Ergenekon iddianamesi/BÖLÜM V ŞÜPHELİLERİN BİREYSEL DURUMLARI 24-ŞÜPHELİ ZEKİ YURDAKUL ÇAĞMAN:
24-ŞÜPHELİ ZEKİ YURDAKUL ÇAĞMAN:
a-Emniyet beyanında ;
[değiştir]1969 yılında Ordu iline bağlı Aybastı ilçesinde doğduğunu, Lise 3 'e kadar Aybastı da okuduğunu, Aybastı 'da Üniversite sınavına hazırlık dershanesi olmadığından dolayı lise son sınıfı Yozgat ilinde okuduğunu, 1986 yılında Yozgat imam Hatip Lisesinden mezun olduğunu 1989 yılında askerlik hizmeti için Kırklareli iline gittiğini, askerden geldikten sonra 1992 yılında Seher GELEN isimli bayan ile evlendiğini, 1994 yılına kadar Ordu ilinde babasının yanında arıcılıkla uğraştığını, daha sonra 1994 yılının sonlarına doğru istanbul Merter'e geldiğini ve ihraç fazlası tekstil ürünleri üzerine işyeri açtığını, bu sırada Bağcılar ilçesinde ikamet ettiğini, Daha sonra 1997 yılında Göztepe'de bir işyeri aztığını,, 1998 yılında Anadolu yakası Göztepe'de Obje Tekstil şirketini kurduğunu, 2001 krizine kadar Avrupa 'ya tekstil ihracatı yaptığını, Bu dönemde Mahmut OZTURK ile birlikte tekstil işi yaptığını, ifadesinin ilerleyen bölümlerinde Mahmut OZTURK ile olan ilişkisini ayrıntılı olarak anlatacağını, 2001 yılında bu şirketi kapattığını, 2003 yılına kadar herhangi bir iş yapmadığını ve 2003 yılının başında halen çalıştırmakta olduğu Destan Elektrik Limited şirketini kurduğunu ve yukarıda belirttiği Ümraniye adresinde ikamet ettiğini, 3 çocuk babası olduğunu,
...kendisinin bu malzemeler hakkında herhangi bir bilgisinin olmadığını, kendisinin bu olayı sadece basından duyduğunu, Ali YIGIT isimli şahsı tanımadığını, ele geçen malzemelerinde Oktay YILDIRIM' a ait olduğunu basından duyduğunu, kendisinin Oktay YILDIRIM'ı 2000yılından buyana tanıdığı, Kendisi ile tanışmasının Mahmut OZTURK ile aynı binada oturduğu dönemde, Oktay YILDIRIM'ın Mahmut ÖZTÜRK'ü ziyarete geldiğinde olduğunu, Oktay YILDIRIM'ın o zamanlar bacağından tedavi gördüğünü ve emekli olmak üzere olduğunu, kendisiyle ilişkisinin Mahmut ÖZTÜRK'ten dolayı olduğunu, Oktay YILDIRIM ve Mahmut ÖZTÜRK'ün 2004 veya 2005 yıllarında bir yıl ortak olarak Beyazıt'ta nargile cafe işletmeciliği yaptıklarını ve daha sonra anlaşamayarakr aralarının açıldığını, Hatta o tarihten bu zamana kadar konuşmadıklarını bildiğini, kendisinin Oktay YILDIRM ile ilişkisinin sadece gördüğüyle selamlaşmaktan ibaret olduğunu, Bir keresinde Mahmut OZTURK ile ortak işlettikleri cafeye gittiğini, gitmesinin sebebinin de Mahmut ÖZTÜRK'e hayırlı osun demek için olduğunu, kendisinin hiçbir zaman Oktay YILDIRIM ile ayrı bir ortamda görüşmediğini ve buluşmadığını, Oktay YILDIRIM'ın birkaç kez kendisinin işyerine hal hatır sormak için, çay içmek için ve bir keresinde de alışveriş yapmak için geldiğni, kendisine hiçbir zaman ne bombadan nede bir silahtan bahsetmediğini, Zaten Oktay YILDIRIM ile fazla bir samimiyetinin olmadığını, Oktay YILDIRIM'ın www.acikistihbarat.com isimli sitede yazı yazdığını bildiğini, Oktay YILDIRIM'ın bir iki yazısını okuduğunu ve genelde terörle mücadele ile ilgili kendi uzmanlık alanı ile ilgili yazılarının olduğunu,
Kendisinin bu doküman hakkında herhangi bir bilgisinin olmadığını, bu dokümanı ilk defa gördüğün ve duyduğunu, Muzaffer TEKİN 'i 1999 yılından bu zamana kadar tanıdığını, Muzaffer TEKİN ile kendisini Mahmut ÖZTÜRK'ün tanıştırdığını,. Mahmut OZTURK ile birlikte Muzaffer TEKİN 'in Kadıköy'de bulunan ofisine gittiklerini ve orada tanıştıklarını, Zaman zaman Muzaffer TEKİN 'in ofisine uğradığını, Bu ziyaretlerinin amacının bir hal hatır sorma, geçerken uğrama ve bir çay içme ziyaretleri olup on onbeş dakika sürdüğünü, Yine Muzaffer TEKIN'in kendisinin işyerinden alışveriş yapmış olup, kendisinin ofisinde de elektrik tesisatını tamir ettiklerini, Muzaffer TEKIN'e abi diye hitap ettiğini, Muzaffer TEKİN'in de kendisine ismi ile hitap ettiğini, Muzaffer TEKİN ile resmi bir ilişkisinin olduğunu, fazla samimiyetinin olmadığını,
2006 Mayıs ayında Muzaffer TEKİN'in kendisini arayarak Mahmut OZTURK'ün çavuşbaşında bulunan villasına gitmek istediğini, kendisinin orayı bulamayacağından dolayı kendisinin götürüp götüremeyeceğini kendisine sorduğunu, kendisinin de götürebileceğini söylediğini ve akşam vakti kendisini Maltepe Yanyolda bulunan bir caminin önünden aldığını, yanında Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK ve İsmail PAKER'in olduğunu, ve hep birlikte Beykoz 'daki villaya gittiklerini, villaya gittikten on onbeş dakika sonra Mahmut OZTURK'ün geldiğini ve Mahmut ÖZTÜRK gelir gelmez kendisinin , Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK ve ismail PAKER olmak üzere ayrıldıklarını. İsmail PAKER ve Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK'ü Kadıköy'e bıraktığını, daha sonra eve gittiğini, kendiisinini yanında Muzaffer TEKİN aranıyor gibi bir mevzunun konuşulmadığını ve kendisinin Muzaffer TEKİN 'in arandığını bilmediğini, Muzaffer TEKİN'in arandığını yaralandığı sabah öğrendiğini, Muzaffer TEKİN 'in Mahmut OZTURK'ün Beykoz'daki villasında kaldığı dönemde Muzaffer TEKİN 'in yaralandığını Mahmut OZTURK'ün kendisini telefonla arayarak söylediğini ve kendisinden yardım istediğini, kendisinin de tek başına arabası ile villaya gittiğini, Orada Mahmut ÖZTÜRK'ü ve Muzaffer TEKİN 'i gördüğünü, Muzafer TEKİN'in yaralı bir vaziyette yerde yattığını, Daha sonra villaya İsmail PAKER ve Mehmet Zekeriya OZTURK'ün beyaz bir arabayla geldiğini, Muzaffer TEKİN 7 kendisinin ve Mahmut ÖZTÜRK birlikte üst kattan kendisinin arabasına kadar taşıdıklarını, Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK 'te kendisinin arabasına bindiğini ve kendisinin, Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK Muzaffer TEKİN birlikte hastaneye gitmek için yola çıktıklarını, ismail PAKER ve Mahmut OZTURK'ün kendi arabalarıyla kendilerinin peşlerinden geldiğini, Yolda giderken Muzaffer TEKİN ve Mehmet Zekeriya OZTURK'ün Rafet ARSLAN ile telefon görüşmesi yaptıklarını, Rafet ARSLAN'ın onlara "beni de Maltepe'den alın ve birlikte geçelim" dediğini, kendilerinin de Maltepe'den Rafet ARSLAN'ı aldıklarını, Rafet ARSLAN kendisinin arabasına bindini ve Mehmet Zekeriya OZTURK'ün kendisinin arabasından inerek İsmail PAKER 'in arabasına bindğini ve daha sonra hastaneye gittiklerini, Hastaneye gittiklerinde Muzaffer TEKİN 'in abisi Rıza TEKİN'in orada olduğunu, Muzaffer TEKİN 'i acile götürdüklerini, Muzaffer TEKİN 'i abisi Rıza TEKIN'e teslim ettiklerini ve kendisinin işi olması nedeniyle müsade istediklerini ve ayrıldığını, Bu olaydan iki gün sonra Jandarma'nın kendisini aradığını ve Beykoz jandarma komutanlığına gittiğini, bu olaydan dolayı burada bir gün gözaltında kaldığını, kendisini savcılığa sevk ettiklerini ve daha sonra savcılıktan serbest kaldığını, Yaklaşık bir hafta sonra da polis tarafından gözaltına alındığını kendisini Ankara iline götürdüklerini ve üç gün gözaltında kaldığını, ve savcılığa sevk edildiğini, daha sonra savacılıktan serbest bırakıldığını. Daha sonraki zamanlarda mahkemeye tanık olarak çağrıldığını ve gittiğini,
Danıştay olayından yaklaşık üç ay sonra kendisinin Muzaffer TEKİN 'nin ofisine giderek geçmiş olsun ziyaretinde bulunduğunu, Daha sonra ne kendisini aramadığını, kendisinin de şahsı aramadığını, ve o tarihten bu zamana kadar herhangi bir görüşmesinin olmadığını, Muzaffer TEKİN 'in herhangi bir oluşum içerisinde yer alıp almadığını bilmediğini,
Bu dokümandan(lobi) hiçbir şekilde bir bilgisinin olmadığını, Oktay YILDIRIM'm Reina isimli iş yerinde çalıştığını bilmediğini, Oktay YILDIRM ile nasıl tanıştığını ve kendisi ile olan ilişkisini ifadesinde belirttiğini,
Toplumsal mutabakatı ve güven duygusunu bozarak siyasal kamplaşma ve çatışmaları boyutlandırabilme potansiyeli taşıyabilecek ve bu bağlamda kamu güvenliğini etkileyebilecek provakatif eylemlere karşı zamanında tedbir alınması ve muhtemel eylemlerin önlenmesi amacıyla sürdürülen çalışmalarımızda bazı devlet büyüklerimize ve üst düzey bürokratlara yönelik "suikast türü silahlı eylem "gerçekleştirmeyi planlayan çıkar amaçlı yasadışı bir teşekkül oluşturduğunuz ve bu teşekkül içerisinde bağlantılı olduğunuz mete yalazangil, tuncay hacıbektaşoğlu ve salpir pebzlevıdze isimli şahıslarla olan ilişkilerinizi ve bu suikast türü silahlı eylem planı soruldruğunda;
Tuncay hacıbektaşoğlu ve salpir pebzlevıdze isimli şahıslarla olan ilişkilerinizi ve bu suikast türü silahlı eylem planı ile ilgili bildikleri sorulduğunda;
Kendisinin Devlet büyüklerine ve üst düzey bürokratlara karşı herhangi bir silahlı eylem hazırlığı içersinde olduğunun doğru olmadığını, kendisinin bu tür silahlı eylem fikrine karşı olduğunu.bu tarz eylem duyumu veya bir teklif alsa buna ilk karşı çıkacak biri olacağını, Tuncay HACIBEKTAŞOĞLU ve Selpir PEBZLEVIDZE isimli şahısları daha önceden tanımadığını, bu şahısları gözaltında iken ilk defa gördüğünü, herhangi bir ilişkisinin olmadığını, Mete YALAZANGİL isimli şahsı 1996 yılından beri tanıdığını, o dönemde Küçük yalı da Akrabam Mustafa GÜLEN ile ticari ortaklık yaptıklarından dolayı tanıdığını, Kendisi ile zaman zaman görüştüğünü ayrıca Muzaffer TEKİN in ofisinde de birkaç kez gördüğünü, arkadaş olduklarını bildiğini, kendisinin böyle bir eylem fikri siyasi ve dünya görüşüne ters olduğu, şiddet ile karşı çıkacağını, böyle bir şey duysa kim olursa olsun ilk ihbarcısı kendisinin olacağını, kendisinin bu tarz bir eylem içersinde olmadığı ve bu tarz bir eylemin Ülkeye büyük zarar vereceğini düşündüğünden kim veya kimler yaparsa yapsın karşı olduğunu, kendisinin bu olayların içersinde geçen yıldan bu yana isminin geçiş sebebinin sadece yaralı bir insanı insanlık görevi olarak hastaneye götürmesi olduğunu, bu şahsın Muzaffer TEKİN değil başkası olsa insani görevi yapacağını, ancak onların fikir ve görüşleri doğrultusunda hareket etmediğini, bu sorudaki ithamdan dolayı son derece rahatsız olduğunu. Söyleyeceklerinin bu soru ile alakalı bundan ibaret olduğunu, kendisinin herhangi bir çıkar amaçlı teşekkül veya yasadışı bir oluşum içersinde asla yer almadığını bu iddiayı da kabul etmediğini,
Mahmut OZTÜRK'ü 1996 yılından beri tanıdığını kendisi ile ticari ilişkiler nedeni ile tanıştığını aynı apartmanda 6 yıl oturduklarını bu nedenle ailece görüştüğü bir şahıs olduğunu,
ZAFER (kod) Muzaffer TEKİN'i 1999 yılından beri tanıdığını, Mahmut ÖZTÜRK sayesinde kendisi ile tanıştığını, ilişkilerini ifadesi içerisinde detaylı olarak anlattığını,
Oktay YILDIRIM'ı 2000 yılından beri tanıdığını, Mahmut ÖZTÜRK sayesinde kendisi ile tanıştığını, ilişkilerini ifadesi içersinde detaylı olarak anlattığını,
Raf et ARSLAN'ı Muzaffer TEKİN'in ofisinde gördüğünü, kendisi ile bir samimiyetinin olmadığını, Muzaffer TEKİN' in yakın arkadaşı olarak bildiğini ve sürekli yanında gördüğünü.
Mehmet Zekeriye ÖZTÜRK'ü 2006 yılı içersinde Muzaffer TEKİN in Ofisinde tanıdığını, kendisini gazeteci olarak tanıttığını, samimiyetinin ve ilişkisinin omadığını,
Mete YALAZANGIL'i 1996 yılından beri tanıdığını, Küçükyalı da akrabası ile ortaklık yaptıklarını, Kendisi ile zaman zaman görüştüğünü ayrıca Muzaffer TEKİN in ofisinde de birkaç kez gördüğünü arkadaş olduklarını bildiğini
Bunların dışında kendisine gösterilen resimlerdeki şahıslan tanımadığını ayrıca birlikte gözaltında olduğu şahıslardan sadece Mete YALAZANGİL isimli şahsı tanıdığını diğer şahıslan daha önce görmediğini ve tanımadığını,
b- Savcılık Beyanında Şüpheli Zeki Yurdakul ÇAĞMAN ;
[değiştir]Emniyet Müdürlüğünde vermiş olduğu ifadesini tekrar ettiğini Oktay Yıldırım isimli şahsı, hemşerisi ve komşusu olan Mahmut Oztürk'e sık sık misafirliğe gelmeleri nedeniyle tanıdığını, Oktay Yıldırım ile Mahmut Öztürk'ün uzun yıllar aynı askeri birlikte görev yaptıklarını istanbul'da bir süre ticarette yaptıklarını bildiğini, Bundan iki üç yıl kadar önce Mahmut Oztürk ile Oktay Yıldırım Beyazıtta ortak olarak bir nargile cafe açtıklarını, Oktay Yıldırım çay içmek için işyerine uğradığını,. Bu görüşmelerimiz sırasında www.acikistihbarat.com isimli sitede yazılarının yayınlandığını kendisine anlattığını, 2006 yılının Mayıs ayında Muzaffer TEKİN in, Mahmut Öztürk'ün evinde kendi kendisini yaralamasıyla ilgili Emniyette yazılı ifade verdiğini, bu ifadesinin doğru olduğunu, Danıştay davası olarak bilinen Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesindeki dosyada da ayrıntılı olarak ifade verdiğini, O olayda şüpheli olarak ifadesinin alındığını,
Oktay Yıldırımın iş yerinde yapılan aramada ele geçen dokümanlarla hiçbir ilgisinin olmadığını, Kemal Şahin, ismail YILDIZ, Fikret Emek isimli kişileri tanımadığını, bunların işyerlerinde ve evlerinde ele geçen silah ve dokümanlarla hiçbir ilgisinin olmadığını, şüpheli Mete Yalazangili bir akrabası ile ortak ticaret yapmalarından dolayı tanıdığını, Muzaffer TEKİN in ofisinde de birkaç kez gördüğünü, birlikte gözaltında bulunduğum Tuncay ve Salpir isimli kişileri tanımadığını beyan etmiştir.
c)-Diğer şüphelilerle örgütsel irtibatları;
[değiştir]28.10.2005 günü saat 11.00 sıralarında Fener Rum patrikhanesi önünde Milli Güç Platformu, Hukukçular Birliği, Milliyetçi İşadamları Derneği, Türk Ortodoks Kilisesi, Noel Baba Vakfı tarafından "Patrikhane Yunanistan'a" konulu protesto eylemi yapıldığı, Fener Rum patrikhanesi önündeki topluluğa önce Kemal KERİNÇSİZ tarafından kısa bir konuşma yaptıktan sonra, Noel Baba Vakfı Başkanı Muammer KARABULUT'UN basın açıklamasını okuduğu, Patrikhane kapışma "Patrikhane Yunanistan'a, Hukukçular Birliği ve Milli Güç Platformu" yazılı siyah çelenk bırakıldığı, Kemal KERİNÇSİZ, Hayrettin ERTEKİN, Veli KÜÇÜK, Muzaffer TEKİN, Sevgi ERENEROL, Zeki Yurdakul ÇAĞMAN in katıldığı,
Yurdakul ÇAĞMAN isimli şahsın kullanmakta olduğu 05322201077 nolu GSM hattının kayıtlarının yapılan analizinde;
-Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK' in kullandığı 05323412902 nolu GSM hattı ile 30 kez görüştüğü, -Oktay YILDIRIM'ın kullandığı 05058108791 nolu GSM hattı ile 11 kez görüştüğü, -Mahmut ÖZTÜRK' ün kullandığı 05322455605 nolu GSM hattı ile 245 kez görüştüğü, -Mahmut ÖZTÜRK' ün kullandığı 05438324409 nolu GSM hattı ile 4 kez görüştüğü, -Muzaffer TEKİN' in kullandığı 05322919293 nolu GSM hattı ile 176 kez görüştüğü, -Oktay YILDIRIM' m kullandığı 05425315368 nolu GSM hattı ile 10 kez görüştüğü, -Murat ÖZKAN' ün kullandığı 05322526065 nolu GSM hattı ile 3 kez nolu görüştüğü, -Murat ÖZKAN' ün kullandığı 05323344275 nolu GSM hattı ile 17 kez görüştüğü -Mete YALAZANGİL' in kullandığı 05357747903 nolu GSM hattı ile 79 kez görüştüğü, anlaşılmıtır. Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK ile ilişkisinin olmadığını beyan ettiği ancak 30 kez telefon görüşmesinin bulunduğu anlaşılmaktadır
d)-Diğer şüpheli ve tanık beyanları;
[değiştir]Mete YALAZANGİL ifadesinde;
TOPLUMSAL MUTABAKATI VE GÜVEN DUYGUSUNU BOZARAK SİYASAL KAMPLAŞMA VE ÇATIŞMALARI BOYUTLANDIRABİLME POTANSİYELİ TAŞIYABİLECEK VE BU BAĞLAMDA KAMU GÜVENLİĞİNİ ETKİLEYEBİLECEK PROVAKATİF EYLEMLERE KARŞI ZAMANINDA TEDBİR, ALINMASI VE MUHTEMEL EYLEMLERİN ÖNLENMESİ AMACIYLA SÜRDÜRÜLEN ÇALIŞMALARIMIZDA BAZI DEVLET BÜYÜKLERİMİZE VE UST DÜZEY BÜROKRATLARA YÖNELİK "SUİKAST TÜRÜ SİLAHLI EYLEM "GERÇEKLEŞTİRMEYİ PLANLAYAN ÇIKAR AMAÇLI YASADIŞI BİR TEŞEKKÜL OLUŞTURDUĞU VE BU TEŞEKKÜL İÇERİSİNDE BAĞLANTILI OLDUĞU ZEKİ YURDAKUL ÇAĞMAN, TUNCAY HACIBEKTAŞOĞLU VE SAİLPİR PEBZLEVIDZE İSİMLİ ŞAHISLARLA OLAN İLİŞKİLERİNİZİ VE BU SUİKAST TÜRÜ SİLAHLI EYLEM PLANI ile ilgili sorulan soruya; "Zeki Yurdakul ÇAĞMAN : 1996-1997 yıllarında Ser Dış Ticarette ortağım olan ve eski milli tekvondocu olan Mustafa GÜLEN'in hemşerisi olması sebebi ile Küçükyalıdaki GÜLEN spor salonunda Mustafa GÜLEN vasıtası ile tanıştım. 2000-2001 yıllarında Muzaffer TEKİN beni aradı. Nerdesin diye sordu. Bende iş yerimde olduğumu söyledim. Kadıköy tarafına bir iki saat içinde geçersen ofise uğra bir dostun var dedi. Bende söylediği zaman dilimi içinde ofisi uğradığımda Yurdakul ÇAĞMAN'ı ofiste gördüm. Sohbet ettik Ümraniye Dudulu civarında toptan elektirik malzemeleri sattığını, daha sonra çıkarıp dükkan kart vizitini verdi. Bende aynı şekilde kart vizitimi verdim. Zaman zaman telefonla arayarak görüşürdüm kendisinin daha önceden güreşçi olduğunu bildiğimden manevi bir bağımız vardı. Kendisi iyi bir kişidir. 2006 yılının Ramazan ayında Muzaffer TEKİN'in Ataşehir Fanıiliy cafede iftar yemeğinde kendisini gördüm bu iftar yemeğinde yaklaşık 20-25 kişi kadar vardı bu şahıslardın bildiğim İsmail PAKER, Oktay YILDIRIM, Zekeriya ÖZTÜRK, Mahmut ÖZTÜRK ve Rafet ARSLAN vardı. Benim bu şahıslar ile yukarıda anlatıklanm dışında hiçbir ilişkim yoktur. Benim her hangi bir devlet büyüğüne veya bir şahısa yönelik suikast türünden bir eylem planım asla yoktur ve burada ismi geçen diğer şahıslardan bir duyumda almadım ve böyle bir eylem planlarının olduğunu bilmiyorum. Benim bu şahıslarla her hangi bir teşekkül ve örgütsel bir bağım yoktur." dediği
Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK ifadesinde;
İlerleyen günlerde Ankara'ya gidip savcıya teslim olacağını söyledi. Daha sonra ordu evinden ayrıldık. Ertaç GİRAY kendi evine gitti biz Muzaffer TEKİN'e ev ayarlamak için çıktık. Muzaffer TEKİN yaralandığı günün sabahı bana Yurdakul ÇAĞMAN'dan telefon geldi. Muzaffer TEKİN'in kendisini kalbinden bıçaklayarak kendisini intihar ettiğini söyledi ve durumunun ağır olduğunu söyledi. Bunun üzerine ben İsmail PAKER'in otosu ile beraber Mahmut ÖZTÜRK'ün Çavuşbaşındaki villasına yola çıktık,
e)-Hukuki durumunun değerlendirilmesi;
[değiştir]Şüpheli Zeki Yurdakul ÇAĞMAN'm, ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN'i tanıdığı Mete YALAZANGİL ile eskiden beri görüştüğü, şüpheliler Oktay YILDIRIM, Mahmut ÖZTÜRK, Rafet ARSLANTa irtibat halinde olduğu,
Şüpheli Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK'le samimiyetinin olmadığını beyan ettiği halde birçok defa telefonla görüştüğü, Danıştay saldırısından sonra yapılan kritik yemeğine katıldığı ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN'in intihar girişiminden sonra hastaneye götürmek için gelen grubun içinde olduğu ve yine başbakana suikast yapılacağı ihbarına konu diğer şüpheliler Saphir DEBLEBVİZADE ve TUNCAY HACIBEKTAŞOĞLU ile birlikte ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN'in tutuklanmasından sonra Mete YALAZANGİL'e bağlı olarak çalışmalara başladıkları ve ihbar üzerine yakalandıkları, şüphelinin sivil olmasına rağmen ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN, Mahmut ÖZTÜRK ve Mete YALAZANGİL ile olan ilişkileri, Oktay YILDIRIM ve Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK ile normal iş ve komşuluk ilişkisinden öte emir komuta zincirine bağlı olarak hiyerarşik yapıda ERGENEKON terör örgütünün gizli yapılanmasına bağlı ilişki olduğu, gözaltına alındıkları şahısların daha sonra Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK'ü arayıp bilgi verdikleri, Mete YALAZANGİL vasıtasıyla Zafer (Kod) Muzaffer TEKİN ve Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK'e bağlı olarak çalıştıkları anlaşıldığından;
Şüpheli Zeki Yurdakul ÇAĞMAN'm ERGENEKON terör örgütünün üyesi olmak eylemi nedeniyle TCK'nun 314/2 ve 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunun 5. maddeleri gereğince cezalandırılması talep edilmiştir.