Sayfa:TurkSoylenceSozlugu.pdf/5

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa doğrulanmış
Sayfa5
 

soyut ve mutlak bir yaratıcı olarak düşünülür. Eski Türk kültüründe Melek kavramı yoktur ancak bu kavram yer almış olsaydı, Kayra Han haricindeki tüm Tanrıları/Ruhları melek olarak adlandırmak hiç de yanlış olmazdı. Çünkü Türk söylencelerindeki Tanrı kavramını Yunan veya Roma mitolojilerindeki biçimiyle anlamak çok yanlış sonuçlar doğuracaktır. Daha ötede ise aslında Kayra Han da Tanrı (Kuday, Oğan) olarak adlandırılan kapsayıcı ve yaratıcı varlığın yansımasıdır. Bu bağlamda İslam öncesi Türk inanç sisteminin en üstteki tek Yaratıcıya doğru ilerleyen fakat tanrılaşmış koruyucu ruhları da kapsayan karmaşık bir yapıda olduğunu söylemek doğru olacaktır. Budizm (Lamaizm mezhebi), Maniheizm, Hristiyanlık ve İslamiyetin etkileri, yöresel algı farklılıkları ve hatta Batılı bilim adamlarının bazen doğru bazen de yanlış yaklaşımları sonucu bu konu içinden çıkılmaz bir hal almıştır.
2. ATA-ANA’LAR: Genellikle soyundan gelindiğine inanılan bir varlığı veya yine soya dayalı yaratıcı doğa unsurlarını niteler. Bunlar da belirli bir kişiliğe sahiptirler veya bir canlının biçimindedirler. Tanrısal özelliklere sahip oldukları için Tanrı sınıflandırılması içerisinde de değerlendirilebilirler. Burada değinilmesi gereken en önemli husus, benzer isimlerdeki eş sözcüklerin tanımlayıcı veya niteleyici olup olmadığıdır. Bu ayrıma dikkat edilmediği için çoğu zaman çeşitli karışıklıklar ortaya çıkmaktadır. Örneğin Ak Ana, Ak Ata ve Ak Han farklı kişilerdir. Ancak Ak Ata isminde Ata yerine Han kullanıldığında kişiler ve özellikleri birbirine karışmakta ve aynı kişiye dönüşmekte ya da öyle sanılmaktadır. Bir başka örnek verilecek olursa Ay Ata bir tanrıdır. Ay Han ise Oğuz Han’ın oğlu olan bir kişidir. Diğer önemli bir husus da bu kitapta Tanrı sınıflandırmasında ele aldığımız isimlerin sonunda Han veya Hanım ünvanı yer almakla birlikte Ana veya Ata tanımlamasının aslında onlar içinde geçerli olduğudur. Mesela Umay Hanım için Umay Ana ifadesi çoğunlukla kullanılır.
3. İYELER: Koruyucu ruhlardır. Çoğu zaman kişilik özellikleri net olarak ortaya koyulmaz, çünkü sayıları çok fazladır. Pek çok doğa unsurunun koruyucu ruhu vardır.
4. DİĞER SOYUT VARLIKLAR: Bunların pek çoğu da aslında İye veya Ruh olarak değerlendirilebilir. Fakat çok daha fazla özelleşmiş anlamları ve nitelikleri olan varlıklardır.
Örneğin Çor (Cin), Abası (Şeytan) gibi.
B. İNSANİ VARLIKLAR:
1. KİŞİLER: Söylencesel olmakla birlikte soyut nitelikte olmayıp, insan olarak tanımlanan bireylerdir. Çoğu zaman bir topluluğun önderi veya kahramanlık yapmış kişiler olarak görülürler. Erkekler Han, kadınlar Hanım olarak tanımlanır. Sıradışı güçleri ve insanüstü özellikleri olsa da, insani niteliklerini yitirmemişlerdir.
2. HAYVANLAR / BİTKİLER: Kutlu hayvanlardır. Özel bir öneme sahiptirler. Soyundan geline bir hayvanın kendisidir. Bozkurt, Alageyik gibi…
C. DÜŞSEL VARLIKLAR:
Çoğu zaman masal yaratıklarını ve hayali özellikleri olan canlıları içerir. Albıs (Cadı), Yelbeğen (Dev), Tepegöz gibi…

D. CANSIZ / NESNE VARLIKLAR:
Özel bir öneme sahip olan veya kutsallık içerdiği düşünülen somut nesnelerdir. Kopuz, Ok, Otağ, Ak Dağ, Kan Irmağı gibi.

E. KAVRAMLAR:

Soyut kavramlardır. Örneğin kut, yom, arpağ gibi…

Deniz Karakurt
Türk Söylence Sölüğü