Sayfa:TBMM'nin Şemdinli Raporu .pdf/17

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa doğrulanmış

Yılmaz’ı araştırıyordum. Haber elemanlarımızın söylediğine göre Seferi Yılmaz’ın terör örgütü ile bağlantısı devam ediyor. Ardından Seferi Yılmaz’ı dinlemeye aldık. Krokiyi de ben çizdim. Dükkanın iki bölüm olduğunu bilmiyordum. Kanaatime göre aynı anda bir kişinin iki el bomba atması çok zor. Atan kişi zarar görebilir. Ölen ve yaralananı tanımıyorum. Olay sırasında Veysel Ateş’le kesinlikle telefon görüşmesi yapmadım.”
  Hakkari Belediye Başkanvekili ile Görüşme:
  İlde su sıkıntısının olduğunu, alt yapının otuz bin nüfusa göre planlanması sebebiyle yetersiz olduğunu, köye dönüş projesinde ilerleme sağlanamadığını, güvenlik kuvvetlerinin uygulamalarından rahatsız olduklarını, bazı polislerin halkı tahrik ettiğini, devletin şefkatli elinin uzanması gerektiğini ve aksi taktirde olayların engellenemeyeceğini ifade etmiştir.
  Hakkari İl Emniyet Müdürü Yaşar Agdere görüşmemizde Heyetimize “personel sıkıntısı olduğunu” ifade etmiştir.
  Heyetimiz Özel Harekat Şube Müdürlüğünde de incelemede bulunmuştur. Şube Müdürlüğünün fiziki şartları son derece yetersiz olup bina roket saldırısına maruz kaldığı için binanın kolonları kırılmıştır. Bina fiziki şartlar yönünden çok yetersiz olması yanında kolonlarının kırık olmasından dolayı tehlike arz etmektedir. Ayrıca binanın yerleşim yerinin ortasında olması dolayısıyla tehlike arz etmektedir. Nitekim bu yerleşim yerlerinden binayı roket atılmıştır. Bu nedenle bu binanın tahliye edilerek Özel Harekat Şube Müdürlüğünün daha güvenli ve insan onuruna yaraşan başka bir yere ve binaya nakledilmesi gerekir.
  Heyetimizin yaptığı araştırma ve inceleme ve dinlenen tanık beyanlarından da anlaşılacağı gibi: Halk bu olayları Astsubay Başçavuşlar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile itirafçı diye anılan Veysel Ateş’in yaptığına inanmaktadır. Bu kişilerin kullandıkları 30 AK 933 plakalı aracın jandarmaya ait olması ve araçta bulunan bombalar, silahlar ve dokümanların bulunması bunun bir kanıtı olduğuna inanmaktadırlar. Zaten bir kısım tanıklar Veysel Ateş’i bombalanan pasajdan çıkıp kaçarken gördüklerini ifade etmektedirler. Ayrıca bir Kuvvet Komutanının Astsubay Başçavuş Ali Kaya’yı tanıdığını söylemesi kendisine sahip çıkıldığı ve bu olayın örtbas edileceği intibaını verdiğini ve kuşkularını artırdığı inancındadırlar.
  Olayın suçlanan Astsubay Başçavuşlar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile diğer kamu görevlileri ise;
  Olayları PKK terör örgütünün çıkarttığını, bu olayın da PKK terör örgütü tarafından çıkartıldığını, Sefer Yılmaz’ın kitapevinin bombalanmasının PKK ve onun milisleri arasındaki rant kavgasının bir yansıması ve iç hesaplaşma olabileceğini, nitekim birtakım istihbarat bilgilerinin bu ihtimali teyit ettiğini ifade etmişlerdir.
  Yine suçlanan Astsubay Başçavuşlar ile il ve ilçe jandarma komutanları, Şemdinli’de son olayların artması üzerine ve özellikle de olay günü Seferi Yılmaz’a Almanya’dan bir paketin geleceği istihbaratın alınması üzerine Ali Kaya, Özcan İldeniz ve Veysel Ateş’in Şemdinli’ye gittiklerini; resmi görevli olduklarını beyan etmişlerdir.
  Olayda adı geçen 30 AK 933 plakalı araç Hakkari İl Jandarma Komutanlığına aittir.
  Olayda kullanılan bomba parçaları ile diğer deliler Cumhuriyet Savcılığınca tespit edilip muhafaza altına alınmış ve kriminal inceleme için ilgili ve yetkili kriminal laboratuarına gönderildiği Şemdinli Cumhuriyet Savcılığınca ifade edilmiştir. Bu raporların ve diğer delillerin incelenmesi olayın açığa çıkması için çok önemlidir.
  Ayrıca dinlediğimiz ve görüştüğümüz güvenlik görevlileri ve suçlanan Ali Kaya ve Özcan İldeniz araçta bulunan içerisinde önemli istihbarat bilgilerinin olduğu belirtilen ajandalarının kayıp olduğu ve bu bilgilerin Roj-TV ve bir kısım basında yayınlandığını beyan etmişlerdir. Yine araç bagajında bulunan çelik yelek, vesairenin de kayıp olduğunu ifade etmişlerdir.
  Ali Kaya ve Özcan İldeniz’in kayıp olduğunu ifade ettikleri iki adet ajanda fotokopileri birileri tarafından Komisyonumuza intikal ettirilmiştir. Bu ajandaların

17