Sayfa:Zâlimâne Bir İdam Hükmü.pdf/7

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa doğrulanmış

türlü cazip, sehhar, güzel olan boğazı benim gördüğüm gibi hazin görmezdi.
Asılları da, su içinde oynayan akisleri de temaşaya şayan olan bu lâtif ziyalar ona ; bana göründükleri gibi görünmezlerdi.
Ben böyle hüzün ve kederle düşünürken otokano arasıra yer, yer beyaz parçalarla sedeflenen bu karanlık sathın muttarid hâreleri arasında halezonî hareketlerle oynayan muhtelif renkli ziya akisleri uzanarak, kısalarak birbirinden ayrılıp yine birleşerek peyda ve nihan oldukları mıntakaya yaklaşıyordu.
Bizim memurlarımız beni İngiliz zıhlılarına götürecekler zannederek müdüre :
— İstanbula gitmiyecek miyiz ? dedim.
— Gideceğiz, fakat akıntıdan kaçıyoruz, cevabını verdi.
Bu' suretle bir buçuk saatten ziyade biri lâtif, diğeri kesif iki sudan birinin üstünde, ötekinin içinde kaldıktan sonra, Sirkeci iskelesine çıktık ve Aydın dağlarında aranırken İstanbulda tutulmuş bir Çakırcalı gibi, birçok polisler arasında Polis Müdiriyeti Umumiyesine (Şahinpaşa oteline) götürüldüm.
Dokuz senedenberi tanıdığım mütekaid mira­lay Emin beyi Polis Umum Müdürü Tahsin beyin yanında buldum. Bu zatin merkez kumandanı,