İçeriğe atla

Sayfa:Carel Zwollo.pdf/31

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

29

nezya’nın en zengin ve kalabalık adası Java’dır. Batıdaki büyük adaları Borneo ve Sumatra’nın, Singapur ve Hong Kong’la ticari ilişkileri vardı. Doğuda binlerce ada ve onların zenginliği, özellikle baharat ve deniz ürünleri, biraz ileride Papua Yeni Gine ve Avustralya. Makassar o yörenin bir ticaret merkeziydi. Osmanlı Devleti zamanında Urfa, nasıl ipek yolunun merkezlerinden biriyse, orası da öyleydi. O dönemde gemiler mal stoklamak için Makassar’da toplanıyorlardı.

Her imparator iktidar olmak için farklı etnik grupları kullanıyordu: İngiltere Hindistan’da, Osmanlılar Orta Doğu ve Balkanlar’da, Hollandalılar Endonezya’da... O dönemde Hollanda en faydalı etnik grupları bünyesinde kullandı. Çinliler, Hintliler ve Araplarla ticaret yapıyorlar, Moluklar veya diğer isimleriyle Ambon adasındakiler en iyi askerlerdi ve Menadolar yani Selebes’in Minahassa bölgesindeki, Hıristiyanlar en eğitimli toplumu oluşturuyorlardı. Ancak, Hollanda devleti de, İngilizlerin Hindistan’daki Maharaja prensleriyle yaptığı iş birliği gibi, Java aristokratlarıyla birlikte hareket ederek toplumu ezmişti.

Hollandalı bilim insanları Papua Yeni Gine’deki orman bölgelerinin keşfi için Borneo Adası’ndaki yerlilerden yararlandılar. Borneo yerlileri Papualılardan korkmadığı için ve aynı zamanda ormanın koşullarını çok iyi bildiklerinden keşifleri kolay oluyordu. O çağda da ırkçılık vardı. O zamanki inanca göre, Avrupalılar üst düzey bir ırktı, kültürlü ve medeniydiler. Benim ailem de buna inanırdı ve Avrupa’nın dünyanın merkezi olduğunu düşünürdü. Asya, Afrika ve Güney Amerika yalnızca Avrupa’ya kaynak sağlayan bölgeler olarak görülürdü. Bu zihniyet İkinci Dünya Savaşı’yla da değişmedi; çünkü annemin ve babamın Endonezyalılar ve Papualılara böyle baktıklarını hatırlıyorum. Antropologlar ve biyologlar bu düşüncelerini değiştirdiler. Bir Çinlinin ya da bir Endonezyalının nasıl en üst düzey üniversite derecesine sahip olabileceğini gösterdiler. Zaten bütün insanoğlu aynı ırktandır. Farkları yok denecek kadar az ve önemsizdir. Papualılar da piyanoda Beethoven sonatını çok çabuk öğrenebilirler. Ünlü İngiliz antropolog Sir Raymond Firth 1930 yılında Avrupa’nın en homojen toplumu olan İsveçlileri araştırmış, 44 bin asker üzerinde “ırk, mavi göz, sarı saç” analizi yapmıştı. Sonuç ne mi çıkmış? İsveç halkının yalnızca yüzde 8’i “Viking”, yani İskan-


Papualılar nehirde kendi yaptıkları tekneyle seyahat ederken.

O zamanki inanca göre Avrupalılar üst düzey bir ırktı, kültürlü ve medeniydiler. Benim ailem de buna inanırdı ve Avrupa’nın dünyanın merkezi olduğunu düşünürdü.