Sayfa:Semdinli iddianame.pdf/61

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa doğrulanmış

SORU - Genel olarak anlatıldı. Eğer, anlatılmadığını düşündüğünüz varsa...

CEVAP - Sorabilirsiniz. Efendim, buyurun. Bak, burada. Eşref Hatipoğlu'nun paşalara yazdığı, bizim hakkımızda, ailemiz hakkında elyazısıyla yazmış olduğu ve benim oğlum Emin...

SORU - Başlığını söyleyin bana, başlığında ne diyor?

CEVAP - İstihbarat İl Jandarma... Bak... Yok, İstanbul herhalde... Şimdi İstanbul'dan yazıyor bunu o zaman. "İstanbul İl Jandarma Komutanlığının İstanbul Merkez Komutanlığına..." Ne diyor, benim pek gözüm görmüyor. O tarihte yazıyor.

SORU - Peki. bu Ali Kaya 80 tane işadamını sorguladı...

CEVAP - 90 tane diyor, bana söylediği o yani.

SORU - Bu 90 işadamının, Diyarbakır'da, sizin dışınızda hiç kimse bu Ali Kaya'dan davacı, şikâyetçi yahut bu gruptan şikâyetçi oldu mu olmadı mı?

CEVAP - Çok önemli bir soru. Millet o kadar korkutulmuş ki Beyim, bunları bir Azrail gibi; yani, aman, bir daha gözaltına alınmayayım, bir daha benim... Benim çocuğum niye gidiyor ona 7 milyar para veriyor; korkudan. Korkutuyorlar. Yani, hiç kimse, kendi canını kurtarma pahasına... Yani, zar zor kendini kurtarıyor. Kim, kimin haddine düşmüş, kimi şikâyet edebilir? Kimde bu yürek var? Mesela, bak, ben diyorum ki açıkyüreklilikle, bak, Kara Kuvvetleri Komutanı -gelsin, benim karşımda, bütün efkârı umumiyeye açık oturum yapalım, açık televizyonda konuşalım- suç işlemiştir ve kilit noktadadır bunlar. MİT Başkanı, o günkü MİT bölge Başkanı suç işlemiştir ve bu girişimleri o tertiplemiştir ve Ali'yi kullanmıştır ve jandarmayı kullanmıştır, jandarma istihbaratını kötü şekilde kullanmıştır. Bunlar suç işlemişlerdir. Yani, vatana ihanettir bunlar. Bakın, bu bilgisayara bakın, her şey açık. Bilgisayar diyorum, internete bakarsanız, her şey açıktadır. Yani, biz kimseye şey etmiyoruz. Ha. bununla beraber, arz edeyim, o zaman, Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Fikret Demirtaş ve 2000'de bu paşa orada yoktu; yani, ben geldim ona söyledim "Paşam" dedim... Harekât Başkanıydı. Ben resmen geldim, benim oğlum daha rahmete gitmeden. Rahmetli Emİn'le beraber gittik, randevu istedik, bizi aldı içeriye. "Paşam, kolorduda ve sizin imzanıza; yani, sizin adınıza -bir kolordu komutanı adına diyor, imza ediyor- böyle bir sahte belge tanzim edilmiştir. Siz de farkındaydınız, niye böyle oldu Sayın Paşam" dedim. Aynı böyle güldü, sırıttı; dedi ki: "Mehmet Ali Bey, ne yapayım, memleket dolu iblisleşmiş. "Memlekette iblis çok" dedi, "iblisleşen insanlar, ben ne yapayım" dedi. Aynı bu cümle. Ben sonradan yazı da yazdım, "Sayın Paşamın iblisleri kimdir acaba" dedim. Cevap yok. "Ne yapalım, herkes iblisleşmiş" dedi.

SORU - Kim dedi bunu?

CEVAP - Paşa söyledi.

SORU - Hangi paşa? İsmi neydi?

CEVAP - Harekât...

SORU- Yaşar Büyükanıt Paşa mı söyledi?

CEVAP - He, Yaşar Büyükanıt ya, kendisi... Ve buna rağmen, beni, yıllar yılı, Genelkurmay... Ben yirmi seneden beri Millî Savunmanın ihalelerini yapan bir firmayım. Birden bire, üç yıl içerisinde, sadece bazı, aynı o çevrenin işadamları vasıtasıyla beni sakıncalı gördüler ya. Beni sakıncalı gördüler oradaki inallerine ve herkes suçlu çıktı, sahte iş yaptı, Allah'a şükür, bizim hiçbir şeyimiz yok. Paşa bunu da söyledi, "senin adına sahte belge tanzim etmiştir ve bizi mağdur etmiştir..." "Yahu, Eminciğim -benim oğlum bunu söylüyor- ne yapayım, millet iblisleşmiş, ben ne yapayım" diyor. Bu kelimeyi şey etti.

SORU - Peki, Ali Kaya'yı siz ne derece tanıyorsunuz, onun malvarlığı vesaire?.

CEVAP - Ali Kaya'nın o bölgede... Yani, meşhur... Orada, yaklaşık on seneden beri o bölgede cirit adıyor. Jandarmada dosyalar geliyor senin. Yani, bu olaylardan evvel üç dört defa benim yanıma geliyor, Yüzbaşı Ali Osman Celasun'la geliyor.

61