İçeriğe atla

Sayfa:Yüksek Seçim Kurulu'nun 2019-4219 sayılı kararı.pdf/9

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa doğrulanmış


     T.C.
YÜKSEK SEÇİM KURULU
  Karar No : 4219

7098 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanunun 1. maddesinde aynen, “Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olan ve ekli (1) sayılı listede yer alan kişilerin kamu görevinden başka bir işleme gerek kalmadan çıkarılmıştır. Bu kişilere ayrıca herhangi bir tebligat yapılamaz. Haklarında ayrıca özel kanun hükümlerine göre işlem tesis edilir.

Birinci fıkra gereğince kamu görevinden çıkarılan kişilerin mahkûmiyet kararı aranmaksızın rütbe ve/veya memuriyetleri alınır ve bu kişiler görev yaptıkları teşkilata yeniden kabul edilemezler; bir daha kamu hizmetinde istihdam edilemezler, doğrudan veya dolaylı olarak görevlendirilemezler…”

hükümlerinin yer aldığı, Kanunkoyucunun amacının bu kişileri Kamu Hizmetinden yasaklı hale getirdiğinin açık olduğu, keza seçilme yeterliliği yönünden Danıştay 8. Dairesinin E:2017/5427, K:2017/7088 sayılı kararında, emekli personel hakkında kamu hizmetinden yasaklama kararı verildiği ve bu durumda olup, mahalli idare organlarındaki üyeliklere seçilenlerin seçilme yeterliğini kaybetmiş olduğunun açık olduğunun belirtildiği,

yine, benzer konuda Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 21/2/2018 tarihli, 2018/580 Esas, 2018/552 Karar sayılı kararı ile kamu haklarından yasaklı olduğu ileri sürülerek meclis üyeliği düşürülmesi istenilen İ.B.’nin seçilme yeterliğini kaybedip kaybetmediğine ilişkin inceleme ve tespitinin Danıştay tarafından yapılmasında hukuka aykırılık bulunmadığının belirtildiği,

298 sayılı Kanunun 8. maddesinde yer alan “Kamu Hizmetinden Yasaklılar” hükmünün aynı şekilde 2839 sayılı Kanunun 11. maddesinin (d) fıkrasında da yer aldığı,

Bu yasal hükümlere istinaden ve yukarıda belirtilen Danıştay kararlarına da uygun olarak, 31 Mart 2019 tarihinde yapılan belediye başkanlığını kazanan adaylardan kamu görevinden çıkarılanların mahkûmiyet kararı aramaksızın bir daha kamu hizmetinde istihdam edilemeyecekleri gözetilerek mazbataların ikinci sıradaki seçilme şartlarına haiz en çok oy alan adaya verilmesi gerektiğine karar verildiği,

OHAL Kanun Hükmünde Kararnamesinin Mart 2018’de kanunlaştığı, bu bakımdan OHAL Kanun Hükmünde Kararnamesi değil artık Kanun’un söz konusu olduğu, bu bakımdan OHAL KHK’larındaki hükümlerin geçici olması, OHAL kalktıktan sonra uygulanmıyor olması gibi hususların ortadan kalktığı, yani OHAL KHK’larında yer alan “mahkûmiyet kararı aranmaksızın bir daha kamu hizmetinden istihdam edilemezler” hükmünün kanun hükmü olduğu,

15 Temmuz 2016 öncesi kamu hizmetinden yasaklılık ancak ve sadece Kanunla olduğu, OHAL KHK’ları sonrası, özellikle bu KHK’ların kanunlaşmasından sonra yeni bir durumun ortaya çıktığı, Kanunla bazı kişiler için kamu hizmetinden yasaklılık hükmünün getirildiği, Kanunla bazı kişilerin kamu hizmetinden yasaklanmasını yeterli bulmayıp, bu kişiler için ayrıca mahkeme kararlarıyla kamu hizmetinden yasaklanmalarını aramanın hukuk mantığına aykırı olduğu, açık bir kanun hükmünü yok saymanın, mahkeme kararını aynı konudaki açık bir kanun hükmünden üstün tutmak olduğu, daha da önemli olan kanunun böyle bir ihtimali tamamen bertaraf etmek için mahkûmiyet kararı aranmaksızın diye teyiden bir ibare sevk ettiği, yani bazı kişiler için kanunla kamu hizmetinden yasaklılık hükmünün getirildiği, ayrıca bunun için bir mahkûmiyet kararı gerektirmeyeceğinin de tasrih edildiği,

9