Sayfa:Sophokles - Antigone çev. Sabahattin Ali.pdf/19

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa doğrulanmış

ğumun yerine başka birinden bir çocuk sahibi olurdum. Fakat şimdi anam ve babam Hades'te bulundukları için, benim yeiden bir erkek kardeşim olmasına asla imkân yoktur. İşte kardeşim, her şeyden evvel bunu düşünerek sana ölümünde saygı gösterdim, ve işte bunun için yaptıklarım Kreon'a bir cürüm gibi, küstahça bir isyan gibi geliyor. Ah sevgili kardeşim! Şimdi beni zorla yakalıyor, gelin olmadan, düğün şenliği görmeden, evliliğin nimetlerini ve çocuk bakmanın saadetini tatmadan sürükleyip götürüyor. Ben, zavallı, dostlardan mahrum, terk edilmiş olarak, canlı canlı, ölülerin karanlık çukuruna ineceğim. Tanrıların hangi kanununu çiğnedim ki? Bu bedbaht halimle tanrıların yüzüne nasıl bakacağım? Tanrılara karşı vazifemi yaptığım için bana tanrısız dediler, artık ben kimi imdadıma çağıracağım? Fakat ne olursa olsun, eğer tanrılar bunu uygun buluyorlarsa, ben tahammül edip suçlu olduğumu itiraf ederim; fakat bunlar suçlu iseler, dilerim ki, bana haksız yere yaptıklarından daha beterine uğramasınlar[1]

KORO BAŞI- Genç kızın ruhunda hâlâ aynı fırtına, aynı şiddet hüküm sürüyor.

KREON - İşte bunun için de, burada hâlâ boş yere bekliyen şu muhafızlar geç kaldıklarına pişman olacaklar

ANTİGONE - Eyvahlar olsun, bu sözler ölümü bana daha çok yaklaştırıyor.

KREON - Emrimin yerine getirilmesinde ısrar etmiyeceğimi ümidederek kendini avutmıya kalkma!

ANTİGONE - Ey Thebai yurdunun bana vatan olan şehri! Ey atalarımın tanrıları! Bakın, beni nasıl sürükleyip götürüyorlar! Siz, ey şehrimizin büyükleri, hükümdarlarınızın son evlâdına, bana bakın!.. Mukaddes olan şeyi mukaddes tuttuğum için neler çektiğimi ve kimden çektiğimi görün!

(Antigone'yi götürürler)

KORO - Bir zamanlar Danae'nin[2] taze vücudu da gökyüzünün ışığını demir bir hücre ile değişmeye ve zindan gibi bir odanın sessizliğine inmeğe mecbur olmuştu. Halbuki o da asîl, senin gibi asildi, evlâdım, ve karnında Zeus'un altın bir yağmur haline gelen tohumunu saklıyordu. Fakat bahtın cilvelerinde korkunç bir kudret vardır; ne zenginlik, ne Ares, ne surlar, ne de dalgaların dövdüğü siyah gemiler insanı ondan koruyamaz.

Dryas'ın azgın oğlu ve Hedon hükümdarı Lykurgos da[3] azgın hakaretlerine mukabele olarak, Dionysos[4] tarafından zincire vuruldu ve sert kayalıkların arasına sıkıştırıldı. Deliliğinin köpürüp taşan kudreti orada çabucak sönüverdi. Çılgın alaylarla tanrılara dokunmanın ne demek olduğunu hemen


  1. Yani daha beterine uğramalarına lüzum yoktur, bu kadarı onlara yeter.
  2. Danae, Argos hükümdarı Akrisios'un kızıdır. Bir kâhin Akrisios'a Danae'nin oğlu tarafından öldürüleceğini söylemişti. Bunun için Akrisios kızını demir bir hücreye kapattı. Bu hücrenin temelleri Roma İmparatoru Hadrian zamanına kadar Argos şehrinde mevcuttu. Zeus altından bir yağmur hâlinde bu hücrenin tavanından nüfuz ederek Danae'yi gebe bırakmış ve bundan Perseus doğmuştur. Sophokles'in kaybolan dramları arasında Akrios ve Danae adında iki trajedi vardır.
  3. Homeros, İlias'ın altıncı parçasında, (satır 130, 140) Dryas'ın oğlu kuvvetli Lykurgos'un tanrılara karşı mücadeleye giriştiğini evvelâ Dinysos'u maiyetindeki kadınları kovalamağa başlayıp sora dövdüğünü, hattâ Dinysos'u bile denizin dalgalarına attığını ve nihayet Tanrıların gazabına uğradığını ve Zeus tarafından gözlerinin kör edildiğini anlatır. Başka bir rivayete göre de Lykurgos memleketteki bütün asma kütüklerini balta ile kestirmiş ve Dionysos, Şarap Tanrısı olmak sıfatiyle, buna kızarak kendisini çıldırtmıştır. Bunun üzerine kendi ayaklarını asma kütüğü gibi gören Lykurgos balta ile bacaklarını kesmiştir.

    Hedon, Trakya'da bir şehirdir. Dionysos yortularını çılgınca bir neşe içinde kutlamakla meşhurdu.

  4. Dionysos, diğer ismi Bakkhos, Zeus ile karısı Semele'nin çocuğudur. Eski Yunanlılar Thebai şehrinde doğduğuna inanırlardı. Bu Tanrı için bütün Yunanistan'da pek gürültülü bayramlar yapılır, içilir, şarkılar söylenir, eğlenilirdi. Dionysos'un maiyetinde bir sürü periler (Silen'ler Satyr'ler, Nymph'ler) vardı.