İçeriğe atla

Beşiğin Önünde

Vikikaynak, özgür kütüphane
Çocuklarınla
 
BEŞİĞİN ÖNÜNDE
Hürriyet Kahramanlarından

Enver Beye

— Ağlamıyor...
— Merak etme, uzun sürmez, çok ağlar;
Vakt olur ki ağlamaktan ömrü, günü kararır;
Elâ gözler içe kaçar, gül yanaklar sararır.
Şakaklardan kemik fırlar, tombul eller zayıflar.
Sen dersin ki: «İnsan neden göz yaşları dökecek?
Bak, tabiat her bucaktan gülmededir yüzlere;
Bak, ne parlak güzellikler serpilmiştir her yere;
Bak, her bir şey sevimli, hoş; oh, her yerde nur, çiçek.

Böyle güzel bir âlemde ağlamak mı?...
Ağlamak!...
Zira bizim hayatımız, baharına ermedi.
Hürriyetin hiç bir dalı bize yemiş vermedi.
Bilmez misin, zincir sesi işitilen bir toprak
Cennet olsa, bizim için bir karanlık zindandır;
Bizim için, pembe şafak bir kırmızı kefendir;
Bizim için, bir sadberk gül bir yabani dikendir;
Bizim için, bir güvercin bir ağulu yılandır.

Gençlik bize, aşkın ballı Kadehini sunmadı.
Yirmi yaşın sevincini, ümidini tatmadık;
Hiç bir gece saadetin kucağında yatmadık.
O talihsiz kullarız ki, bir yük olan hayatı
Eski Mısr’ın esirleri gibi çekip sürürüz
Onlar gibi, her bir şeye gözümüzü yumarız;
Onlar gibi, yalnız, yalnız gökten yardım umarız;
Onlar gibi, ağlayarak kabre doğru yürürüz.
Gerçektir ki kıtlık, birçok vahşilikler ettirir;
Bir zelzele, yüz binlerce ocakları söndürür;
Bir hastalık, memleketi mezarlığa döndürür.
Zulüm ise bu şeylerden merhametli değildir:
Vatanını yıkıp yakan fenalıklar onundur;
O bildiğin yaslı yerler, viraneler onundur;

Şu duyduğun iniltiler, hıçkırıklar onundur.
Ben zavallı, yoksul oldum: «Açım, ekmek ver!...» dedim;
Mazlum oldum, adaletin eşiğinde haykırdım;
Esir oldum, hürriyetin kürsüsünde bağırdım;
Her şey oldum.. Kurtarıcı kahramanlar istedim
Pek yazık ki bugüne dek böyle yiğit çıkmadı
Beşikleri tabut yapan, yangınlarla ısınan,
Midesinin açlığını vicdan bilen bir insan...
İşte sana yaşadığın alçak devrin evlâdı!...

Bu eser, kültürel öneminden ötürü Türkiye Cumhuriyeti'nde kamuya maledilmiştir ya da 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre eserin koruma süresi dolmuştur. Kanun'un 27. maddesine göre:

  • Koruma süresi eser sahibinin yaşadığı müddetçe ve ölümünden itibaren 70 yıl devam eder.
  • Sahibinin ölümünden sonra alenileşen (herkesçe bilinir duruma gelen) eserlerde koruma süresi ölüm tarihinden sonra 70 yıldır.
  • 12. maddenin birinci fıkrasındaki hallerde (sahibinin adı belirtilmeyen eserlerde) koruma süresi, eserin aleniyet tarihinden sonra 70 yıldır; meğer ki eser sahibi bu sürenin bitmesinden önce adını açıklamış bulunsun.
  • İlk eser sahibi tüzelkişi ise, koruma süresi aleniyet tarihinden itibaren 70 yıldır.