Sayfa:Ta'lîm ve Terbiye-i Askeriyye Hakkında Nokta-i Nazarlar.pdf/10

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş
—11—

Fi-l-hakika büyük kumandanlar, dâimâ, evvelâ ma’iyyetindeki ordunun ta’lîm ve terbiyesiyle meşgul olmuşlardır. İşte Napolyon işte Frederik!

Zâbitlerimizin, askerin ta’lîm ve terbiyesinde diğer milletlerin ordularında olduğundan ziyâde himmet ve gayret sarf etmeye mecbûr olduklarını takdîr ederim. Hakikaten askerin mütehallî olması lâzım gelen fazâil-i ma’neviyye ve mezâyâ-yı ahlâkiyyenin tamâmî-i tecelliyâtının yalnız silâh altında bulunduğu müddetce göreceği ta’lîm ve terbiye ile mümkin olub olmayacağı cây-i teemmüldür.

Herhâlde gayr-i kabil-i i’tirâz olan bir hakikat varsa o da:

(Hiss-i vatan-perveriyi asker anasının südüyle emmelidir!) Hükûmet de bunu, esâs programı fazâil-i askeriyyeyi ta’lîmden ibâret olan mektebde zekâ’ ve kendiliğinden hareket efkârıyla aşılamalıdır!

“Vatanın için ölmeye mecbûrsun; düşmandan yüz çevirmek yokdur!” fikri çocuğun dimâğında ilk eser-i zerrîni teşkîl etmelidir.

Ordu bütün kuvâ-yi akliyye ve cismâniyyesi (müdâfaa-yı vatan) hissiyâtıyla neşv ü nemâ bulmuş genclerden terekküb ederse ancak öyle bir orduda her kumandan, her zâbit, her asker memleketinin tevessü’ ve tekemmülü ve muzafferiyyâtı hissiyâtından başka bir hiss ve fikirle mütehassis olmaz!

Ne vâsi’ gayret lâzımdır o kimselere ki:

Milletin tekâmül-i akliyyesi ve derece-i terbiyeti nisbetinde evsâf-ı matlûbeyi hâiz asker yetişdirmekle mükellefdirler!

Ta’lîm-hâne meydânında, Veli Çavuş’un kumandasıyla hareket etdirilen efrâdına uzakdan bakmakla me’lûf olan zâbit bilmelidir ki ta’lîm ve terbiyenin bu kadarıyla kalmış insân bu zamânda asker değildir!

Ve yine o zâbit bilmelidir ki askere yalnız san’atını öğretmek kâfî değildir.

Daha ileri, pek çok ileri gitmek lâzımdır. Bir dimâğ yaratmak, bir rûh yetişdirmek iktizâ’ eder!

İşte bu sebebdendir ki askerliğin ne olduğunu bilenler, nefere ittihâd ve müşâreket ef’âli i’timâd; hürmet ve muhabbet-i mütekabileyi öğretmiş olmağla bile iktifâ’ olunamayacağını ve belki bunların iktisâbından sonra da yapılacak birçok şeylerin kaldığını takdîr ederler.

Herhâlde askerlik en büyük dehâlara sâha-yı inkişâf olabilecek hakâyıkı câmi’ ve uzun iştigalâtı mûcib mâhiyyeti hâizdir.

Mesleğimizi sevelim, san’atımızda çalışalım; ordu himmetimize muhtâcdır.