II, 316
383 arumdun boya· I, 138
384 aruşmak erimek,I, 182 bkz> erilşmek
385 arut kuru, soluk,I, 50, 133 bkz>urut § arut ot; bir y ıl önceden artan kuru ot· I, 50;II, 133
386 arvalmak büyü yapılmak, afsunlanmak· I, 249
387 arvamak büyü yapmak, afsunlamak· I, 283
388 arvaş büyü, afsun· I, 283 bkz> arkış, arvış
389 arvaşmak birlikte büyü veya afsun tekerlemesi, duas ı söylemek· I, 236, 237
390 arvış büyü, afsun, I, 249 bkz> arkış, arva;
391 arzu çakal III, 401 bkz> arju
392 arzulayu çakal gibi· III, 410
393 as kakım, hermelin·I, 80 bkz> az
394 as cariyelere verilen bir ad·I, 80
395 asıg fayda, kazanç, kârI, 64, 494; 111. 13
396 asıglıg faydalı, kazançlı· I, 147
397 asılmak asılmak· I, 196
398 asılmak uzamak, uzatılmak,I, 196 bkz> esilmek
399 asınmak blr ;eyi çekmek, germek·I, 201 bkz>esinmek
400 asışmak asışmak, asmakta yardım etmek· I, 184
401 aslınmak bir şey bir şeye takılmak,I, 258, 259 bkz> eslinmek
402 asmak asmak,I, 173
403 asñarmak haylazlaşmak, işten uzakla;mak· I, 289
404 asra alt, aşağı· I, 126
405 asrı kaplan; kaplan gibl iki renkli, I, 126 bkz> esri § asr ı yışıg; iki renkli ip·I, 126
406 asruşmak aksırışmak. I, 234
407 ast sokak,I, 42
408 astın aşağı, alt· I, 108
409 asturmak astırmak· I, 220, 221
410 asurgan çok aksıran· I, 156
411 asurmak aksırmak· I, 178
412 asurtgu aksırtan· III, 442
413 asurtguk anlayı;lı, akıllı· III, 442
414 asurtmak aksırtmak· III, 442
415 kenet· I, 80
416 yemek, aş· I, 20. 45, 75, 80. 93, 102, 156. 210, 227, 310, 318, 372. 443, 515, 516;II, 18, 73, 74, 130, 147, 158, 191, 241, 278, 299,308, 309;III, 31, 37, 61, 64, 67,116,133,185, 186, 249, 257, 261, 264, 270, 368, 382, 391, 397. 439
417 aşaç tencere,III, 382 bkz> aşıç, eşiç
418 aşak aşağı; dağ dibi·I, 66
419 aşaklamak aşağılamak, küçük saymak·I, 305
420 aşamak yemek, aş 701116^III, 253, 261
421 aşatmak yemek yedirmek· I, 210
422 aşbar saman, kepek ve ot gibi şeyler karıştırı-lıp ıslatıtarak hazırlanan hayvan yemi· I, 117;II, 351
423 aşgınmak aşınmak· I, 254
424 aşıç tencere·I, 52,116, 223, 248, 258, 313, 323, 327, 357, 409, 411, 514, 518;II, 12, 72, 78, 178, 201, 253, 302, 333, 356, 357; III, 142,191 206, 249, 280, 409, 430 bkz> e şiç, aşaç
425 aşlaka aşlara, yemeklere. II, 54
426 aşlalmak kap kenetlenmek· I, 295
427 aşlamak kap kenetlemek·I, 80 ,268
428 aşlatmak kap kenetletmek·I, 265
429 aşlık aş evi, mutfak, yenıeklik·I, 114, 373; II. 204 bkz> tar ıg
430 aşmak aşınak, bir tepeyi õbür yana geçmek·I, 173; III, 261
431 aşnu önce, evveL I, 130
432 aşrulmak aşırılmak, tepeden aşırılmak· I, 247
433 aşsamak tepeyi aşmak istemek; yemek yemek istemek· I, 277
434 aşsatmak yemek arzulatmak· I, 262
435 aştal ogul birinin en son çocuğu· I, 105
436 aşu kırmızı toprak, a;ı toprağı·I, 89
437 aşuk insanın aşığı, topuğu; topuk kemiği,I, 66
438 aşuk demir başlık, tulga·I, 67 bkz> yaşuk, yışıklıg
439 aşukmak özlemek . I, 191; II, 165
440 aşukmak özlemek·I, 191; II, 165
441 aşuklamak aşık kemiğine vurmak· I, 305
442 aşulmak örtülmek, örtünmek· I, 197 bkz>eşülmek
443 aşumak koşmak, aşmak·I, 123
444 aşunmak geçmek, aşmak·I, 202
445 aşutmak örttürmek-I, 210 bkz> eşütmek
446 at ad, isim, unvart, lakap, I, 78; III, 77, 250, 367, 384
447 at at·I, 16, 34, 53, 80,104, 115, 123, 147,178, 184, 201, 203, 206, 225, 244, 255, 273, 275, 276, 278, 285, 289, 292, 296, 297, 300, 322, 324, 326, 329, 338, 343, 361, 363, 390, 395, 406, 417, 426, 427, 430. 436, 446, 458, 461, 470,472,481,483,491, 507, 513,
448 ata baba, ata, I, 32, 86, 206. 288, 508; II, 80; III, 87, 210, 383
449 ataç büyüklük gösteren çocuk· I, 52; II, 80 § ataç ogul; büyliklük gösteren çocuk· I, 52
450 atakı babacığım anlamına sevgi bildiren bir sõz, I, 136, 262, 445; II, 120, 178, 196, 311; III, 87, 210, 212, 272, 291
451 atamak takma ad (lakap) vermek·III, 250, 374
452 atan iğdi; edilmiş deve·I, 75
453 atanlanmak iğdiş deve sahibi olmak·I, 295
454 atanlıg iğdiş edilmiş devesi olan kimse·I, 148
455 atasagun hekim, doktor· I, 86, 403
456 atatmak atlaşmak, (tay) at olmak· I, 206, 207; III, 158
457 at bırkıgı atın ve eşeğln genizden ses çıkar-ması. I, 33, 35, 53, 74, 94,128,155,164,167, 173, 175, 176, 199, 225. 227. 229. 267. 291, 302. 304, 307, 309, 316, 328, 333, 363, 367, 381, 441, 461, 472, 486, 515;II, 3, 13, 20. 21, 74, 78,92,118.137,140. 149, 150, 177,
458 atgak karında blriken sarı su hastalığı, kay· gıdan yüz sararması.I, 118
459 atgak sarı renkte blr bitki,I, 118
460 atgarmak ata bindirmek·I, 225
461 atılmak atılmak; (çiçek) açılmak; herhangi bir şey büsbütün aynlmayarak açılmak.I, 21, 193
462 atım atıcı, nişancı,I, 75;III, 379 § atım er; nişancı, lyi atan adam,I, 75
463 atım atış, atım·III, 59
464 atınçu atılan·I, 133
465 atınmak bir tarafa atılmak, yuvarlanmak; atar gibi görünmek I, 199
466 atış atışma.I, 60
467 atışgan daima atışan,I, 157
468 atışmak atışmak·I, 180
469 atız iki dere arasındaki su geçecek set·I, 54 bkz> etiz
470 atızlamak ark açmak; set yapmak; toprağı parçalara ayırmak, evlek yapmak,I, 301 bkz>etizlemek
471 atızlanmak (tarla hakkında) maşalaya ayırmak, sulanmak ve ekilmek için parçalara ay ırmak·I, 292
472 at kamçısı at siki I, 417
473 atlanmak ata binmek, atlanmak; bir şeyin üzerine çıkmak, atlaşmak, at haline gelmek, I, 255, 256, 285, 353;II, 254
474 atlaşmak at ortaya koyarak bahse girmek, at ı õndül koyarak yarış etmek,II, 114, 226
475 atlıg adlı, unvanlı; ulusun büyüğü,I, 79
476 atlıg atlı, süvari.I, 97, 166;II, 175; III, 37, 64, 435
477 atmak atmak,I, 21,116,129,160, 170, 236, 237, 280, 403, 528;II, 20 26, 221, 226, 303, 306, 326;III, 106, 356, 370, 374
478 atsamak atmak istemek, I, 275, 280
479 attırmak attırmak·I, 217
480 av av·I, 32
481 av emir verenin emrini tanımamayı bildirir bir edat,I, 40
482 av(ş)n agaç·I, 84
483 avlaşmak toplanmak, yığılmak·I, 240 bkz> avlaşmak, evleşmek
484 avut avuç·I, 83 bkz> adut
485 av av·I, 81
486 ava acımak bildiren bir kelime· I, 89
487 avalamak (karışıklık çıktığında) toplaşmak, üşüşmek· I, 310 bkz> avmak, avlamak
488 avçı avcı· I, 63, 311, 425
489 avıçga kocamış klşi, ihtiyar adam· I, 143
490 avılku kırmızı meyveleri olan ve meyvesinin suyu tutmaca kat ılan, göz ağnsına ilâç yapılan ve elbise boyanan bir ağaç·I, 489 bkz>afılgu
491 avınç alışma, avunma·I, 132; III, 449
492 avınçu avunulan, alışılan· I, 134
493 avınmak alışmak, avunmak·I, 132, 202, 263
494 avlalmak avlanmak,I, 295, 296 bkz> avlanmak
495 avlamak avlamak·I, 287, 421;II, 45
496 avlamak toplanmak, üşüşmek·I, 287 bkz>avmak, avalamak
497 avlanmak avlanmak,I, 298 bkz> avlalmak
498 avlaşmak toplanmak, yığılmak·I, 240 bkz> avlaşmak, evleşmek
499 avlaşmak evini ortaya koyup kumaroynamak,evini öndül koymak,I, 240, 241 bkz> evle şmek
500 avlatmak avlatmak·I, 263, 265
501 avmak toplaşmak, üşüşmek; etrafını çevirmek, avlanmak,I, 174, 310;II, 137; III, 401 bkz> avalamak, avlamak
502 avran demirci ocağı biçiminde yapılan ekmek fırını.I, 109
503 avrındı kırıntı, döküntü·I, 145
504 avujgun deri sepilenen palamut ağacı meyvesi I, 157
505 avurta daya, süt nine· II, 144
506 avus mum, balmumu· I, 59 bkz> lav
507 avya ayva· I, 114, 311
508 avzurı buğday ve arpa unu glbi şeyler karıştırılarak yapılan ekmek, karışık ekmek, I,145
509 ay yılın on ikide biri olan zaman; gökteki ay, kamer· I, 82, 258. 259, 270. 288, 348, 507; II, 5,143; III, 33 § ay evi
510 ay buyruğu tanımamayı bildiren bir söz,I, 40
511 ay hitap edatı·I, 74
512 ay turuncu renkte ipek kumaş·I, 40
513 ay beylerin hizmetçisi, kölesi; bunlar ın adı yazılı defter·II,193; III, 77 bkz> andın
514 aya avuç içi, aya· I, 85, 348
515 ayag lakap, takma ad, I, 271
516 ayak çanak, kâse, kadeh,I, 80, 84, 178, 265, 286. 295, 324, 375, 497; II, 17S, 346, 446; III. 15, 143, 296. 306, 371, 397 bkz> çanak
517 ayak ayak·I, 84 bkz> adak, azak
518 ayakçı kâseci, çanakçı,III, 296
519 ayaklıg kaseli·III, 50
520 ayalamak el ayalarını birbirine vurmak·III, 328
521 ayamak lakap vermek; korumak·I, 271
522 ayas ayaz; kõlelere verilen adlardan,I, 123
523 aya kök açık hava,I, 123
524 aya yersgü yarasa·III, 433 bkz> yarısa
525 aybañ (er) kel (adam)·I, 116
526 ay bitigi askerin adıyle azığının yazıldığı defter·I, 40
527 aydıñ aydın, ay aydınlığl.I, 117
528 aygır aygır· III, 122 bkz> adgır
529 ayıg ayı,I, 84 bkz> adıg
530 ayıg ne iyi, ne fena yerine kullan ılan bir edat, iyi ve kõtüye delâlet eden kelimelerde pekitme edatı·I, 84
531 ayık vaat, söz verme·I, 84;II, 45
532 ayılmak söylenmek·I, 268
533 ayıtgan soran·III, 52
534 ayıtmak söylemek, sormak,I, 215, 216
535 ayluk ayluk õyle öyle· I, 113
536 aymak söylemek I, 36, 37, 52, 88, 89, 93, 94, 109, 110, 118. 174, 207. 321, 339, 352, 367, 377. 419, 492. 494;II, 45. 105; III, 80, 158, 208, 212, 218, 245, 357, 363, 368, 375
537 ayran ayran· I, 120
538 ayrık ayrık otu·I, 113 bkz> adrık
539 ayrışmak ayrışmak, birbirinden ayrılmak·I, 233. 234, 270 bkz> adrışmak
540 ayru başka,I, 126
541 ayruk başka, ayrı. I, 113, 417 bkz> adın, adın, adruk, edin
542 aytıg hltap; hatır sorma· I, 113 bkz> aytış
543 aytılmak sorulmak; söylenmek·I, 270
544 aytınmak sormayı kendi üstüne almak·I, 270
545 aytış hatır sorma· I, 113 bkz> aytıg
546 ayturmak söyletmek I, 269
547 az uzunlamasına çizlk, tırnak yarası,I, 71 bkz>ezik, iz
548 az kakım, I, 80 bkz> as
549 az az·I, 75, 80
550 azak ayak·I, 32 bkz> adak, ayak
551 azak nereden ve kimden geldiği belli olmayan ok·II, 20 bkz> azuk
552 azgan kuş burnu, yaban gülü; ağaçların en kötüsü olup gül glbl sar ı, beyaz çiçek1eri olan bir ağaçcık, küpe gibi kırmızı meyveleri olur· I, 439
553 azıg azı dişi·I, 64
554 azıglamak azı dişlyle ısırmak; azı dişine vurmak·I, 304
555 azıglıg azı dişi belirmiş olan·I, 147
556 azılmak azılmak. I, 196
557 azımak sızmak; gürültüden ağır duyar olmak,III, 253
558 azıtgan daima yoldan çıkaran, azdıran,I, 155
559 azıtmak yoldan çıkarmak, azıtmak· I, 208, 209; II, 234
560 azlanmak azımsamak, az görmek· I, 297
561 azma taşağının derisi yarıldığı için aşamayan koç· I, 130
562 azmak azmak, yoldan çıkmak·I, 93, 173
563 azrak daha az,III, 361
564 azu iki şeyden birini dilemeyi anlatır, yahut,veya· I, 88, 429
565 azuk azık,I, 7, 16, 66, 342. 381
566 azuk yolunu kaybeden, nereye gltti ği ve nereden geldiği belli olmayan·I, 66 bkz> azak § azuk ok; nereden geldigi ve kimin attığı belli olmayan ok· § azuk munk; kaçan, yoldan ç ıkan, azan·I, 66
567 azuklanmak azık sahibi olmak,I, 294
568 azuklug azığı olan, azıklı·I, 148
569 azukluk }