er dirilüsin varup babañı kafir elinden kurtarsaña ne on altı yıldur kafir elinde dutsakdur dedi yegenek bu haberi eşidicek yüregi oynadı kara bagrı sarsıldı kalkdı bayındır hânuñ nazarına vardı yüz yere kodı dahı yegenek burada soylamış ne soylamış eydür
alan sabâh sapa yerde dikilende ag ban evli
atlâsıla yapılanda gök sayvânlu
tavla tavla çekilende şahbâz atlu
çagıruban dad verende yol çavuşlı
sofrasında bol nimetlü
kalmış yigit arkası
beze miskin ümedi
tülü kuşuñ yavrusı
türkistânuñ diregi
amit suyınuñ arslanı
hânum benüm babamı ben öldi sanurdum bilmezdüm şimdi bildümki kafirde dutsak imiş devletlü başuñ içün baña leşker koşup beni babam dutsak oldugu kalaya gönder dedi bayındır hân buyurdı yegirmi dört sancak begi gelsün deyü evvel demürkapu derbendinde sultân olup kargu süñü ucında er bögürden garime yetdükde kimsin deyü sormayan kıyan selcük oglı delü dundâr senüñile bile varsun aygır gözler sudan at yüzdüren elli yedi kalanuñ kilidin alan eylik koca oglı dönebilmez dölek evren senüñile bile varsun dedi üç gün yagı görmese bile kan aglayan togsun oglı senüñile bile varsun dedi bir ucından